CHP’nin yeni danışmanı Kulaksız'daki ‘karanlık gece’den çıktı

"Helalleşen" ve "normalleşen" CHP, geçmişi bir kenara bırakıp yıllar sonra kazandığı Beyoğlu Belediyesi'nin yönetimini eski AKP'lilere açtı. O isimlerden biri Kulaksız'daki "karanlık" geceden çıktı.

Emre Alım

Beyoğlu'nun yeni CHP'li başkanının atamaları, hemen her gündemde olduğu gibi kısa bir süre çok konuşuldu, sonra unutuldu gitti.

Oysa CHP'nin atamasının izi sürüldüğünde, yol, Kulaksız'daki "karanlık gece"ye çıkıyordu.

Yani Berkin Elvan'ın ölümünden birkaç gün sonrasına.

Yerel seçimlerde altı dönemdir Refah, Fazilet ve AKP'nin kazandığı Beyoğlu'nda 30 yıl sonra sandıktan çıkan birinci parti CHP oldu. 

CHP'li yeni Belediye Başkanı İnan Güney'in yıllardır AKP kadrolarının yönettiği belediyede ne yönde bir değişikliğe gideceği merak edilirken, rüzgar sağdan esti.

AKP gitti, o kaldı: Kim bu Alucra Vakfı? 

Beyoğlu'nun en büyük hemşeri gruplarından biri Alucra Kalkınma ve Eğitim Vakfı. Ağırlıklı olarak Kulaksız-Kasımpaşa-Okmeydanı üçgeninde faaliyet gösteriyor. Bu özel üçgenin bir kenarında yoğun bir uyuşturucu trafiği, bir kenarında Erdoğan'ın mahallesi yer alıyor, diğer yanındaysa uzun yıllardır devrimciler faaliyet gösteriyor. Bu noktaların ortak paydasıysa yoksulluk.

Giresun'un Alucra ilçesinden göçenleri buluşturan bu vakıftaki yöneticilerin belediye kadrolarına atanmaları neredeyse sıradanlaşmış bir durum. CHP'li İnan Güney de bu alışkanlığı bozmadı.

İnan Güney, vakıfla yerel seçimlerden önce görüşmüş, yönetimdeki Gülep ailesini evlerinde ziyaret ettiğini gösteren bir paylaşım yapmıştı.

Seçinden sonra vakfın Mütevelli Heyet üyesi Recep Yamak Beyoğlu Belediye Başkan Yardımcılığı’na atandı, önceki dönem Gençlik Kolları Başkanı Bilal Gülep de Beyoğlu Belediyesi Başkan Danışmanı oldu.

Vakıf "AKP'nin arka bahçesi" olarak anılsa da yönetiminde Saadet Partisi, YRP, İYİP hatta CHP'den isimler var. Onlardan biri Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza Yakupoğlu. Beyoğlu Belediyesi'nde iki dönem CHP Meclis Üyeliği yapan Yakupoğlu artık İBB Meclisi'nde. 

Yardımcısı Erdoğan sevdalısı, danışmanı İsmailağacı 

CHP'li Belediye Başkanı İnan Güney'in A takımına aldığı iki Alucralının yakın geçmişteki siyasi pozisyonlarıysa dikkat çekiyor. Recep Yamak, sosyal medya paylaşımlarında kendini "Erdoğan Gönüllüsü" olarak adlandırıyor. Milli Görüşçü olduğunu söyleyen Yamak, İstanbul Sözleşmesi'ne de karşı. Aslında Recep Yamak belediyeye yabancı bir isim değil. Seçim öncesine dek belediyede AKP'ye yakın Hak-İş sendikasının temsilciliğini yapıyordu.

Bilal Gülep ise Saadet Partisi Alucra İlçe Başkanı Doğan Gülep’in oğlu. O da kim olduğunu “Tek Devletim, Tek Bayrağım, Tek Vatanım, Tek Cemaatim (İsmailağa) var, bir de Milli Görüş Elhamdülillah” sözleriyle özetliyor.

Yamak ve Gülep'in paylaşımları seçimden günler sonra fark edildi ve sosyal medyada tepkiyle karşılandı. İkili daha sonra sosyal medya hesaplarını kapattı.

CHP'li Başkan: Önemli olan seçimde bizim için yaptıkları

Cumhuriyet yazarı Zülal Kalkandelen, tepki çeken görevlendirmeleri Beyoğlu Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü'ne sordu ve "doğrudur" yanıtını aldı. Daha sonra İnan Güney'i arayan Kalkandelen, aldığı yanıtı köşesinde şu sözlerle aktardı:

"Başkan İnan Güney’le görüşüp aynısını sordum. İlçe belediye başkanlarının danışmanlık kadrosu olmadığını, Gülep’i atamadığını ama Yamak’ı başkan yardımcısı olarak atadığını söyledi. Yerel seçim öncesinde çeşitli hemşeri grupları ile görüştüğünü, Beyoğlu’ndaki en büyük grubun AKP’nin arka bahçesi konumundaki Alucra olduğunu, AKP’nin geçmişte onlara başkan yardımcılığı ve danışmanlık verdiğini, kendisinden de bunu istediklerinde olur dediğini belirterek 'Geçmiş dünya görüşleri beni ilgilendirmez, seçimde bizim için yaptıkları çalışma önemli' dedi." 

Kulaksız'da 'karanlık' gece

İnan Güney'in "beni ilgilendirmez" dediği geçmişte yalnızca sosyal medya paylaşımları yok. İnternet arşivlerinde Bilal Gülep adının geçtiği bir diğer olay 2014 yılında Okmeydanı-Kulaksız'da çıkan silahlı çatışma.

Haziran Direniş'inde polisin attığı gaz kapsülüyle başından vurulan 14 yaşındaki Berkin Elvan, 269 gün komada kaldıktan sonra 11 Mart 2014’te yaşamını yitirdi. Berkin'in ölümü, vurulduğu yer olan Okmeydanı'nda günlerce protesto edildi. Eylemciler ve polisler arasında çatışmaların da yaşandığı ilk iki gün boyunca mahalle adeta ablukaya alındı. 

Protestolar devam ederken, komşu semt Kulaksız'da "Kasımpaşa 1453" adlı bir taraftar grubu 12 Mart gecesi Facebook'tan bir çağrı yayınladı ve "Her Tayyip her yer Erdoğan" diyenleri sokağa çağırdı. Hedef Okmeydanı'ndaki eylemcilerdi. Kısa süre içerisinde yüzlerce kişi bu çağrıya uyarak bir araya geldi. O sırada mahallede önce elektrikler kesildi daha sonra görgü tanıklarının aktardığına göre plakasız siyah bir BMW'den ateş açıldı.

Kasımpaşa 1453 grubunun 12 Mart 2014 gecesi yaptığı paylaşımlardan biri

Bilal Gülep de oradaymış

Olayda üç kişi yaralandı. Yaralılardan 22 yaşındaki Burak Can Karamanoğlu kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. O gece Karamanoğlu'nun yanından ayrılmaya arkadaşlarından biri bugün Beyoğlu Belediyesi Başkan Danışmanı olarak görev yapan Bilal Gülep'ti. 

Olayın ardından gördü tanığı olarak Aydınlık muhabirine konuşan Bilal Gülep, Burak Can’la birlikte köy derneğinde oturduklarını ve gelen telefon üzerine dışarı çıktıklarını söylüyor. “Yaklaşık yarım saat önce elektrikler kesilmişti. Ortalık karanlıktı” diyen Gülep, kesintinin zamanlamasına dikkat çekiyor.

Saldırı anında elektrikler kesildi, polis ortadan kayboldu

Valilik önce ‘kavga’, sonra ‘saldırı’ dedi

Olaydan saatler sonra İstanbul Valiliği yayınladığı açıklamada, yaşananları önce "silah kullanılan kavga" devamında ise "silahlı saldırı" tabiriyle tanımladı.

Dönemin AKP İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu da olay esnasında bölgede polis olmadığını söyledi.

Şaibeli saldırının ardından birçok iddia dile getirildi. Bunlardan biri yaşamını yitiren Burak Can Karamanoğlu'nun Ülkü Ocakları üyesi olduğuydu. İstanbul Ülkü Ocakları Başkanlığı hızla bir açıklama yayımlayarak "Söz konusu olaylarda Ülkü Ocakları ve onun herhangi bir mensubu kesinlikle yer almamıştır. Olayda vefat eden merhum Burak Can Kahramanoğlu’nun eylemcilerle çatışan, AKP’nin hegemonyası altındaki ‘Kasımpaşa 1453’ grubunun bir mensubu olduğu bilinmektedir” dedi.

Böylece gözler yaptığı toplanma çağrısıyla olayların fitilini ateşleyen Kasımpaşa 1453 grubuna çevrildi.

AKP ikiye böldü, Ülkü Ocakları üyesi öldürüldü

Grup aylar önce ikiye bölünmüştü. Tribündeki ayrılığın ardında iddiaya göre AKP-MHP gerilimi vardı. Henüz Cumhur İttifakı'nın kurulmadığı o günlerde Bahçeli, Erdoğan'dan "Yanlıştadır, gaflettedir, hata üstüne hata yapmakta, çürük tahta üzerinde hamaset nutku atmaktadır" diye bahsediyordu.

AKP'nin körüklediği öne sürülen ayrışma 6 Ocak 2014'te çatışmaya dönüştü. Kasımpaşa'da silahların çekildiği kavgada eski Kasımpaşa Ülkü Ocakları Başkanı Alper Akpak öldürüldü.

Alper Akpak'ın öldürüldüğü çatışma dakika dakika kaydedilmişti

Ülkü Ocakları'nın AKP'ye işaret ederek grup içerisindeki siyasi ayrışmayı doğrulaması ve bu ayrışma nedeniyle iki ay önce bir Ülkü Ocakları üyesinin öldürülmüş olması Kulaksız'daki saldırıya dair soru işaretlerini artırdı.

Karanlık gecede elektriklerin kesilmesi... Plakasız siyah BMW'den ateş açılması... Gerilimli bölgede polis bulunmaması... AKP-MHP kavgası... O dönem Fethullahçı kliklerin benzer tezgahları...

Tüm bu soru işaretleri yanıtsız kalmışken, saldırı, Halk Cephesi tarafından üstlenildi.

Yapılan açıklamada çatışmayı Kasımpaşa 1453 grubunun başlattığı, Halk Cephesi'ninse "inisiyatif" alarak silahla karşılık verdiği kaydedildi.

"Karanlık gece"de yaşananlar hâlâ aydınlatılmış değil. O gece AKP'yi savunmak ve Berkin Elvan'ın ölümü sonrası eylem yapanları bastırmak üzere toplanan bir kişi öldü. Ölenin yanındaki kişi, şimdi CHP'li başkan İnan Güney'in danışmanı oldu.

Güney "Geçmiş dünya görüşleri beni ilgilendirmez" diyor. CHP'yi ilgilendirmiyor olabilir, ama Türkiye kamuoyunu ilgilendirdiği muhakkak.