AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önce CHP Genel Başkanı Özgür Özel'le ardından öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ile görüştü.
Söz konusu görüşmelerin ardından açıklamada bulunan Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP ile CHP arasında yapılacak bir ittifakın MHP'nin samimi dileği ve temmennisi olduğunu söyledi, Ayşe Ateş'i ise hedef aldı.
Bahçeli'nin açıklamasına bugün cevap veren Özel de "Kimse bize ittifak önermesin" dedi ve MHP Genel Başkan Yardımcıları Semih Yalçın ile İzzet Ulvi Yönter'i işaret ederek, "Normalleşmeden en çok onlar korkuyor. Çünkü normalleşen Türkiye'de kimse başkentin göbeğinde Ülkü Ocakları Başkanı'nın cenazesini sahipsiz bırakmaz" yorumunda bulundu.
Kısa süre içinde MHP Genel Başkan Yardımcılarından tehdit ve hakaret dolu açıklamalar geldi. CHP'li yöneticiler ise tepki gösterdi.
AKP ile CHP arasında devam eden "yumuşama" sürecine kısa süre önce dahil olan MHP cephesi, önce ittifak temennisinde, ardından tehditte bulundu.
Erdoğan'ın görüşme trafiği: Önce Özel, sonra Ateş
31 Mart'ta gerçekleştirilen seçimlerin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından karşılıklı "yumuşama" adımları atılmaya başlandı. Önce Özel, 2 Mayıs tarihinde Erdoğan'ı AKP Genel Merkezi'nde ziyaret etti, iki gün önce ise Erdoğan 18 yılın ardından CHP Genel Merkezi'ne giderek iade-i ziyarette bulundu.
Erdoğan, Özel'le gerçekleştirdiği görüşmenin ertesi gününde ise öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ve çocuklarını Külliye'de kabul etti. Erdoğan görüşmede, MHP'li yöneticilerin de isminin karıştığı cinayetin çözülmesi için aileye söz verdi.
Oysa söz konusu görüşme gündeme gelmeden birkaç gün önce açıklamada bulunan Ayşe Ateş, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi işaret ederek daha öncesinde yapılması planlanan görüşmenin iptal edildiğini şu ifadelerle açıklamıştı:
"10 gün önce Hasan Doğan beni aradı ve Cumhurbaşkanı’nın geçen hafta içi benimle görüşeceğini söyledi. Ancak hemen akabinde MHP’nin grup toplantısı oldu ve burada Devlet Bahçeli bir söylemde bulundu. Orada bir çağrıda bulundu, 'Bunların sırtını sıvazlamayın, bunları korumayın' dedi. Bence, Cumhurbaşkanı’yla yapacağım görüşmeden haberi oldu ve burada Cumhurbaşkanı’na mesaj gönderdiğini düşünüyorum. Bizi korumamasını ve görüşmemesine yönelik bir çağrıda bulundu. Sanırım o sebeple çağırılmadım. Normalde geçen hafta içi bizimle görüşecekti. Bahçeli’nin çağrısı karşılık buldu.”
Bahçeli'den 'bariyersek gereğini yaparız' çıkışı
Erdoğan'ın gerçekleştirdiği görüşmelerin ardından Cumhur İttifakı'nın ortağı MHP'den de açıklama geldi.
Dün Devlet Bahçeli tarafından yapılan yazılı açıklamada, “MHP'nin siyasette normalleşmenin önünde engel olduğu” iddialarına ilişkin “Normalleşme ve yumuşama atmosferinin sürdürülebilir hale gelmesinin önünde bariyersek gereğini yaparız” ifadeleri kullanıldı.
Bahçeli, "AK Parti ile CHP arasında geniş tabanlı bir ittifakın vücuda gelmesi, buna da Altılı Masa'nın diğer unsurlarının desteği Milliyetçi Hareket Partisi’nin samimi dileği ve temennisidir. Buna rağmen Cumhur İttifakı’na bağlılığımız kararlılıkla devam edecek" mesajı verdi.
Açıklamasında Erdoğan-Ateş görüşmesine de değinen Bahçeli, "İddianamesi hazırlanan bir cinayet davası üzerinden de Milliyetçi-Ülkücü Hareket’e yönelik itibar suikastının yaygınlaşması, bu suikasta refakat eden kimi isimlerin sürekli parlatılması, dahası kapı kapı gezdirilmesi, ekran ekran dolaştırılması, bir hak ve hukuk arayışından öte iç huzur ve barış ortamını zehirlemeye tam teşebbüstür" iddiasında bulundu ve ekledi:
"Milliyetçi Hareket Partisi mezkur davanın 1 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak duruşmasında mutlaka hazır bulunacak, karanlık oyunlarla ve bu oyunların figüranlarıyla Türk yargısının huzurunda hesaplaşacaktır."
Özel: Normalleşmeden en çok onlar korkuyor
Bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği Şehit Aileleri ve Gaziler Çalıştayı'na katılan Özel de Bahçeli'nin ittfak açıklamasına yanıt verdi.
Özel, konuya ilişkin "Eğer kendisi ittifakından memnun değilse bizim ittifakımıza katılabilir. Bizim ittifakımızın adı 'Türkiye İttifakı'. CHP'ye bir başka partiyle ittifak teklif etmesine gerek yok. Gelsin, Türkiye İttifakı'na katılsın. Bize kimse ittifak falan önermesin. Çünkü bugünün sorumluları, bu sorumluluğu taşıyacak. Sayın Bahçeli şöyle bir kolaycılık yapmasın; memleketi bu hale getirip suç ortağını bize doğru itmesin. Bu sorunları ya çözsünler ya da bıraksınlar biz çözeriz" dedi.
MHP Genel Başkan yardımcılarının bazı gazetecileri hedef göstermesine dair soruyu da cevaplayan Özel, Semih Yalçın ile İzzet Ulvi Yönter arasında bir fark olmadığını ve "normalleşmeden en çok onların korktuğunu" dile getirdi. Özel, sözlerini "Çünkü normalleşen Türkiye'de kimse başkentin göbeğinde Ülkü Ocakları Başkanı'nın cenazesini sahipsiz bırakmaz. Onlarla aynı seviyeye inersek, çıkarsak vurgun yeriz. Onları o seviyede bırakalım. Samimi ülkücüler de o iki isimden yaka silkiyorlar, partiye yük olduğunu söylüyorlar zaten" ifadeleriyle sürdürdü.
MHP'den Özel'e tehdit: 'Haddini bildirmekten çekinmeyiz'
Özel'in açıklamasının ardından MHP Genel Başkan Yardımcıları İzzet Ulvi Yönter ve Semih Yalçın, tehdit ve hakaretlerle dolu açıklamalarda bulundular.
Özel hakkında "Yüzü sanki kösele deresi, ne desek nafile" ifadelerini kullanan Yönter, "İspat bekliyoruz Özgür, ispat… Bize yönelik iddialarını ispat etmezsen namertsin…" çağrısında bulundu.
"Sahte kabadayılıkla bizi ürküteceğini sanıyorsan aldanıyorsun" diyen Yalçın da "Bizimle uğraştığına göre; bizden adamakıllı korkuyor, tırsıyorsun. MHP’nin iç işlerine karışma hadsizliğin de cabası" ifadelerini kullandı.
Yalçın, tehditlerini şöyle sürdürdü:
"Menfur bir cinayeti istismar ederek kirli siyasetine katık ediyorsun. Birilerinin zembereklerini kuruyor, hassasiyetlerini tahrik ediyorsun. Her gün biraz daha çirkinleşiyor, çirkefleşiyorsun. Haddini bilmeden bize saldırmaya devam edersen, sana kemali memnuniyetle haddini bildirmekten çekinmeyiz. Senin riyakârca efelenmelerinin, laf ebeliklerinin altında kalmayız. Layık olduğun tarzda muamele ve hitap ederiz. Biz varız; sen de buyur, böyle devam et! Hodri meydan! Özgür Efendi; Şahsımı ve mesai arkadaşım İzzet Ulvi Yönter’i maksatlı olarak hedef alan hezeyanlarının, millet nezdinde karşılığı olup olmadığını da zamanla göreceksin.”
CHP'den tepki: 'Koltuk milliyetçilerini uyarıyoruz'
MHP Genel Başkan Yardımcılarının hakaret ve tehditlerinin ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin ve CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarar'dan da açıklamalar geldi.
Yalçın ve Yönter'i kastederek "İki iri kıyıma cevaptır" paylaşımında bulunan Aytekin, "Koltuk milliyetçilerini uyarıyoruz: Konuşurken dikkat edin" uyarısında bulundu."Kendi foseptiğinizden gelen kokular, dava partisi diye bilinen MHP'yi bir kriminal vaka odağına çevirmiş" dedi ve "halis duyguyla düşüncesini taşıyan ülkücüleri zan altında bıraktığını" iddia etti.
Aytekin, açıklamasını şu ifadelerle devam ettirdi:
"Bu sözde tehditleri bize sıralayanlar, evladı gördükleri, Sinan Ateş'e neler yapmazlar? 1980 öncesinde memleketin gençlerini vurmak için pusu kuran anlayışın bugünkü temsilcisi koltuk milliyetçisi bu iki iri kıyım vampir kılıklıya söylüyoruz: Cumhuriyet Halk Partisi'ni ve Genel Başkanını tehdit etmek sizin haddinize değildir. Uğraşmaya kalkmayın altında kalırsınız. Gidin Sinan Ateş'e sahip çıkmaya cesaret edemeyen güvercinci başı arkadaşınızla az ötede oynayın."
Başarır da bir açıklama yaparak MHP'li isimlere yanıt verdi.
"Semih Yalçın, Genel Başkanımızı tehdit etme gafletinde bulunmuş" diyen Başarır, şunları söyledi:
"Bulanık kafayla rahat rahat konuşup, ayık kafayla pişman olan sen, hadsiz adam, sen kim oluyorsun ki Cumhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanı’nı tehdit ediyorsun. Sen pespaye ucuz tehditlerle birilerini sindirdiğini düşünebilirsin, sen bir azmettirici olabilirsin ama biz de 101 yıldır senin gibi ucuz pespaye tehditlerde bulunanlarla mücadele ediyoruz. Sen Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanını ağzına alırken bin kez düşüneceksin. O yüzden, çok şey istediğimin farkındayım ama seni haddini bilmeye davet ediyorum. Genel Başkanımızı bırak tehdit etmeyi, adını bile ağzına alırken bir değil, bin kez düşün Semih Yalçın.”
