Eylem yapan sağlık emekçilerine yönelik ödeme kesintisi, ceza, baskı ve sürgünlerle gündeme gelen Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Hastanesi'nde çalışma koşulları giderek zorlaşıyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Genel Sağlık-İş İzmir Şube Başkanı Derya Pekel "Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde kurumun gün geçtikçe artan sorunlarını, çalışan personelin çalışma koşullarının zorluğu ve yoğun baskı sebebiyle tükenmişliğini büyük bir üzüntü içinde gözlemlemekteyiz" dedi.
'Personel ısınamıyor, yemekler yetersiz'
10 Aralık 2021 tarihinden beri malzeme eksikliği ısınma sorununun hâlâ çözülemediğini belirten Pekel, soğuk hava koşullarında personelin ısınamadığını söyledi.
Pekel, "Üniversitenin yemek hizmeti kendisine ait olmasına rağmen, az sayıda personel istihdam edilmesi sebebiyle yemeğin hazırlanmasından, sunumuna kadar aynı kişilerle hizmet sunulmaya çalışılması, yemeklerin tek banttan verilmesi, uzun kuyruklara sebep oluyor" dedi. Ayrıca Pekel, 24 saat hizmet veren personelin yemek miktarlarının yetersiz olmasından ve hatta özel güvenlik görevlilerinin, yemek servis alanında, sağlık çalışanlarının ikinci tabak yemeği almalarına engel olmak maksadıyla beklemelerinden son derece rahatsızlık duyduğunu dile getirdi. Buna benzer durumun Dekanlık Bölümünde, Hemşirelik Fakültesi öğrencilerinin yemekhanesinde de yaşandığını ifade etti.
'Malzeme eksikliği yüzünden bazı operasyonlar yapılamıyor'
Acil serviste malzeme eksikliği yüzünden sağlık hizmeti yürüyemez duruma geldiği, mevcut durumda, hasta yoğunluğunun artmasıyla birlikte hastaların, koridorda sedyeler üzerinde tedavi edilmekte olduğu ve ambulansların hasta bırakmakta zorlandığını söyleyen Pekel, cerrahi bölümlerde medikal malzeme eksikliği ve temin edilememesi nedeniyle operasyonların yapılamadığını belirtti.
Birim amirlerinin bilgisi ya da talepleri dışında, sağlık çalışanlarının yer değişiklikleri yapıldığını, bu konuda birimin ihtiyacının ve verimliliğin dikkate alınmadığını da ifade eden Genel Sağlık-İş İzmir Şube Başkanı, "Liyakat kriterleri gözetilmeksizin, mesleki yeterliliği bulunmayan kişiler, yasaya ve usule aykırı bir şekilde yetkilendiriliyor. Hatta Üniversitenin de içinde olduğu kooperatif ortaklarından bazı isimler hastaneye koordinatör olabiliyor" dedi.
'Mücadelemize devam edeceğiz'
Pekel şunları söyledi:
"Hastane içerisindeki bunca sorun varken, enerjisini, neredeyse 'kaşının üzerinde gözün var' gibi bahanelerle sağlık emekçilerine ve öğretim görevlilerine harcayan idareyi, bu sorunları çözmeye davet ediyoruz. İçerisinde bulunduğumuz süreçte, içeriği hukuka ve yasaya aykırı sarı zarf trafiğinin bol olduğu, Rektörlük aleyhine açılan dava sayısının zirveye çıktığı bilinen gerçeklerdir. Sadece çalışanın gözünü korkutmak ve yıldırmak adına tesis edilen idari işlemlere karşı açılan bu davalar, idari yargı mercileri tarafından, sağlık çalışanlarının haklı, Rektörlüğün ise haksız bulunması nedeniyle kurum adına hem kamu zararına hem de mahkeme masrafları sebebiyle mali kayba neden olmaktadır. Hatta iddia ediyoruz ki, bu davalara harcanan mali kaynak, üniversitenin birçok sıkıntısını çözmeye yetecektir. Olması gereken Dokuz Eylül Üniversitesi gibi köklü bir üniversitenin adının, gazetelerde çıkan sansasyonel haberlerle değil, bir bilim yuvası olarak imza atılan nice başarılarıyla anılmasıdır.
Genel Sağlık-İş İzmir Şubesi olarak, ısınmadan, yemek sorununa, malzeme eksikliğine, liyakatsız görevlendirmelere ve sarı zarflara kadar Rektörlüğün baskı ile yönetme ısrarına karşı yetkilileri göreve çağırıyoruz. Rektörlüğün baskı ile hukuksuz yönetme ısrarına karşı susmuyor, hukuki ve fiili meşru mücadelemize devam edeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz."
