Yine maden yine heyelan faciası: Seyitömer'de atık sahası neden çöktü?

Seyitömer Termik Santrali'nde döküm sahası aktı, taşan gölet yolu kapattı. Facia, Maden Kanunu'ndaki değişiklikleri ve özelleştirme fırtınasını akıllara getirdi.

Haber Merkezi

İliç'te 9 işçinin toprak altında kaldığı facia, maden sahalarındaki heyelan riskini gündeme getirmişti. Kayıp işçileri arama çalışmaları 3 ayı geride bırakırken benzer bir olay Kütahya'da yaşandı.

Seyitömer Termik Santrali'nin kullandığı linyit madeni sahasında heyelan meydana geldi. Toprak kayması bölgede bulunan gölette taşkına neden oldu. Seyitömer ve il merkezi arasındaki yol su altında kaldı.

Şans eseri kimsenin yara almadığı olayın ardından yol ulaşıma kapatıldı. Suyun tahliye edilerek, yolun yeniden ulaşıma açılması için çalışma başlatıldı.

'Kül dökülen zemin kaydı'

Seyitömer Belediye Başkanı Mahmut Yol, heyelanın, maden sahasında kül dökümü yapılan alanın zeminindeki kayma nedeniyle yaşandığını aktardı.

Vali Musa Işın da maden sahası yetkililerine pasa sahasında çalışma yapılmaması ve gerekli tedbirlerin alınması konusunda bilgilendirme yapıldığını kaydetti.

Santral çıktılarının depolandığı kül dağı ve kül barajı

Maden atıkları için izinler kaldırıldı, ÇED'ler dağıtıldı

Madenlerde işlemesi mümkün olmayan cevherlerin toplandığı bölgeye "pasa döküm alanı" deniliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı daha önce maden sahalarını pasa döküm alanı olarak kullanmak isteyen şirketlere Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nden (MAPEG) olumlu görüş almalarını şart koşuyordu. İktidarın Maden Kanunu'nda yaptığı değişiklikle bu şart Mayıs 2019 itibariyle kaldırıldı. 

Riski artıran bir diğer faktör, uzmanların ve kamuoyunun itirazlarına rağmen birçok maden sahasına verilen ÇED izinleri oldu. Son yıllarda Giresun, Ayvalık, Mersin ve İliç'te atık havuzlarının peş peşe çökmesi de iktidarın tavrını değiştirmedi. Türkiye'de çok sayıda maden sahası risk altında işlemeye devam ediyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın maden sahasına pasa dökümü için MAPEG görüşü gerekmediğini duyurduğu genelge

Seyitömer'de yaşanan heyelan ve taşkın, madencilik süreçlerinde Bakanlıkların sorumluluklarını bir kez daha akıllara getirdi. İlgili üç bakanlığın görevleri şöyle: 

  • Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı: Maden ruhsatlarını veren, madenlerin işletilmesine, işletme aşamasında projesine uygun çalışılmasına kadar tüm süreçleri onaylar ve denetler.
  • Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı: Maden işletmelerini sınırlayan en önemli teknik projelerden bir tanesi ÇED Raporlarıdır. Riskler ve kriterler ÇED yönetmeliği, Çevre izin ve lisans yönetmeliği ve ayrıca Maden Atıkları Yönetmeliği'nde belirlenmiştir. Bu süreçler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın denetim ve takip sorumluluğundadır.
  • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı: Maden işletmelerinin belirtilen projeler ile işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına uygun bir şekilde çalışıp çalışılmadığının denetimini ve takibini yapmakla görevlidir. Maden kazı sahasındaki şevlerin kayma tehlikelerini kontrol etmekle sorumludur.

AKP eliyle özelleştirilmişti

1973 yılında yapılan Seyitömer Termik Santrali, 600 MW'lık kurulu gücüyle yaklaşık 1 milyon kişinin elektrik ihtiyacını karşılayabiliyor.

2013 yılında özelleştirilen santral, 2 milyar 248 milyon dolar karşılığında Çelikler Holding'e satılmıştı. Santralin ruhsatlı maden sahalarının işletme hakkı da 2054 yılına kadar holdingin elinde bulunuyor.

Aynı yıllarda yapılan özelleştirmelerle EÜAŞ'a ait en büyük santraller özel sektöre verilmişti.

Seyitömer Termik Santrali, bugün kendi sektörünün en büyük 16'ncı işletmesi. Santral Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşlarını sıralayan İSO 500 listesinde de 281'inci sırada.