Bir tarikatın köye çökme girişiminin öyküsü: Bayramiç'teki Hilafeti Muhammediyeciler

Çanakkale Bayramiç’te önceki hafta kaçak kazı yaparken yakalanıp tutuklanan tarikat üyelerinden geriye kalanlar köylüleri tedirgin ediyor. Köy ılıcasına yerleşen tarikata tepki var.

Burcu Günüşen

Çanakkale’nin Bayramiç ilçesine bağlı Külcüler köyünün ılıcası 2000’lerin başında özelleştirildikten sonra buraya iki otel inşa edildi. Koç Termal ve Hilal Doğa Oteli adlı iki oteli bu yılın Mart ayında “Hilafeti Muhammediye” adlı tarikat üyeleri 2 yıllığına kiraladı. 200-300 kişilik tarikat grubundan 30’u ikametini de köye alarak seçimlerde oy kullandı.

Mart ayından beri bu iki tesiste tarikat faaliyetleri yürüten grup geçtiğimiz haftalarda düzenlediği "biat töreni"nin ardından 19 Kasım'da bölgede kaçak kazıya da girişince jandarmanın operasyonuyla 21 üyesi gözaltına alındı. İlk kez soL'dan Burak Efe'nin haberiyle gündeme gelen operasyonda gözaltına alınanlar arasında tarikatın başındaki isim, kendisini mehdi ilan eden Mustafa Çabuk da yer alıyor.

Nöbetçi mahkemeye çıkarılan Çabuk akıl sağlığı muayenesi için İstanbul'da Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne gönderilirken, müritleri ise tutuklu yargılanmak üzere cezaevine gönderildi. Dosyayla ilgili basına herhangi bir bilgi verilmediği için Çabuk'un hastaneye mi yatırıldığı yoksa cezaevinde mi olduğu belirsizliğini koruyor.

En az 20 kişi tutuklandı ancak Külcüler köyü sakinleri geride kalan 200’e yakın tarikat üyesinin yerleştikleri tesislerde faaliyetlerini sürdürdüğünü, tutuklamalardan sonra durumun daha gergin olduğunu dile getiriyor. 

Köye gitmek için tarikatın kaldığı tesislerin yanından geçmek zorunda olan insanlar ellerinde köpeklerle nöbet tutan tarikat müritlerine rastladıklarını ve tedirgin olduklarını ifade ediyor.

soL’a konuşan Külcüler köyünden isminin yayımlanmasını istemeyen bir emekli öğretmen, köylüler olarak muhtardan ılıcalarının usulsüz kullanımına karşı sözleşmeyi feshetmesini istediklerini dile getirdi.

Emekli öğretmene göre tarikat Külcüler köyü sakinleriyle çok iletişime geçmiyor. Bunun nedenini de köylüyle "doku uyuşmazlığı” olarak açıklıyor.

Ancak tarikat üyeleri kaldıkları ılıca yakınlarındaki daha büyük bir köy olan Evciler köyüne alışveriş için gidiyor. soL’a konuşan emekli öğretmen, tarikat üyelerinin burada gençlerle top oynadıklarını ve onları kaldıkları tesise davet ettiklerini duyduğunu aktarıyor.

Seçim öncesi yerleştiler

Youtube’da 11 binden fazla abonesi olan bir kanaldan "Hz. Mehdi as. Ulusa Sesleniyor” adıyla programlar yapan tarikatın köye yerleşme hikayesi de köye ait ılıcanın yap-işlet-devret modeliyle 25 yıllığına özelleştirilmesinin ardından başlıyor.

Bayramiç’e 25 km uzaklıktaki Külcüler Köyü’nün ılıcası ve çam ormanlarıyla kaplı arazisine özelleştirme sonrası iki turistik tesis inşa ediliyor. Bir süre sonra bu iki tesisi işleten Halil Koç adlı kişi bu tesisleri Mart 2023’te tarikat üyelerine 2 yıllığına rezerve ediyor.

Otel rezervasyonu uygulamalarına girildiğinde de Koç Termal ve Hilal Doğa Oteli'nin Aralık 2024 dahil bu tarihe kadarki günlerde rezervasyona müsait olmadığı görülüyor.

Külcüler köyünden konuştuğumuz emekli öğretmen “2023’ün Mart ayında da burayı 2 yıllığına şimdiki müdavimlerine rezerve etmişler. Yani bir devir söz konusu değil ama burada otel müşterisi şeklinde rezervasyon yaptırılmış. Tabii Mart ayından bu yana burada insanlar git gide çoğalıyorlar. Hatta orayı ikamet göstererek Külcüler köyüne taşınmışlar. Mayıs’taki seçimde 30 kişi kadar seçmen listesinde vardı. Oy kullandılar” diyor.

Seçimlerden sonra tesiste kalan sayısı da artıyor.

'Keçi sürüleri var, geçim kaynaklarının ne olduğu konusunda bilgim yok'

Burada kalanların keçi sürüleri olduğunu söyleyen emekli öğretmene göre bu, tarikat üyelerinin geçimlerini sürdürecekleri kapsamda bir iş değil: “Orada keçileri var, hayvan sürüleri var. Onları etrafta otlatıyorlar. Geçim kaynaklarının tam olarak ne olduğu konusunda benim bir fikrim yok ama buralardan para kazanma şansları yok.”

Öte yandan tarikatın sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarda "bağış toplamadığını" duyurması, bir tarikat mensubunun sosyal medya hesabından AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı da etiketleyerek "Bayramiç Kaymakamı ve buradaki yöneticiler bizleri buradan kovmaya ve yıldırmaya çalışıyorlar" diye yakınması ve "buraya depremzedeleri, bakıma muhtaçları ve fakirleri yerleştirdik, malımızı, paramızı paylaştık" sözleri dikkat çekiyor.

Önceki haftalarda tesiste bir “biat töreni” düzenleyen tarikat bu törenin ardından yapılan ihbarlar üzerine kaymakamlık ve jandarmanın radarına giriyor.

Önce ruhsatlar iptal edildi ancak yürütmeyi durdurma kararı verildi

Emekli öğretmenin anlattığına göre, önce tesislerin çalışma ruhsatları iptal ediliyor ancak açılan karşı davayla yürütmeyi durdurma kararı veriliyor. Bu karardan 2-3 gün sonra ise bu kez tarikat üyelerinin kaçak kazı yaptığı ihbarı üzerine jandarma operasyon düzenliyor ve kazıyı yapan Mustafa Çabuk’un da aralarında bulunduğu 21 kişi gözaltına alınıyor, müritleri çıkarıldıkları mahkemece tutuklanan Çabuk Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne akıl sağlığı muayenesine gönderiliyor.

Silah gömdükleri iddiası

Tarikat mensuplarının sosyal medya hesaplarında silahlı profil fotoğrafları olması dikkat çekerken kazının da tarikata ait silahları gömmek için yapıldığı iddia edilmişti.

X sosyal medya hesabında Hasan Demir adlı hesaptan tarikatın propagandası yapılıyor, hesabın silahlı profil fotoğrafı dikkat çekiyor.

soL'dan Burak Efe'ye konuşan bölge sakinleri bir süre önce tesislerde jandarma tarafından silah araması yapıldığına dikkat çekerek bu nedenle tarikat üyelerince yapılan kaçak kazının da silahları gömmek amaçlı olduğu ihtimalinin yüksek olduğu iddiasını dile getirmişti.

İddiaları sorduğumuz emekli öğretmen bunun doğru olmadığı kanısında: "Yani silahları vardır ama gömdüklerini, daha doğrusu saklamaya ihtiyaç duyduklarını düşünmüyorum”.

Onun anlattığına göre yakalandıkları kazıda tarikat üyeleri "Ahit Sandukası"nı arıyorlardı: “Ahit Sandukası, işte mehdinin işaretlerinden biri olan sandukayı ararken yakalanmışlar, ifadelerini de bu şekilde vermişler ve tutuklanmışlar 21 kişi…

Tutuklamalar sonrası ortam daha gergin

Tutuklamalardan sonra daha gergin bir ortam olduğunu dile getiren emekli öğretmen “Burada kalanlar daha agresif davranıyorlar. Yol kenarında gelip geçene bakıyorlar. Köpekler var ellerinde. Tesisin giriş ve çıkışlarında nöbet tutmaya başladılar. Durum bu. 200 civarında kişi kalıyor hâlâ orada. Gelen giden de olduğu için tam sayılarını bilemiyoruz” diyor.

Kaymakamlığın ve jandarmanın ihbarları değerlendirdiğini ve görevini yaptığını dile getiren emekli öğretmen, köy muhtarından bu tesislerin usulüne uygun kullanılmaması nedeniyle yapılan sözleşmeyi feshetmesi için köylüler olarak mücadele verdiklerini vurguluyor.

'Kaçmaya çalışan bir kadının tarikat üyelerince engellendiğini görenler var'

Öte yandan soL'un 19 Kasım'daki jandarma operasyonunu duyurduğu haberinde bir bölge sakininin şu ifadelerine yer verilmişti: "Köyümüze ait tesisleri işletmecilerine baskı kurarak kiraladılar. Onlar girdiği andan itibaren tesisler kullanıma kapatıldı ve yoğun bir insan trafiği başladı. Kimin girip çıktığını ise hiçbir güvenlik gücü kontrol etmedi. Köyden bazı arkadaşlarımız kaçmaya çalışan bir kadın gördüklerini ama tarikat üyelerinin engel olduğunu anlatıyor. Çocuklarımız aynı okulda okudukları tarikat üyelerinin çocuklarından tarikat kampında şiddet gördüklerini duymuşlar."

Bayramiç'te tarikatların örgütlenmesinde artış var

Çanakkale'nin geneli gibi ilerici bir nüfusa sahip olarak bilinen Bayramiç ilçesine tarikatların ilgisinin tesadüf olmadığı belirtiliyor.

Türkiye Komünist Partisi Çanakkale İl Örgütü'nden Cihan Polat "Bayramiç'te yaklaşık bir yıldır yoğun bir tarikat örgütlenmesi bulunmaktadır. Genel olarak Bayramiç aydınlanma ile anılan bir ilçe olduğundan planlı bir gericileşme operasyonu diyebiliriz" diyor.

Külcüler köyüne yerleşen tarikatla daha fazla gün yüzüne çıkan bu "gericileşme operasyonu"na karşı mücadele edeceklerini ve gelişmelerin takipçisi olacaklarını ifade eden Polat "Çanakkale TÜGVA, ÇEDES ile gericiliğin son dönem saldırısı altında olan bir şehirdir, burada en son yaşanan tarikat örgütlenmesini bunun bir uzantısı olarak düşünebiliriz. Aydınlanma ile anılan bu şehir gericilikle kavgasını sonuna kadar verecektir" diye belirtiyor.