ABD, Küba güvenlik kuvvetlerine karşı yaptırımlar getirdi

ABD'de yaşayan Kübalı karşı devrimcilerle görüşen Biden, adaya karşı saldırganlığı arttıracağını belirtti.

Dış Haberler

ABD Hazine Bakanlığı, Küba'nın güvenlik kurumlarını hedef alan yeni yaptırımlar açıkladı. Küba Ulusal Devrimci Polisi'ne "Küresel Magnitsky Yasası" kapsamında getirilen yaptırımlarla birlikte "Özel Olarak Belirlenmiş Vatandaşlar" listesine üç isim eklendi. ABD yaptırımlara bahane olarak ülkedeki eylemlerin "ağır bir şekilde bastırılmasını" sundu.

Geçen hafta ABD, Küba Devrimci Silahlı Kuvvetler Bakanı ve İçişleri Bakanlığı özel tugayına da yaptırımlar ilan etmişti. ABD Başkanı Joe Biden, bu adımların "baskıdan sorumlu Küba rejimi unsurlarını hedef alan" eylemlerin "sadece başlangıcı" olduğunu söyledi.

11 Temmuz'da sosyalist ada ülkesindeki birkaç şehirde ufak çaplı eylemler patlak verdi. Büyük ölçüde yakıt kıtlığı ve kötüleşen bir pandemi nedeniyle motive olan eylemciler yer yer vandalizme yönelimişti. Bu hafta başında, Küba Yüksek Halk Mahkemesi Başkanı mahkemenin, 59 kişinin yer aldığı 19 davayı incelediğini söyledi.

Cuma günü erken saatlerde Biden, ABD medyasının protestolar için bir "toplanma çığlığı" olduğunu iddia ettiği "Patria y Vida" (Vatan ve yaşam, Kübalı devrimcilerin vatan veya ölüm sloganınan karşı üretilmiş bir ifade) şarkısının arkasındaki İspanya'da yaşayan Kübalı rapçi Yotuel Romero'yla görüştü. Biden aynı zamanda Miami'de yaşayan Kübalılarla da bir araya geldi.

Romero ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan aldığı fonlarla ve Miami'de yaşayan Kübalılar arasındaki popülerliğiyle tanınıyor. The Grayzone'a göre Romero'nun popülaritesinin ve muhalif San Isidro Hareketi ile bağlantılı diğer müzisyen ve sanatçıların arkasında "iki geleneksel CIA cephesi" var: ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) ve Ulusal Demokrasi Vakfı (NED).

ABD hükümeti ayrıca Küba hükümetini vatandaşların protestolarla ilgili bilgilere erişimini kısıtlamak için interneti kapatmakla suçladı. Cuma günü, üst düzey bir Biden hükümeti yetkilisi gazetecilere verdiği demeçte, ABD'nin "Küba halkına kablosuz LTE iletişimi sağlama olasılığı hakkında özel sektör sağlayıcılarıyla görüşmelerde bulunduğunu" söyledi. Yetkili, "Küba halkına insani destek hakkında da konuşacağız" dedi.

Küba'da krize giden yol

1990'ların başında SSCB ve Doğu Bloku sosyalist devletlerinin çöküşü Küba'da Özel Dönem adı verilen ciddi bir kriz yarattı ve ABD, sosyalist hükümeti iktidardan uzaklaştırmak amacıyla Küba'ya yönelik yaptırımlarını artırarak ciddi yakıt, makine parçaları ve tıbbi malzemelerin kıtlığına yol açtı.

2015 yılında, o zamanki ABD Başkanı Barack Obama, Küba ile ilişkileri normalleştirme sürecini başlattığı ancak bu çabalar, sadece iki yıl sonra Obama'nın halefi Donald Trump tarafından tersine çevrildi.

1992'den beri Birleşmiş Milletler düzenli olarak ablukayı reddetmek için ezici oylamalar yapıyor. Geçen ay yapılan en son oylamada 184 ülke ablukaya karşı oy kullandı ve sadece iki ülke, ABD ve İsrail, buna oy verdi.