Sıfırın altında 37: Petrol fiyatları neden ve nasıl düştü?

Pazartesi günü ABD’de Batı Teksas Tipi (WTI) petrolün fiyatı -37 dolara düştü. Aslında eksiye düşen fiyat mayıs ayı kontratlarına aitti. Gelecek ay fiziki olarak teslim edilmesi gereken petrolün fiyatı depolama sorunu nedeniyle sıfırın altına indi.

Turgut YIldız

Petrol sektöründe bazı ham petrol türleri fiyat belirleyici olarak kullanılmaktadır, bunlara referans petroller de denilebilir. Her referans petrolün fiyatı kendi dinamikleri ile oluşur. Dünyadaki hem petrol ticaretinin yaklaşık üçte ikisini brent tipi petrol oluşturmaktadır. Brent petrolün yanı sıra Batı Teksas Tipi (WTI), Umman Tipi, Ural Petrolü, OPEC Sepeti gibi referans fiyatlar mevcuttur. 

Pazartesi günü fiyatı düşen WTI petrolün kontratlarında her ayın sonunda bir sonraki ay için uzlaşmaya gidilir. Pazartesi görülen eksi fiyat da bu uzlaşmanın sonucudur. Salgın nedeniyle talebin düşmesi, ABD rafinerilerinde ham petrol stokunun şişmesi ve rafinerilerin yeni alım yapmaması nedeniyle ortaya çıkan depolama sorunu neticesinde elinde mayıs ayı teslimatlı kontrat bulunanlar bu kontratları elden çıkarmaya başlayınca fiyatlar aniden düştü. 

Grafik: Son 20 yılda Batı Teksas Tipi (WTI) petrolün varil fiyatındaki değişimler. 

Uzlaşma döneminin kapanması ve haziran kontratlarının fiyatlamasına geçilmesi ile WTI fiyatı nispeten yükseldi. Fiyatlardaki düşüşün ardından ABD Başkanı Trump “ABD olarak, Stratejik Petrol Rezervimize 75 milyon varil petrol alacağız. Şu anda 75 milyon varil alacak kapasitemiz var. Şimdi petrol almanın tam zamanı.” diyerek piyasayı rahatlatmak adına adım atacağının sinyalini verdi. 

ABD'li petrol şirketleri iflas yolunda

ABD’de yılbaşında 13,5 milyon varil olan günlük üretimin 11 milyonun altına inmesi bekleniyor. Varil başına üretim maliyeti nispeten yüksek olan ABD’de Exxon gibi büyük şirketler üretim kesintilerine karşı çıkarken nispeten küçük firmaların kesinti talepleri artıyor. ABD’deki daralmanın petrol sektöründeki pek çok şirketin iflas ertelemesine başvurmasına yol açacağına dair istatistikler açıklanmaya başladı bile. 

ABD’den gelen haberler sonrasında talep olmadığı için Ural petrolünün fiyatı da sıfıra yaklaştı. Brent petrolün fiyatı ise 20-25 dolar civarında seyrediyor. Karayipler ve Güney Afrika’da Lokal depolama sorunları olsa da Brent petrolde dünya ölçeğinde bir depolama sorunun WTI’ya benzer bir düşüşe yol açması beklenmiyor. Ancak salgın nedeniyle düşen talebin etkisi ile Brent petrolün varil fiyatının daha da aşağılara inmesi mümkün. 

Sene başında brent petrolün varil fiyatı 60 dolar civarında iken salgının dünyaya yayılması sonucu talepteki ani düşüş nedeniyle 20 dolar seviyelerine kadar geriledi. Dünyada günde yaklaşık 100 milyon varil petrol üretiliyor. OPEC + ülkelerinin günlük 10 milyon varillik kesintisi Nisan ayını kapsamadığından etkileri henüz hissedilmiyor. Uzmanlar Nisan ayında talebin günlük 30 milyon varil kadar düşeceğini tahmin ediyor. Diğer bir deyişle üretilen ham petrolün üçte biri depolanmak zorunda kalacak. 

Fiyat düşüşleri Rus ekonomisini de etkiliyor

Dünyanın en büyük petrol ihracatçılarından olan Rusya’nın ekonomisi de şüphesiz düşük fiyatlardan etkileniyor. Rusya Merkez Bankası brent petroldeki düşük fiyatları 5 yıldan fazla süre karşılayabilecek rezerv fonlarının olduğunu açıklamıştı. Ural petrolünün fiyatı 25 doların altına düştüğünde genelde Merkez Bankasının müdahale ettiği biliniyor.  Ancak pek çok güncel analizde, Rus ekonomisinin geçmişe göre düşük petrol fiyatlarından daha iyi korunduğu söyleniyor. Örneğin Merkez Bankası hala rubleyi korumak için faiz oranlarını yükseltmek zorunda kalmadı ve hatta ekonomiyi canlandırmak için oranları düşürmesi muhtemel.

Dünyanın en büyük ithalatçısı olan Çin’de salgın nedeniyle ithalat miktarı düşmesine rağmen bu düşüş öngörülen seviyede değil. İstatistikler, Çin’in talep az olmasına karşın düşük fiyatlardan faydalanarak ithal ettiği petrolü işlemeyerek elindeki ham petrol stokunu artırdığını gösteriyor. Özellikle Alaska, Kanada ve Brezilya’dan rekor düşüklükte fiyatlara petrol ithalatı yaptığı ve Çin’in devlet destekli büyük petrol ürünü üreticileri PetroChina, Sinopec and CNOOC’in bu süreçten kazançlı çıkacağı ifade ediliyor. 

OPEC+ ve OPEC dışı ülkeler şimdilik üretimi kısarak petrol fiyatlarını belli bir miktarın üstünde tutmaya çabalıyor. Petrolün varil başına yatırım bedelleri ve vergiler dahil toplam üretim maliyeti Ortadoğu’da 10$ ve altı, Rusya’da 15-20$, ABD’de 20-25$, Güney Amerika’da ise 25-35$ civarında. OPEC+ ülkeleri petrol üretiminin kârlı olması için varil fiyatının 50-55$ civarına yükselmesini arzuluyor.  

Öte yandan petrol kuyularında üretimin tamamen durması veya kuyuların kapatılması ve talep geri geldiğinde yeniden operasyonun başlatılması maliyeti yüksek ve teknik açıdan zor bir iş. Kuyuların eski üretim kapasitelerini kazanamaması riski olduğundan çoğu üretici şirket zarar etme pahasına üretime devam ediyor. Ancak bu zararı ne kadar karşılayabilecekleri meçhul. 

İlgili Haber
Turgut YIldız