Marmara Üniversitesi 23 Eylül pazartesi günü itibariyle eğitim öğretim yılına başladı. Kampüsleri bu yıl Göztepe Kampüsü'ne taşınan hukuk ve iletişim fakülteleri öğrencileri, devam eden inşaat ve temizlik çalışmaları nedeniyle sabah kapıda kaldı.

Marmara Üniversitesi eğitim öğretim yılına başlarken şantiye hâlindeki fakülte binaları ile gündeme gelmişti. Bugün dersliklerin yetersizliği nedeniyle kapıda kalan öğrenciler sınıfta kalan arkadaşlarına eğitim haklarını almak için tepki gösterme çağrısı yaptılar. Derse gelen hocalar öğrencilere “Sınıfa girebilen girsin kalanlar kalsın bu seferlik bir şey olmaz “ dediler. Hocalarının bu yorumuna tepki gösteren öğrencilerin yüzüne sınıf kapısı kapatıldı. Bunun ardından öğrenciler alkış ve sloganlarla rektörlük binasına yürüdüler.

Öğrencilerin aralarından seçtikleri iki öğrenci temsilcisi, rektörle görüştü.

REKTÖRLE GÖRÜŞME

Rektörlük binasının önündeki öğrencilerin talepleri şu şekilde:

“1- Amfilerin yetersizliği sebebiyle öğrencilerin derslere girememesinden dolayı oluşan mağduriyetin derhal giderilmesi.

2- İnşaat halindeki fakülte binasının içinde bulunan işçilerin, akademisyenlerin ve öğrencilerin can güvenliğinin sağlanması ve gerekli iş güvenliği önlemlerinin alınması.

3- Bundan sonraki tüm gelişmelerin öğrencilere e-mail yoluyla haber verilmesi.”

Öğrenciler 23 Eylül tarihinden beri dile getirdikleri bu taleplerin idari kadro tarafından dikkate alınmadığını belirttiler. Geçtiğimiz günlerde ders işlenmekte olan konferans salonunun tavanından düşen metal inşaat parçası öğrencilerin büyük tepkisini topladı. Bütün bunlara rağmen rektör bu durumlardan haberi olmadığını ve bir sonraki gün hukuk fakültesinin idari kadrosu ile acil eylem planı oluşturacaklarını söyledi. Ardından pazartesi günü bu taleplerin karşılanacağı sözünü verdi.

SIRASIZ AMFİLERİN GEREKÇESİ EKONOMİK KRİZ

İlk başta öğrencilerle görüşmek istemeyen ancak daha sonra temsilci öğrencilerle görüşen rektör, görüşmenin ardından binadan dışarı çıkarak öğrencileri sakinleştirmeye çalıştı. Rektör amfilerin sıra bakımından yetersiz olmasını ihale yaptıkları sunta firmasının iflasına bağladı, kendi ellerinden gelen bir şey olmadığını söyledi. Öğrencilerin “Ayakta ders dinliyoruz!” tepkilerinin ardından aynı sorunları kendi üniversite senelerinde de yaşadığını ve sabretmeleri gerektiğini belirtti ve orada bulunan öğrencilerin ertesi günkü derse beraber girme teklifini kabul etti.