CHP'ye neden oy verilir ?
Bağımsızlık, devletçilik, laiklik için mi ? Bunlar CHP'nin ve cumhuriyetin temel ilkeleri olduğuna göre bu soru haklıdır. Ancak soruya bugün olumlu yanıt vermek olanaksızdır.
Bağımsızlıktan yana bir siyasal tutum, Amerika ile stratejik müttefikliğe son vermeyi, IMF, DTÖ, DB, NATO gibi emperyalist kurumlarla ilişkileri kesmeyi gerektirir. CHP ise Gazze'yi bombalayan İsrail ile aranın gerilmemesi gerektiği yönlü açıklamalarıyla bu konudaki tutumunu bir kez daha ortaya koymuştur.
Devletçilik, ilk olarak, özelleştirmeye karşı net bir tutum gerektirir. Oysa CHP özelleştirmelerin daha usulüne uygun sürdürülmesini önermekten başka bir vizyona sahip değildir. Sözünü ettiği karma ekonomik modelin, tekellerin ekonomideki ağırlığının bu denli arttığı bir ortamda hiçbir anlamı yoktur.
Laiklik, CHP'nin elinde kalan son silahken, bu yerel seçim sürecinde, halkla temas etmek kaygısına kurban edilmiştir. CHP kitleleri solda örgütlemek yerine, son 30 yıl içinde tamamen dine ve sağa teslim olmuş kitlelerle AKP'nin çizgisinde buluşmayı tercih etmiştir.
* * *
O nedenle, CHP'ye devletçilik, bağımsızlık, laiklik ilkeleri üzerinden bağlanmak, oy vermek olanaksızdır. CHP bunların hiç birisini temsil etmemekte, CHP'de bu kavramları dile getirmek, bu kavramlara ve sola yazık etmek anlamına gelmektedir.
* * *
Aslında CHP'nin durumunun en iyi farkında olanlar, CHP'ye oy vermekten başka siyasal bir etkinlik göstermeyenler de dahil olmak üzere, toplamı 10 milyonu bulan bütün CHP'lilerdir.
CHP'lilerin, CHP'nin bu haline rağmen CHP'ye oy vermelerinin nedeni, AKP'nin iktidardan indirilmesi olarak açıklanmaktadır ve sonrası da sonra düşünülecektir. Ancak AKP'nin ne için iktidardan indirileceği sorusu, CHP'nin görünen hali nedeniyle anlamsız kalmaktadır. AKP'nin bu üç siyasal ilkenin içine ettiği için iktidardan indirilmesi hedefi haklı ve doğru iken, yerine geçirilecek olan CHP'nin ne yapabileceği konusu önemli bir sorundur.
* * *
Şu artık tam olarak anlaşılmaktadır: Sorun CHP'de ya da CHP yönetiminde değil, kuruluş ilkeleriyle hiç ilgisi kalmadığı bilinen CHP'yi ne olursa olsun destekleyen CHP'lilerdedir.
Bu büyük kitlenin Türkiye'de halktan, emekten, eşitlikten, kalkınmadan yana bir şeylerin değiştirilebileceğine ilişkin umutları tükenmiştir. Daha da kötüsü bu kitle tükenişin propagandasına kapılmakta, propagandasını yapmaktadır: Örneğin, başka çare yoktur, o nedenle Amerika ile iyi geçinilmelidir. CHP'li milyonlar kötüye gidişe başkaldırmak yerine, ne olduğunu gayet iyi bildikleri partinin kalabalıklığı içinde görünmemeyi tercih etmektedir. CHP sol değil, kalabalıktır ve kalabalık güç olarak algılandığı için CHP'den kopulamamaktadır.
* * *
Durum böyle olduğu için, Türkiye'de seçimler giderek bir proje yarışı halini almıştır. Dikkat edilirse bu seçim sürecinde siyasal kavramlar neredeyse yok gibidir.
Eğer beklenti daha çok yol, köprülü kavşak, park, çocuk bahçesi, vb ise CHP'liler açısından daha kolay olan taktik AKP'ye kapılanmaktır. Çünkü merkezi iktidarı elinde tutan AKP'dir ve AKP'li bakanların dedikleri de tamamen haklıdır: AKP'li belediyelerin merkezi iktidarın para kaynaklarına ulaşması daha kolaydır.
O nedenle benim CHP'lilere önerim nettir: Kalabalıklar içinde başınızı kuma gömeceğinize gidin AKP'ye destek verin. Bu cümle çok mu acımasız oldu ? O zaman gelin NATO'ya, ABD'ye, din iktidarına, din istismarcılarına, Osmanlıcılara karşı, aydınlık, bağımsız, kamucu bir toplumsal sistem için sol bir cephe açalım.