YKS sonuçları ne gösterdi: Pandemi uygulamaları, eşitsizlik ve barajın altında kalan MEB

Sınav sonuçlarına yansıyan başarısızlık öğrencilerin değil tüm bir eğitim-öğretim yılı boyunca sendikaların, eğitimcilerin, öğretmenlerin çağrılarına kulak tıkayan Milli Eğitim Bakanlığına aittir.

Haber Merkezi

Türkiye genelinde iki buçuk milyondan fazla öğrenci ve onların ailelerini ilgilendiren YKS sonuçları açıklandı.

Verilere yansıyan başarısızlık, Kovid-19 salgını sebebiyle bir yılı aşkın süredir yüzyüze eğitim süreçlerinden yoksun bırakılan, uzaktan eğitime erişimi kısıtlı olan ya da hiç bulunmayan ve pandemi koşullarında bulaş riski altında sınava girmek zorunda kalan öğrenciler olduğu gerçeğini gözardı ederek değerlendirilemez. Zaten sınav sonuçlarına dair ÖSYM tarafından açıklanan verileri önceki yıllarla karşılaştırdığımızda da 2021’deki öğrenme kayıpları daha net bir şekilde ortaya çıkıyor.

Bu yıl sınavın ilk oturumu olan Temel Yeterlilik Testi'ne (TYT) başvuran  2 milyon 592 bin öğrencinin 175 bin 416’sı sınava katılmazken bu öğrencilerin yalnızca %68’i TYT barajı olan 150 ve üzeri puan alabildi. Tek tek derslerdeki başarı oranına bakıldığında da durum iç acıcı değil. Her ders için inceleme yapmak bu yazıda mümkün olmadığı için fikir vermesi açısından Matematik dersiyle yetineceğiz.  Bu yıl sınava giren öğrencilerin Matematik dersi net ortalaması 5,1 olarak açıklandı. 

2020’de ise  TYT’ye başvuran öğrenci sayısının 2 milyon 424 bin 718, sınava katılmayan öğrenci sayısının 128 bin 580 olduğunu görüyoruz. 2020 TYT’de öğrencilerin %77’si 150 barajını aşarken Matematik dersi net ortalaması ise 6.082.

Son iki yılda, ders başarısı düştüğü ve sınava başvurduğu halde girmeyen öğrenci sayısı arttığı görülüyor. Özel ve devlet okullarında okuyan öğrencilerin sonuçlarına dair elimizde bir veri bulunmuyor. Ancak özel okulların tüm yıl boyunca kurs adı altında yüzyüze eğitim yapmak için tüm imkanlarını kullandıklarını ve bununla ilgili her türlü kolaylığın kendilerine sağlandığını biliyoruz. Bu yüzden özel okullarda okuyan öğrencilerin daha yüksek puan almış olduklarını tahmin etmek zor değil. Zaten özel okullar kaç öğrencilerinin dereceye girdiğini açıklamaya başladı bile. Eğitim sistemi artık emekçi çocuklarına bir gelecek umudu bile veremez durumda.

Sınav sonuçlarına yansıyan başarısızlık öğrencilerin değil tüm bir eğitim-öğretim yılı boyunca sendikaların, eğitimcilerin, öğretmenlerin “önlemleri alın, okulları açın” çağrısına kulak tıkayarak okullara dezenfektan, maske, temizlik malzemesi göndermeyerek, okula temizlik personeli görevlendirmeyerek, derslik sayısını artırıp sınıf mevcudunu azaltmak üzere gerekli adımları atmayarak okula açık tutmak üzere hiçbir çaba sarfetmeyen Milli Eğitim Bakanlığına aittir.

Eğitim-İş, YKS sonuçlarını; “Eğitim politikaları konusunda iktidarın ve eğitimden sorumlu kurumların, görevlerini yerine getiremedikleri ortadadır. Bu YKS’de barajın altında kalan MEB’in kendisi olmuştur” açıklaması ile değerlendirdi.

Eğitim İş Merkez Yönetim Kurulu, Yükseköğretim Kurumları Sınavı sonuçlarını, yazılı açıklama ile değerlendirdi.

"Öğrencilerin itirazlarına, velilerin isyanlarına, sendikaların ve eğitim uzmanlarının uyarılarına rağmen YKS’nin, uzaktan eğitime erişemeyen öğrencilerin içinde bulunduğu koşullar dikkate alınmadan yapılması, milyonlarca gencin ve ailelerinin hayallerini yıkmıştır." denilen açıklamada eğitimin ‘ben yaptım oldu’cu tavra kurban edilmemesi gerektiği vurgulandı.

YKS'yı başarı ortalamasının düşüklüğünün damga vurduğu belirtilen açıklamada şunlar söylendi:

"ÖSYM’nin açıkladığı sayısal veriler bu endişelerimizi haklı çıkarmış, başvurduğu halde, TYT’ye 175.416, AYT’ye ise 154.533 aday girmemiştir. Bu durum on binlerce kontenjanın boş kalmasına neden olacaktır. Başarı ortalamasının düşüklüğü bu sınava da damgasını vurmuştur. TYT’de 150 ve üzeri puan alan yani barajı geçen aday yüzdesi 68’dir. Üniversite adaylarının,  en çok sayısal alanda zorlandığını ortaya koyan AYT ortalamaları ise: Türk dili ve edebiyatı 24/5.932, matematik 40/5.294, fizik: 14/1.564, kimya: 13/1.991, biyoloji:13/2.502 şeklindedir.

"Sorunun kaynağı eşitsizlik"

Her zaman olduğu gibi kulağını öneri ve uyarılarımıza kapatan MEB hüsranla biten bu sürecin tek sorumlusu olmuştur.  Her sınavda ve eğitim sisteminin genelinde yaşanan sorunun kaynağında, eşitsizlikler yatmaktadır. Uzaktan eğitimde, bilgisayarı, interneti ve hatta televizyonu olmadığı için derslere katılamayan öğrencilerin yok sayılması ve sınavda sorumlu oldukları müfredatın yüz yüze eğitime göre değerlendirilmesi bu tabloyu yaratmıştır.

"Özel okulların varlığı eşitsizliği büyütecek"

Çocuklarımızın eşit şartlarda eğitim olanaklarından faydalanamadıkları ve eşit şartlarda sınavlara hazırlanamadıkları gerçeği varlığını korumaktadır. Özel okulların eğitim sistemindeki varlığı büyüyerek devam ettiği sürece de sistemin yarattığı eşitsizlikler varlığını artırarak devam ettirecektir.

"Barajın altında kalan MEB oldu"

Eğitim politikaları konusunda iktidarın ve eğitimden sorumlu kurumların, görevlerini yerine getiremedikleri ortadadır. Eğitim-İş olarak velilerimize de sesleniyoruz: Beklediğinizden düşük puan alan evlatlarınızı daha da sıkmaktan lütfen geri durunuz. Biliniz ki, bu YKS’de barajın altında kalan MEB’in kendisi olmuştur.”