Paran yoksa mahkeme de yok: Adli yardım ödeneği krizi

Şiddet gördüğü eşinden boşanmak için Karaman’da adli yardım başvurusu yapan bir kadına, baroda ödenek olmadığı için gönüllü avukat ataması yapılamadı.

ali ufuk arikan

Şiddet gören bir kadın, işten atılan bir emekçi, haksızlığa maruz kalan bir yurttaş eğer harç ve vekalet ücretlerinin altından kalkamayacak durumdaysa artık yargı yolunu hiçbir şekilde kullanamıyor.

Bu tabloyu çarpıcı bir şekilde ortaya koyan gelişmelerden biri kısa süre önce şiddet gerekçesiyle eşinden boşanmak isteyen bir yurttaşın Karaman’dan Ankara’daki bir avukatı yardım için aramasıyla gündeme geldi.

Avukat Çisel Demirkan’a ulaşan bir yurttaş, şiddet gördüğü eşinden boşanmak için Karaman’da adli yardım başvurusu yaptığını ancak ödenek olmadığı için kendisine gönüllü avukat ataması yapılamadığını ve bu nedenle zor bir süreç yaşadığını belirterek hukuki yardım talebinde bulundu.

Konuya dair soL’un edindiği bilgiler, ülkede birçok kentte benzer bir sorunun yaşandığını ortaya koyuyor. Ülke genelinde birçok baroda benzer bir ödenek sorunu nedeniyle gönüllü avukat ataması yapılamadığı belirtilirken, kimi barolarda ise “hayati” olarak değerlendirilen konularda avukat görevlendirildiği, onun dışında birçok talebin ise ödenek sıkıntısı nedeniyle reddedildiği öğrenildi.

Kimler yararlanıyor?

Sürece dair soL’a açıklamalarda bulunan Avukat Çisel Demirkan, adli yardımın amacının, bireylerin hak arama özgürlüklerinin önündeki engelleri aşmak ve hak arama özgürlüğünün kullanımında eşitliği sağlamak üzere, avukatlık ücretini ve yargılama giderlerini karşılama olanağı bulunmayanların avukatlık hizmetlerinden yararlandırılması olduğunu söyledi.

Demirkan, dava masraflarını, avukatlık ücretini ve diğer yargılama giderlerini ödeme gücünden yoksun olan ve ödeme gücünden yoksun olduğunu belgeleyen kişilerin adli yardımdan yararlanabildiğini anlattı.

Adli yardım ödeneği nasıl oluşuyor?

Adli yardım ödeneği, tahsil edilen yargı harçlarından belli bir oranda Türkiye Barolar Birliği’ne (TBB) gönderilen paradan oluşuyor. TBB'ye her yıl gönderilen bu ödenek, iki yıl önceki gelirlerin hesaplanmasının ardından iletiliyor. Yani 2023'ün adli yardım bütçesi aslında 2021'de elde edilen gelirden oluşuyor. Bu para TBB tarafından şehrin nüfusu ve baroya kayıtlı avukat sayısı oranında barolara iletiliyor. 

‘Emekçiler haklarını aramaktan vazgeçmek zorunda kalıyor'

“Son yıllarda adli yardım ödeneklerinde ciddi sorunlar yaşandığı hepimizin malumu” diyen Avukat Çisel Demirkan, “Özelikle taşradaki barolarının bir süredir ödenek alamadığı, bu sebeple adli yardım için gönüllü avukat ataması yapılamadığı tespit edildi. Adli yardım, emekçi ve yoksul halkın hak arama, yargı yoluna başvurmada tek seçeneği artık. Artan harç bedelleri, yükselen vekalet ücretleri, geçim sıkıntısı, asgari ücret bile alamayan emekçinin adli yardım dışında yargı süreci için çözümü bulunmamaktadır. Barolar tarafından adli yardım desteği ile gönüllü avukat ataması yapılmazsa seçeneksiz kalan emekçiler haklarını aramaktan vazgeçmek zorunda kalıyorlar” ifadesini kullandı.

Büyük kentlerde de durum farklı değil

“Ödenekler ve harcamalar belirlenirken emekçinin ihtiyaç ve gereksinimleri ön planda olması gerekirken, en temel hakkı olan savunma hakkından dahi yararlanması engelleniyor” diyen Demirkan, “Büyükşehirlerdeki barolar ise ödenek eksiğinden, sadece önem ve öncelik atfedilen dosyalara avukat ataması yapabiliyor” dedi.

Demirkan, sürece dair bazı ek soruları gündeme getirerek sözlerine şöyle devam etti:

“İhtiyaç sahibi, şiddet mağduru kadınlar, işçiler çözümü nerede arayacak? Boşanmak isteyen, nafaka almak zorunda olan, şiddet gören, çocuklarının velayetini almak isteyen anne kadın adli yardımı olmaksızın bu süreci nasıl yürütecek? Haksız ve hukuka aykırı bir şekilde işten çıkarılan, emeği hakkı gasp edilen işçi yasalarca kendisine tanınmış olan tazminat ve haklarını nasıl teslim alacak? Adli yardım ile atanan gönüllü avukat ödenekten gelen parayla desteklenerek mevcut süreçteki emekçi halkın gönüllü vekilliğini yapmaktadır. Hem mesleğe yeni başlamış avukatlar için bir geçim başlığı, hem de yargılama giderlerini karşılayamayacak ihtiyaç sahipleri için adli yardım göz ardı edilemeyecek kadar önemli bir çözümdür. Adli yardım ödeneklerini kesmek insanların savunma hakkına saldırmak, engellemek ve ortadan kaldırmaktır.”