"Bulutların türlerini, denizin renklerini ve İzmir özelinde hava durumuna ait tahminlerin nasıl yapılacağına dair ipuçlarını."
Estik mi mangalda kül bırakmayız: Üç tarafı denizlerle çevrili bu canım ülkede diye tiratlar atar yüzme dahi bilmeyen “politikacılarımız”. Deniz ülkesiyiz ama denizci bir ülke değiliz ne yazık ki.
Sadece denizlerimiz mi? Nehirlerimiz, derelerimiz, göllerimiz, dağlarımız, ormanlarımız… Hepsinin sonu ya geldi ya da gelmek üzere. Yağma ve talan bitmek bilmiyor. Yağmurlar, fırtınalar da giderek arttı, artacak. Ama bizim merakımız yok. Olmayınca da bilgimiz de yok vesselam.
O nedenle gelin hiç olmaz ise şu sıcak yaz günlerinde bu heyecan verici kitabı bulalım, okuyalım, anlayalım. Böylelikle belki de bir değişime katkıda bulunabiliriz…
Su’yu Okumak: Su Birikintisinden Denize Kadar İpuçları ve Şekiller, New York Times’ın Bestseller’i arasında yer alan bir kitap. Alt başlığında da, Derinliği Ölçmeyi Öğrenin, Sefere Çıkın, Hava Tahmini Yapın ve Su ile Başka Tahminler Yapın ibarelerine yer verilmiş.
Kitabı kaleme alan Trıstan Gooley, yazar, denizci ve kâşif, aynı zamanda The Lost Art of Reading Nature’s Signs ve The Natural Navigator kitaplarının yazarı. Yolculukları, öğretileri ve yazıları ile tabiat denizciliğinin nadir sanatında bir yeniden doğuş başlatmış adeta.
Tristan beş kıtada seferlere öncülük yapmış ve Avrupa, Afrika ve Asya’da dağlara tırmanmış, yerel keşifler yapmış, yeryüzünün en ırak bölgelerindeki kabile grupları ile birlikte onların metotlarının incelemiş.
Ayrıca, Atlantik’i hem tek başına uçarak hem de tekne ile geçen halen yaşayan tek kişi.
Tristan Gooley dikkatini en bereketli –ancak belki de en az anlaşılan–kaynağımıza çeviriyor. Su’yu Okumak isimli kitabında Gooley, engin maceralarından özenle seçtiği –Atlantik’i tek başına geçmek, Umman yerlileri ile sefere çıkmak, Borneo’da kürek çekmek gibi– teknik ve gözlemlerini de paylaşıyor.
Öğreneceklerimizden bazıları: Su birikintilerini kullanarak kuzeyi bulmak, Dalgalardan hava durumu tahmini yapmak, göllerin renklerini deşifre etmek, karanlıkta tehlikeli suyu, kumsallarda dalga şekillerini analiz etmek. Ve daha pek çok şey.
Çok sayıda görselle de desteklenen yapıt; Tuhaf Başlangıçlar adlı giriş bölümü, Kaynaklar, Notlar ve Diğer Okumalar ve de Seçilmiş Bibliyografya dışında tam 19 bölümden oluşuyor.
Bölüm başlıkları ise şu şekilde:
- Suya İndirme
- Su Birikintisinde Pasifik’i Görmek
- Kıyı Dalgacıkları
- Pek Mütevazı – Olmayan Su Birikintisi
- Irmaklar ve Dereler
- Yükseliş
- Göl
- Suyun Rengi
- Işık ve Su
- Suyun Sesi
- Dalgaları Okumak
- Umman Keyfi: Perde Arkası
- Sahil
- Kumsal
- Akımlar ve Gelgitler
- Gece Vakti Su
- Gemi İzleme
- Nadir ve Sıradışı
- Keşfedilmemiş Su: Son Söz.
Aslında bulduğu kıyıda denize rakı masası kuran, soğuk çağlayanlarda karpuz soğutan “bizimkiler” den pek umudum olmasa da yine de yaz geldiğinde sahillere akın eden, deniz kıyısında yani plajlarda yüzünü deryaya değil de karaya doğru dönen yurdum insanının okumasını beklerim böyle kapsamlı ve ilginç bir yapıtı.
Publisher Weekly bu kitap için “Açık hava heveslileri ve meraklıları Gooley’nin engin bilgi ve erişilebilir yaklaşımına minnettar kalacaktır” notunu düşerken Sunday Times; “Gerçek dünyada gözlemlemeye hasret kaldığınız… büyüleyici olgularla dolu bir kitap…”diyor.
Gerçekten de kitabı okurken bir yandan Gooley’nin keyifli keşiflerini kendim yapmış gibi hissettim, bir yandan da rahmetli babam Tayyareci Fazlı Şahinkaya’nın öğrettiklerini anımsadım: Bulutların türlerini, denizin renklerini ve İzmir özelinde hava durumuna ait tahminlerin nasıl yapılacağına dair ipuçlarını.
Su’yu Okumak: Su Birikintisinde Denize Kadar İpuçları ve Şekiller
Yazar: Tristan GOOLEY
Çeviren: Aslı Açıkgöz
Baskı Yılı: 2018
Sayfa Sayısı: 381
Yayınevi: Butik Yayıncılık. İstanbul