Expo 2020 adaylığı dururken radyoaktif kirlilik Binali Yıldırım’ın umurunda olur mu?

İzmir’deki kurşun fabrikasının bulunduğu yerde aksi yöndeki raporlara rağmen radyasyon tehlikesi olmadığını iddia eden Yıldırım’ın asıl derdinin radyoaktif atıkların insanlara vereceği zarar değil, İzmir’in EXPO 2020 adaylığı olduğu görülüyor.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, son günlerde İzmir'in Gaziemir İlçesi’nde radyoaktif sızıntı yaratan fabrika için söyledikleriyle insan yaşamına verdiği değeri gözler önüne serdi. Fabrikanın olduğu yerde radyoaktif kirlenmenin olduğunu belirten Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) raporlara rağmen Yıldırım’ın radyoaktif tehlike olmadığını iddia etmesinin nedeni ise İzmir’in EXPO 2020'ye adaylığının zarar görebilecek olması.

Yıldırım, bugün AKP Torbalı İlçe Başkanlığı'nı ziyaretinde İzmir'in Gaziemir İlçesi'nde atıklarını toprağa gömen kurşun fabrikasındaki radyasyon sızıntısıyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Yıldırım, fabrikadaki maddenin “radyoaktif değil kimyasal atık” olduğunu iddia etti.

“Bunu EXPO sürecinde aleyhimize kullanırlar”
DHA’dan Elif Demirci’nin haberine göre Bakan Yıldırım, 'İzmir'de Çernobil' başlıklı haberlerin EXPO 2020'ye 'herkes için sağlık' temasıyla aday olan İzmir'e zarar vereceğini öne sürerek, şöyle konuştu:

“Radyasyon cep telefonlarında, televizyonlarda var. Saç kurutma makinasından alıyorsunuz. Burada radyasyonla ilgili sorun yok. Burada, aküler, atıklar, kurşunlar çıkarılıyor. Yüzde 90 depolanıyor. Orada zamanla toprakla karışarak kimyasal reaksiyona giriyor. Bir nükleer atık, bir radyasyon atığı değil, kimyasal bir atık. Orada her ihtimale karşı TAEK tedbirini almış, orayı izole etmiş. Gerekli girişimi başlattık. Burada iddia ortaya atarken onun doğruluğu, yanlışlığı ötesinde denizcilikte, bilişimde, sanayide, ticarette ciddi bir atılım içine girmiş İzmir'in bir Çernobil tehdidi ile algılanması İzmir'e yapılacak en büyük zarardır.

Bunu EXPO sürecinde aleyhimize kullanırlar. Ben anlatılanlardan Atom Enerjisi Başkanlığı'nın raporundan tatmin oldum. Bunu da İzmirlilerle paylaşıyorum. O arsa değerlendirilecekse orayı temizleyip onun da bedelini ödeyip hak sahiplerine teslim edeceğiz. İzmir'de Valilik işin içinde süreci baştan beri takip ediyor. Atıklardan dolayı Çevre İl Müdürlüğü ceza kesmiş. Sanki bu fabrika birdenbire ortaya çıkmış, durup dururken nükleer patlama olmuş, büyük bir felaket olmuş gibi sunuldu. Böyle bir şey yok. İzmir'e hiç yakışmayacak bir şey. İzmir'in algısı hakkında böyle bir sorumsuzluğu çağrıştıran ifadelerden kaçınılması lazım. Basın mensuplarının, İzmirlilerin gönlü rahat olsun. Olay kontrolümüz altındadır.”

TAEK’in 2010’daki raporu radyoaktivitenin kaynağını bile belirtiyor
TAEK’in söz konusu fabrikaya 2010 yılı Ekim ayında yaptığı ölçümler sonucu İzmir Valiliği ve Çevre Bakanlığı’na gönderilen raporlarda şu ifadelere yer verilmişti:

“Söz konusu firmada insan ve çevre sağlığını tehdit edebilecek, nereden geldiği belirlenemeyen ve sürekliliğini koruyan bir radyoaktif kirlenmenin olduğu anlaşılmaktadır.”

TAEK 3 gün süren incelemesi sonucunda radyoaktivitenin kaynağına ilişkin şunları belirtmişti:

“Radyoaktivite tespit edilen numunelerin analizleri sonucunda, radyoaktiviteye sebep olan malzemelerin ‘Europium 152’ (Eu-152) radyoaktif kaynağı olduğu tespit edilmiştir.” Söz konusu madde, nükleer atık çubuklarından bulaşan ve Türkiye’ye girişi yasak bir madde.”

TAEK bu sefer neden düşük radyasyon buldu?
Yazdığı rapora rağmen bugüne kadar konuya ilişkin hiçbir işlem yapmayan TAEK, son günlerde basında çıkan haberler üzerine Çarşamba günü fabrikada 30 dakikalık inceleme yaptı. İncelemenin ertesi günü yapılan yazılı açıklamada özetle “ölçülen radyasyon seviyeleri çevrede yaşayan halkın sağlığı için tehdit oluşturmamaktadır” denildi.

2010’da yaptığı radyasyon tespitine rağmen uzun süre sessiz kalan TAEK’in 30 dakikalık inceleme sonrasında “radyasyon seviyeleri tehdit oluşturmuyor” açıklamasında bulunması, Yıldırım’ın EXPO 2020 kaygısıyla birlikte düşünüldüğünde kafalarda soru işaretleri yaratıyor.

(soL - Haber Merkezi)