Kapitalizmin iklim değişikliği sorunu: Nedenleri, sonuçları ve çözüm arayışları

Bilim ve Aydınlanma Akademisi iklim değişikliğinin nedenlerini, sonuçlarını ve çözüm arayışlarını içeren kapsamlı bir rapor yayımladı.

Haber Merkezi

Bilim ve Aydınlanma Akademisi tarafından “Kapitalizmin iklim değişikliği sorunu: nedenleri, sonuçları ve çözüm arayışları” başlıklı bir rapor hazırlandı.

Raporun sunumunda "İklim değişikliği günümüzün başat çevre sorunu olarak görülmektedir. Hemen her gün aşırı hava olayları, sıcak hava dalgaları, sıklaşan kuraklık olayları, artan karbondioksit (CO2) emisyonları ve atmosferde yükselen CO2 konsantrasyonu, buzulların erimesi, deniz seviyesinin yükselmesi, çölleşme gibi haberlerle gündemimize girmektedir.

Gün geçtikçe, toplumsal yaşamın tüm boyutlarının iklim değişikliğinin azaltılması ve etkilerine uyum sağlanması amacıyla değiştirilmesi gerekliliği politik bir söylem olarak ön plana çıkmaktadır. Bu söylem “gezegenin sağlığı ve insan türünün devamlılığı için insanın ayak izinin dünyadan silinmesi gerekliliği” olarak yaygınlaştırılmakla birlikte, aynı zamanda kapitalizmin içinde bulunduğu krize karşı bir çıkış yolu ve emperyalist hiyerarşide bir rekabet unsuru olarak da karşımıza çıkmaktadır.

Bununla birlikte iklim sistemi çok karmaşık süreçler içermektedir. İklim doğal olarak da değişmektedir ve Dünya'nın oluşumundan bu yana defalarca değişmiştir. Ancak, bilim çevreleri tarafından iklimin, kapitalizmin tüm coğrafyalara yayıldığı Sanayi Devrimi’nden günümüze değin, yaklaşık son 200 yıl içinde, beklenmeyen bir hızda değiştiği ortaya konmaktadır. Kapitalizmin yarattığı iklim değişikliğinin nedenleri ve mekanizması anlaşıldıkça, gerek iklim değişikliğini durdurmak veya yavaşlatmak gerekse etkilerine uyum sağlamak için, toplumsal çıkarları savunan ve bilimsel temele dayanan planlı bir ekonomiye duyulan ihtiyaç daha fazla açığa çıkmaktadır" deniliyor. 

Raporun amacı

Raporun amacı olarak iklim değişikliği olgusunun geniş toplumsal kesimler tarafından daha iyi anlaşılabilmesi için gerekli temel bilgileri derlemeyi ve mevcut toplumsal düzen içinde geliştirilen politikaları eleştirel olarak ele almayı hedeflendiği belirtiliyor. 

Öte yandan raporda iklim değişikliğinin kontrol altına alınabilmesi için, kentlerin, doğal kaynaklar üzerindeki baskı gözetilerek iklim uyumlu altyapı ile üretim verimliliği, ulaşım ve kültürel yaşam bakımından en elverişli ölçekte tasarlanması gerekliliği belirtiliyor.  Kentsel altyapı bir rant unsuru olmaktan çıkarılmalı, konutlar rant amacıyla değil, yurttaşların barınma ihtiyacını karşılama amacıyla nüfusa göre planlanarak inşa edilmeli, böylelikle çimento ve inşaat malzemelerinin doğa ve ormanlar katledilerek aşırı üretiminin önüne geçilmelisi vurgulanıyor.

Sanayi üretimi şirket kârları yerine toplumsal ihtiyaçlar gözetilerek planlı gerçekleştirilmesinin gerekliliği anlatılanda raporda tarımsal üretimde girdi ve ürün verimliliğinin en üst düzeyde sağlanabilmesi için üretim iklimsel ve coğrafi koşullar ile bölgesel ihtiyaçlar temelinde planlanmalı ve  gıda tedarik zincirinde sera gazı oluşumunun azaltılması için kendine yeten bölgeler oluşturularak taşımacılık en uygun düzeye indirilmelisi tespiti yapılıyor.

Raporun amaçları açısından belirtilen konular arasında "Yük taşımacılığında düşük sera gazı oluşumu bir ölçüt olarak dikkate alınmalıdır. Eşitsiz gelişime dayalı emek sömürüsünün önüne geçilerek metaların deniz aşırı dolaşımı gereklilik temelinde en aza indirilmelidir. Karayolu taşımacılığı yerine demiryolu ağının yaygınlaştırılması gibi enerji tasarrufu sağlayacak yöntemler tercih edilmelidir. Enerji üretiminde doğal çevrenin korunması esaslı bir planlama uygulanmalıdır. Aynı zamanda fosil yakıt tüketimine bağlı olmayan bir enerji politikası hayata geçirilmesi yer alıyor.

Emperyalizmin neden olduğu savaş ve çatışma ortamı engellenerek barış tesis edilmeli, askeri teçhizat ve operasyonlara ayrılan kaynaklar iklim değişikliğinin etkileriyle mücadeleye ve bilimsel çalışmalara aktarılmalıdır. Özel mülkiyet ortadan kaldırılarak, kâr yerine toplumsal ilerleme ve refah hedefleyen bir ekonomik model ortaya konmasının gerektiği söyleniyor. 

Rapor "Yukarıda örnek olarak sayılan ancak sayılanlarla sınırlı olmayan önlemlerin hayata geçirilmesi kapitalizmin kâr odaklı doğası çerçevesinde mümkün değildir. Ancak kamu yararını ve uzun dönemli çevresel sürdürülebilirliği odağına alan sosyalist bir toplum iklim değişikliği ile mücadele için gereken yeni toplumsal düzeni örebilir" hedefiyle tamamlanıyor.

Raporun tamamına tıklayarak ulaşabilirsiniz.