İstanbul’un Beşiktaş ilçesine bağlı Gayrettepe’de bulunan Masquerade isimli gece kulübünde bayrama yetiştirilmeye çalışılan tadilat sırasında meydana gelen patlama ve yangında en az 29 işçi yaşamını yitirdi.
Yaşamını yitiren işçilerden bazılarının cenazeleri bugün İstanbul’da defnedildi. Bazı işçilerse Şırnak, Batman, Diyarbakır, Trabzon, Ağrı, Kastamonu’nun da aralarında olduğu illerdeki memleketlerine götürülüyor.
Önceden arkadaşları sormuş: Yangın olursa nasıl kaçacaksın buradan?
Yaşamını yitirenlerden biri de gece kulübünde müzik direktörü/DJ olarak çalışan 1985 doğumlu Mehmet Okumuş’tu. Okumuş’un aile dostlarından eski bir gazeteci adının yayımlanmaması koşuluyla soL’a konuştu. Okumuş için “Mekanın müzik direktörüydü. Tadilatta ses sistemleri de yapıldığı için çağırmışlar onu. Daha önce arkadaşları burada bir yangın olsa nasıl kaçacaksın diye sormuş, ‘benim ses kabininin arkasında kapı oradan hemen kaçarım' demiş. Üzerinde yanık ve ezik yoktu, yüzünde siyahlık vardı, dumandan zehirlenmiş muhtemelen” dedi.
'Mal giriş kapısında araba park etmişti, çıkamadılar'
Mekanda 2018’deki tadilatta kolon kesildiğini, bu tadilatta da kolon kesme olduğuna dikkati çeken eski gazeteci “Kolonlar kırılıp üzerine alçıpan yapılıyor. Alçıpanın altında kalanlar var. Yangın merdiveni zaten yoktu. İnsanların kaçtığı mal giriş kapısının önüne de araç park etmiş mal girişi için, patlamada o araba da patladı, o çıkış enkaza döndü kimse çıkamadı” diye belirtti.
Mehmet Okumuş’un ailesi dün akşam önce hastanelere başvurmuş ancak buralardan “sistemimizde görünmüyor” denilerek karakollara yönlendirilmişler. Aile oradan oraya gitmek zorunda kaldıktan sonra en sonunda Adli Tıp’ta cenazelerini alabilmiş. Ancak burada da bir yanlışlık yapıldığını, önce cenazenin karıştırılıp başka bir aileye teslim edildiğini aktaran eski gazeteci “Nasıl yapılır bu?” diyerek tepki gösterdi.
Mehmet Okumuş’un eniştesi Alparslan Bey ise şu anda ortada sadece kulaktan dolma bilgilerin olduğuna işaret ediyor, “Tek yaptığımız acımızı yaşamak, cenazemizi defnetmek” diyor.
'Binanın dışında yalıtım yapılıyordu'
Yangında yaşamını yitirenlerden biri de 1981 doğumlu marangoz ustası Muhammet Ali Yıldırım’dı. Yıldırım’ın iş arkadaşlarından Coşkun Güler daha önce mekana gidip tadilata yardım için tek günlük yevmiyeli olarak çalıştığını anlattı.
Güler’in dediğine göre patlama olduğunda binanın dışında yalıtım yapılıyordu. Onun iddiasına göre patlama önce elektrik ve internet kablolarının olduğu yerde gerçekleşti, ardından ses sistemlerine ulaştı ve daha sonra içerideki tüpler patladı. Muhammet Ali Yıldırım’ın cenazesi bugün memleketi Kastamonu Cide’ye götürülüyor.
'Bu işin peşini bırakmayacağım'
Bir başka Kastamonulu işçi 1981 doğumlu Ramazan Altan da dünkü yangında yaşamını yitirdi. Kızı Sevim Altan 19 yaşında. 15 yaşında bir kardeşi var. Sevim Altan “Bu işin peşini bırakmayacağım, dava açacağım, sonuna kadar takip edeceğim” diyor. “Şu anda anlatacak hiçbir şeyim yok” diyen Sevim Altan olaya ilişkin sadece internetten okudukları kadar bilgi sahibi olduğunu belirtiyor.
Gece kulübündeki tadilatta yaşamını yitiren işçilerden biri de 1988 doğumlu Ahmet Uzun’du. Ahmet Uzun’un aynı mekanda çalışan ağabeyi bugün diğer yakınlarıyla birlikte kardeşinin cenazesini Şırnak’a götürüyor. Ahmet Uzun’un dayısı Behzat Şahin İstanbul’a döndüklerinde haklarını aramak için gerekenleri yapacaklarını belirtiyor.
Gece kulübünde şef garson olarak çalışan 1980 doğumlu Şivan Dolu’nun komşusu Hüseyin Serin ise
“Şivan çok uzun süredir burada çalışıyordu. Garson olarak girip şefliğe yükseldiğini biliyorum. Çok yakinen tanıyorum, 40 yıldır komşuyuz. Ama çalışma koşulları hakkında çok fazla bilgim yok” diyor.
Dolu’nun tadilat boyunca çalıştığını aktarıyor yakınları. Serin “Yazları bu mekanın yazlığına gider orada çalışırdı Bodrum’da. Cenazesi bugün Tarabya’da Cemevi’nden kalktı. Cenazeye vali ve jandarma da geldi. Öğrendiğimiz kadarıyla Şivan aslında kendisi kurtulmuş, daha sonra arkadaşlarını kurtarmak için tekrar içeri girmiş ve orada hayatını kaybetti” diyor.