Mısır'daki Selefileri Suudiler destekliyor

Mısır'da sokak siyasetinde gerici Selefilerin adı gittikçe daha fazla geçiyor. Ülkedeki kiliselerin ateşe verilmesine kadar varan olaylarda da pay sahibi oludğu düşünen Selefilerin arkasında Suudi desteği olduğu belirtiliyor. Peki Suudiler Mısır'daki müslümanlarla neden bu kadar ilgili?

Mısır’da son günlerde Hıristiyan Kıptilere ait kiliselere yapılan saldırıların arkasında Selefilerin olduğu öne sürülürken, Cumartesi günü Selefiler ve Müslüman Kardeşler başkent Kahire’de ortak bir miting düzenledi.

50 binden fazla kişinin katıldığı mitingde Selefilerin ve Müslüman Kardeşlerin birliği yönünde sloganlar atıldı.

Selefilerin önde gelen din adamlarından Safvet Hegazi, “Birleşik Arap Devleti ve Birleşik İslam Devleti’nin kuruluşunun engellenemediğini” söyledi. Hegazi, sonunda kendilerini yönetecek tek halifenin olacağını da öne sürdü.

Kiliselerin yakılmasını da eleştiren Hegazi, “bunu yapanlar Selefi değil, Müslüman Kardeşler’den de değil, hatta Mısırlı da değil” diye konuşarak, kilise yangınlarının arkasında dinlerarası çatışmayı kışkırtan düşmanlar olduğunu öne sürdü.

Selefi İmam Muhammed Hasan ise, Kıptilerin İslam tarafından korunduğunu ve korunmak için ABD’ye sığınmak zorunda olmadıklarını iddia etti.

Kiliselerin ateşe verilmesine kadar varan çatışmaların kaynağında bir Kıpti rahibin karısı olan Kamilya Şihata’nın Müslümanlar tarafından kaçırıldığı iddiası vardı. Bu iddiaya karşılık Selefi gruplar ise Şihata’nın Müslümanlığı kendi rızasıyla seçtiğini, ancak manastıra kapatılarak alıkonulduğunu öne sürüyordu.

Mitingde Hıristiyanlara karşı yapılan saldırılar kınansa da, olayların yaşandığı günlerde Al Masr Al Youm gazetesine konuşan selefi Muhammed el Muataz, medyanın her şeyden Selefiler’i sorumlu tuttuğunu savunarak, “Müslüman Kardeşler siyasete bulaştı ve İslam’ı korumaya hiç yer bırakmadı. Şimdi bu görevi Selefiler üstlendi” demişti.

Selefilerin devlet görevlerine Kıptilerin atanmasından da hoşlanmadığı ve bu tür atamalara tepki gösterdiği biliniyor.

Selefilere Suudi desteği
Selefilerin Mısır siyasetindeki artan etkinliği ülke içerisinde “daha ılımlı” kanada çekilerek ABD ile arasındaki pürüzleri en aza indirmeye çalışan Müslüman Kardeşler’den doğan boşluğu doldurmaya çalışmalarına bağlanıyor. Ancak Selefilerin Mısır’ın dış siyasetindeki değişimler nedeniyle de gerici bölge ülkeleri tarafından desteklendiği belirtiliyor.

Selefilerin elindeki televizyon kanallarının ve internet forumlarının Suudi ve Körfez parasıyla finanse edildiği yönünde ciddi iddialar var. Bu iddialar Al Masr Al Youm gazetesi tarafından da dile getirildi.

Mısır dış politikası değişiyor mu?
Hüsnü Mübarek yönetiminin devrilmesinden sonra onun yerini alan yeni Mısır yönetiminin Mısır dış politikasında bazı değişikliklere gideceği yönündeki iddialar başta Suudi Arabistan ve İsrail olmak üzere bölgedeki gerici rejimleri ürkütmüşe benziyor.

Bahreyn’deki ayaklanmalara müdahale eden Suudi Arabistan’ın Mısır’la da yakından ilgilendiği, Selefi gericiliğine de bu çerçevede destek veridiği belirtiliyor.

Suudi rejiminin korkularını tetikleyen gelişmelerden biri, Mısır’ın 1979’dan bu yana diplomatik ilişki kurmadığı İran’la ilişkileri yeniden tesis edeceği yönündeki işaretler. Bu gelişmeler İsrail’in de uykusunu kaçırıyor.

Mısır Dışişleri Bakanı Nabil el Arabi’nin, İranlı meslektaşı ile Mayıs ayında Endonezya’da yapılacak uluslararası bir konferansta görüşeceğini açıklaması, gerici rejimlerin telaşını artırdı.

İsrail’i diken üstünde tutan bir diğer gelişme ise, Mısır yönetiminin Gazze politikasında değişikliğe gideceği yönündeki söylemleri. Arabi 28 Nisan’da Gazze sınırını sürekli olarak açık tutacağını ilan etti. Bu adım, İsrail’in Hamas yönetimindeki Gazze’ye uyguladığı ablukanın kırılması anlamına geliyor. Hamas ile El Fetih arasındaki birleşme görüşmesinin bu kez sonuç vermesinin arkasında, bu gelişmeler üzerine harekete geçmeye karar veren ABD ve bölge güçlerinin olduğu da belirtiliyor.

Mısır dış politikasındaki değişiklik sinyalleri Suudi Arabistan’ı Mısır’ın içişlerine müdahale konusunda adım atmaya teşvik etmiş olabilir. Gerici Vahabiliğin kaynağı olan Suudi Arabistan’ın Müslüman Kardeşler üzerinde baskı uygulamak için Selefi gericiliğine verdiği desteği artırabileceği de yapılan yorumlar arasında.

Ancak Mısır’ın Suudi Arabistan’a ve diğer gerici Arap ülkelerine ekonomik yönden bağımlı olması, bölgesel dengeleri altüst edecek bir politika değişikliğinin önündeki en büyük engel. Zaten Mısır yönetiminden radikal politika değişiklikleri de beklenmiyor. Ancak bu kadarı bile ABD’yi ve bölgede Suudi Arabistan ile İsrail’i rahatsız etmeye yetmiş gibi görünüyor.

(soL-Dış Haberler)