Antik Yunanistan'ın en büyük limanı sandığımızdan daha eski

Yeni arkeolojik keşifler, Antik Yunanistan'ın en büyük limanının tarihine 500 yıl daha ekliyor.

J. Besl

Hakai Magazine'de yayımlanan makale, Antik Yunanistan'ın Korint kentindeki en büyük limanının sanılandan 500 yıl daha eski olduğunu ortaya koyan arkeolojik çalışmaları ele alıyor.

Diğer yandan, Korint'te bundan 8 bin yıl öncesine ait insan kalıntılarının bulunmuş olmasının, limanın yaşına dair yeni keşfin dahi eksik kalmış olabileceğine dair kanılara neden olduğuna da dikkat çekiliyor.

Çeviri: Ebru Oktay

Antik Akdeniz'de Korint ekonomik bir güç merkeziydi. Kuzey ile güney arasında doğal bir geçiş noktası olan dar bir kara parçası üzerine inşa edilen şehir, kuzey Yunanistan ile Mora Yarımadası arasındaki ticareti kontrol ediyordu. Her iki tarafı doğal koruma altındaki koylarla sınırlanan Korint, aynı zamanda Ege ve İyonya Denizleri arasında uygun bir köprü görevi görüyordu.

Kentin Korint Körfezi kıyısında yer alan ana limanı, antik Yunanistan'ın en büyük limanıydı. Mezarlıkları ve tarihi belgeleri inceleyen arkeologlar, daha önceki çalışmalarında, tüccarların 2.600 yıldan daha uzun bir süre önce, M.Ö. 7. yüzyılda Lechaion olarak bilinen limandan, bölge genelinde ticaret yapmak üzere çömlek, parfüm, yiyecek ve kumaş yüklü gemilerle yola çıktıklarını ortaya koymuşlardı.

Ancak yakın zamanda yapılan bir keşif (beş parça kahverengi kömür ve bir miktar eski kurşun atığı) bu önemli limanın tarihini en az 500 yıl geriye iterek onu Avrupa'nın en eski aktif limanlarından biri haline getirdi.

Yunan şehirleri Korint ve Lechaio'nun ortasında yer alan Korint Antik Limanı’nın etrafındaki bölge tektonik olarak aktiftir. Bu da bölgeyi bilimsel açıdan daha da değerli kılmaktadır. Binlerce yıl öncesine ait pek çok arkeolojik alan yükselen denizlerin altına batmış olsa da, yüzyıllar süren tektonik yükselme bu noktayı korumuştur. Antik limanın bazı kısımları, muhtemelen bir zamanlar teknelerin korumalı bir kanala yanaştığı iç liman da dahil olmak üzere deniz seviyesinin üzerinde yer almaktadır. 

Fransa Sorbonne Üniversitesi'nden Fransız jeoarkeolog Antoine Chabrol ve meslektaşları, el burguları ve mekanik matkaplar kullanarak, teknelerin demirlemek için nehrin yukarısına çekildiği iç limandan silindirler halinde tortu topladılar. Çamur çekirdeklerini analiz ederken, üç metreden daha derindeki kurşun seviyelerinde ani bir artış tespit ettiler. Chabrol, değişimin çok belirgin ve sürekli olduğunu, bunun yalnızca nehir kıyısındaki insan faaliyetlerinden kaynaklanmış olabileceğini söylüyor.

Kurşun atıklarıysa eritme, madencilik ve metal işçiliğinden kaynaklanıyor. Bilim insanları limandaki kirliliğin tarihini Bronz Çağı'ndaki M.Ö. 1381'e, yani 3.405 yıl öncesine tarihlendirilebileceğini belirtiyorlar.

Her biri kibrit kutusundan büyük olmayan beş parça kahverengi kömür, limanın antikliğine dair daha fazla kanıt sağlamaktadır. Bu parçalar, linyit kömürüdür ve limanın çökeltilerinden toplanan parçaların tarihi M.Ö. 1122'ye kadar uzanmaktadır. Bilinen en yakın linyit kaynağının 50 kilometreden daha uzakta olması ise, tüccarların MÖ 12. yüzyılda liman kenarındaki fırınlarını beslemek için fosil yakıt külçelerini ithal ettiklerini gösteriyor.

Tunç Çağı gemileri, zeytinyağı dolu kavanozlar, meyve kutuları ve dar boyunlu kavanozlar dolusu şarap taşıyarak limandan kürek çekerek Girit'e, Kıbrıs'a ve ötesine gitmiş olabilirler. Ancak şu ana kadar Korint limanında Bronz Çağı faaliyetlerine dair ikna edici kanıtlar bulunsa da ekip henüz bu döneme ait gerçek limanın parçalarını bulamamıştır. Taş iskeleler, ahşap sütunlar ve olası bir deniz feneri olmak üzere bulunan fiziksel kanıtlar, MS 1. yüzyıla veya daha sonrasına, Roma dönemine tarihlenmektedir.

Ancak bulgular, Bronz Çağı'na ait fiziksel yapılar olmasa bile Korint limanının yaklaşık 2.600 yıl boyunca tutarlı bir şekilde kullanıldığını gösteriyor. MÖ 13. yüzyıldan MS 13. yüzyıla kadar Miken, Fenike, Roma ve Bizans gemileri bu stratejik konumdan yola çıkıyordu.

Yunanistan'ın Atina'daki Danimarka Enstitüsü'nden arkeolog Panagiotis Athanasopoulos bulguları, “Tarihsel sürekliliğin özü” gibi gördüklerini vurguluyor.

Ancak inanılmaz bir şekilde, revize edilmiş bu yaş bile eksik bir tahmin olabilir. Arkeologlar araştırmalarında, 8.000 yıldan daha uzun bir süre önce Korint'te seyahat eden insanların kanıtlarının yanı sıra Adriyatik Denizi boyunca kuzeybatıda yaşayan Geç Taş Devri kültürüne ait kaplar bulmuşlardı. Lechaion Limanı Projesi direktörü ve yeni makalenin yazarlarından Bjørn Lovén bunun, Corinth deniz ticaret ağı tarihinin daha da eskilere uzanabileceğinin işareti olabileceğini söylüyor.

Yunanistan'daki Araştırma ve Teknoloji Vakfı-Hellas Akdeniz Araştırmaları Enstitüsü'nden jeoarkeolog olan ve araştırmaya dahil olmayan Nafsika Andriopoulou, toprakta hangi metallerin olabileceğine dair daha geniş bir analizin daha fazla ayrıntıyı ortaya çıkarmaya yardımcı olabileceğini söylüyor. Örneğin, bronzun ana bileşeni olan bakır gibi diğer metallerin izlenmesi, jeoarkeologlara limanın erken dönem kullanımları hakkında daha fazla bilgi verebilir. Yakınlardan alınan benzer örneklemeler de antik ticaret yollarının ortaya çıkarılmasına yardımcı olabilecektir.

Ekip, antik ticarete dair daha fazla ipucu arayarak ve uzun süredir hareketli olan bu limana yenilenmiş bir faaliyet getirerek 2024 yazında da çalışmalarına devam edecek.