YİK üyesi Cemil Çiçek, Erdoğan'a gönderme yaptı, yargıçları işaret etti

Cumhurbaşkanlığı YİK Üyesi, eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in yargıçlara yönelik, 'şimdi kimlerle fotoğrafları çıkıyor, çay toplamaya, zeytin toplamaya bile gidiyorlar' sözleri dikkat çekti.

Haber Merkezi

Cumurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Cemil Çiçek, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2016 yılında Rize’de Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay başkanlarıyla çay toplamasına gönderme yaparak, "Yargıçlık, savcılık mesleğini seçen kişi, hayatının kısıtlanmasını da kabul etmiş demektir. Öyle herkesle düşüp kalkamaz, birlikte sosyal ortamlar dahil vakit geçirdiği herkese dikkat etmelidir. Hal kağıdı bunun içindi. Ama baksanıza şimdi kimlerle fotoğrafları çıkıyor, çay toplamaya, zeytin toplamaya bile gidiyorlar” dedi.

Çiçek, Karar gazetesi yazarı İsmet Berkan'a, "Yargı bağımsızlığı güzel bir slogan ama yargıç kalitesi olmadan içi boş bir laf. Belki 6, hatta 7 yıla çıkarmak lazım hukuk fakültelerini. Eskiden hal kağıdı vardı. Yargıç ve savcılar için müfettişler onların özel hayatlarına, ilişkilerine vs de bakarak kanaat notu verirdi. Bu uygulama kuşkusuz subjektifti, kişisel garezler veya siyasi saikler bu raporlarda ciddi rol oynuyordu ama biz uygulamayı düzeltmek yerine onu toptan kaldırdık" değerlendirmesinde bulundu.

Berkan yazısında şu ifadeleri kullandı: 

"Dördüncü sırada 15 Temmuz sonrası Türk yargısının yaşadığı FETÖ felaketi sonrası yapılan kaçınılmaz atamalar var. “Bir sürü arkadaş avukatlıktan geldi, tecrübesi ve bilgisi eksik” diyor. Çiçek açıkça söylemiyor ama belli ki bu atamalarda siyasetin ve siyasi yakınlığın rol oynamış olmasından, yargıdaki cemaatleşmeden çok da memnun değil.

Bir de, yargıç ve savcı atamalarında bir puanlama sisteminden söz ediyor Çiçek. “Torpilin, siyasi etkinin atamalarda oynadığı rolü azaltmak için bir objektif puanlama sistemi kurulmalı” diyor.

Çiçek’in başka eleştirileri ve önerileri de var ama meselenin özü bu: Yargıçlarımızın ve savcılarımızın kalitesini arttırmadığımız, onları hukuk bilimiyle donatmadığımız sürece, yargıçlarımız bilimle yükselip kendi fikri bağımsızlıklarını oluşturmadıkları sürece bizim için bağımsız yargı bir hayal."