Grevler-II: 2013 grevleri

Geçen hafta AKP’li 10 yılın grevlerini masaya yatırmıştık. Bu on yıl için ulaştığımız bir dizi sonuç oldu: Birincisi yasal grev hakkına sahip olan işçi sayısının önemli ölçüde azaldığını, ikincisi alınan grev kararlarının çok düşük bir yüzde ile uygulanabilmiş olduğunu ve üçüncüsü greve katılan işçi sayısının Cumhuriyet tarihinin en düşük düzeyine gerilediğini tespit ettik.

2013 yılının grevlerinden devam edelim.

AKP’li 10 yılın greve katılan işçi sayısının yıllık ortalaması olan (2007 Telekom grevi istisnası hariç) 2 bin 500 sayısı, henüz 2013 yılının ilk sekiz ayı dolmadan 23 binlere ulaştı. Tabloda bu grevlerin bir dökümü bulunuyor.

Bu tabloya bakan herhangi bir kişi, “Haziran Direnişi grevleri nasıl da tetiklemiş” diye düşünebilir. Oysa, ne öncesinde ne de sonrasında, Haziran Direnişi ile bu grevlerin herhangi bir ilişkisi bulunmuyor. Haziran, mutlaka işçileri etkilemiş, cesaretlendirmiş vs. denilebilir. Ancak grevlerde bir “Haziran etkisi” aramak fazlaca zorlama olur.

Aksine, Haziran öncesindeki ilk grevlerin, Haziran Direnişi’ne faydası değil zararı oldu. Önce Çaykur grevi tamamen, sonra THY grevi büyük ölçüde, başladığı gün kırıldı. Gamak grevi ise işçilerin şaşkın bakışları arasında 24 saat geçmeden sendika tarafından bitirildi. Bu grevler başarılı olsaydı, hükümet Haziran Direnişi’nde, bir de yirmi bin işçiyi kapsayan iki grevin, işçi sınıfı üzerinde yarattığı etkiyle mücadele etmek durumunda kalacaktı. Bu nedenle grevi kotaramayan sendikaların vebali, kim ne derse desin, grevleri örgütle(ye)memenin çok ötesindedir.

Haziran sonrasında başlayan grevlerde ise tetikleyici güç, sendikaların 2008-2009 krizinde patronlarla kol kola imza attığı sözleşmelerle yaratılan hak kayıplarının, işçilerde biriktirdiği hoşnutsuzluktur. İSDEMİR’de daha önce imzalanmış toplu iş sözleşmesi, kriz döneminde, ücret ve ücrete bağlı tüm haklar yüzde 35 oranında indirilerek, tadil edilmişti. Tekstil işkolunda ise yeni işe giren işçilerin ikramiyeleri 120 günden 72 güne düşürülmüştü. Her iki grevde de talep, ağırlıklı olarak bu kayıplara yönelik oldu.

Darphane ve Damga Matbaası grevinde de benzer bir durum var. Bakmayın siz Faruk Çelik’in “bu grev siyasi” demesine… Ortada grev üzerinden yapılan üç tonluk altın vurgunu olunca, bu ölçekte bir yolsuzluğun üzerini örtmek için böyle laflara ihtiyaç oluyor.

***

2013 grevlerinin bir başka önemli özelliği, grev kırıcılığında sınır tanınmamış olmasıdır. Çaykur’da mevsimlik, THY’de part-time işçiler üzerinden yapılan grev kırıcılığı, Darphane grevinde Maliye Bakanlığı’nın firmalara yazdığı, yasadışı üretim yapılmasına ilişkin talimata kadar vardı. Devlet, üretim ve hizmetlerin devamı için tüm olanaklarını kullandı. Yetmedi grev-lokavt hukukunu hiçe sayarak büyük hukuk skandallarına imza attı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzelman-İzenerji işletmelerinde ise bir başka grev kırıcılığı, Yüksek Hakem Kurulu eliyle yapıldı. YHK, yasal bir grev henüz başlamadan sözleşmeyi bitiriverdi.

***

Haziran Direnişi’nin ardından başlayan grevler tek kelimeyle “kapalı devre” yürüdü. Basının üzerinde sermayenin ve iktidarın muazzam bir gücü olduğunu biliyoruz. Ancak bu kuşatmayı kırmaya dönük bir çabanın varlığından da söz edemiyoruz.

İSDEMİR ve MMK’da yaklaşık 6 bin 500 demir-çelik işçisinin bayram öncesi grevde olduğundan memlekette kaç kişinin haberi oldu acaba?

Darphane grevindeki altın vurgununun üzerine gitmek yerine bunu manşete taşıyan soL gazetesine tekzip göndermeyi tercih eden bir sendika yönetiminin, bu grevi kamuoyuna mal etme şansı olabilir mi? Ya da böyle bir derdi!

Türkiye’nin sayılı tekstil fabrikalarında binlerce işçi şalterleri indirmişken, bu fabrikaların isimlerini grevin ancak üçüncü günü internet sitesinden duyuran bir sendikanın, kamuoyu desteği sağlamak gibi bir gündemi olduğu söylenebilir mi?

Sendikacılar grevleri toplumun geniş kesimlerinden adeta kaçırıyorlar. Hem de bunu, halkın haksızlığa karşı boyun eğmeme kararlılığının olabildiğince arttığı ve daha önce görülmemiş ölçüde harekete geçtiği günlerde yapıyorlar.

İşçi sınıfı buna mahkûm değil.

[email protected]