İzmir'de Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi ve Güzeltepe Mahalle Meclisi, Süleymancılar Tarikatına ait Kuran İlimlerine ve Milli Kültüre Hizmet Vakfı'nın açmak istediği öğrenci yurduna karşı yürüyüş düzenledi.
Sivas Katliamının yıl dönümünde “Mahallemizde tarikat yurdu istemiyoruz” sloganıyla yapılan yürüyüşe yüzlerce yurttaş katıldı.
Yalanlar söyleyerek inşaatı tamamladılar
Güzeltepe, Tariş Direnişi ve sayısız mücadele başlığında öne çıkan bir mahalle. Mahalleden gelecek tepkiler önlemek için inşaat başladığında yurttaşlara binanın KYK yurdu, otel veya okul olacağı gibi çeşitli yanlış bilgiler verildi. Ancak daha sonra inşaası büyük oranda tamamlanan binanın Süleymancılar'a ait vakfın bünyesindeki bir öğrenci yurdu olacağı anlaşıldı.
Tarikata ait yurtlarda bugüne dek çok sayıda istismar vakası yaşandı. Son olarak Antalya'nın Alanya ilçesinde Süleymancılara ait Sugözü Erkek Öğrenci Yurdu'nda kalan 10 erkek öğrenciye istismarda bulunuldu. Yurttaki "eğitmen" G.R.U. (21) 94 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.
Gerçek ortaya çıkınca Çiğli halkının tepkisi gecikmedi. Mahalle halkı Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi öncülüğünde yan yana gelerek geçtiğimiz hafta bir mahalle meclisi kurdu ve 2 Temmuz’da yürüyüş düzenleme kararı aldı.
Bugün düzenlenen yürüyüşün son durağı tarikat yurdu oldu. Mahalleli yurdun kapısına mühür vurdu.
'Tarikatları, mahallelerimizden de bu ülkeden de kovacağız'
Yurt inşaatı önünde Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi ve Mahalle Meclisi adına açıklama yapıldı.
Açıklamayı okuyan Çiğli Halk Temsilcileri Meclisi'nden Avukat Emel Diril, sözlerine tarikatların sicilini ve Sivas Katliamında yaşananları hatırlatarak başladı.
"Aladağ'da yaşananlar var, Ensar Vakfı'nda olanlar var, bunların hiçbirini unutmadık" diyen Diril, Sivas'ta "şeriat isteriz" sloganlarıyla yapılan katliamın insanlığa karşı işlenen bir suç olduğunu ve zaman aşımına uğramayacağını vurguladı.
Çiğli'den tarikatları atmakta kararlı olduklarının altını çizen Diril, şöyle konuştu:
"Bugün burada mahallemizdeki mücadele işte bu yobazlara, katliamcılara, gericilere karşı verdiğimiz mücadeledir. İktidar eliyle korunan, kollanan cemaatlerin çocukları, gençleri karanlığa boğmasına izin vermeyeceğiz. Mahallelerimize, okullarımıza girerek yoksulluktan yararlanan, kadın düşmanı, çocuk düşmanı tarikatlara sesleniyoruz: Bu mahalleler, bu kentler, bu memleket bizim. Tarikatları, mahallelerimizden de bu ülkeden de hep birlikte kovacağız."
'Mahallemizde çocuğa, kadına, aydınlığa düşman zihniyeti istemiyoruz'
Emel Diril’in ardından Mahalle Meclisi adına Ebru Oral söz aldı.
"Bizler tarikatların ne olduğunu biliyoruz" diyen Oral, tarikat yurduna izin vermeyeceklerini yineledi:
"Her gün haberlerde tarikat yurtlarında çocukların başına neler geldiğini duyuyoruz. Kadın düşmanı söylemlerine, laiklik düşmanını söylemlerine şahit oluyoruz. İnsanların dini duygularını kullanarak nasıl zenginleştiklerini görüyoruz. Biz mahallemizde çocuğa, kadına, aydınlığa düşman bu zihniyeti istemiyoruz.
Çünkü bizim mahallemizin kültüründe kadınlar emekçidirler. çalışır evlerini geçindirirler. Bizim mahallemizde çocuklar birlikte oynar birlikte öğrenir. Gençlerimiz birlikte vakit geçirir. Bizim mahallemizin kültüründe dayanışma, mücadele ve yan yana olmak vardır. Bizim sözümüz O yüzden çok net: Mahallemizde tarikatları da onların yurtlarını da istemiyoruz. Komşular bugün 2 Temmuz, bundan tam 31 yıl önce aydınlarımızı yakarak katlettiler, bunlar elinde benzin bidonuyla Madımak otelini yakmaya giden geleneğin devamı. O zehirli düşüncelerini mahallemizde örgütlemek istiyorlar biz buna izin vermeyeceğiz.
Bu yurdun açılmaması için herkesi bu mücadeleye çağırıyoruz. Bugün yaptığımız eylem bunun bir başlangıcı, bu eylemler devam edecektir. Sözümüz çok net bu gerici, insana düşman yasaklı yapılanmayı mahallemizde istemiyoruz. Bu mahalle bizim, tarikatlara bırakmayacağız."
