İki ayın sonunda Türkiye: Enkaz altında bırakılan gerçekler

soL, bir daha enkaz altında kalmamak için 6 Şubat'tan bu yana unutulmaması gerekenleri gün gün not etti.

İrem Yıldırım-Emre Alım

Türkiye, 6 Şubat'ta deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşti. Kahramanmaraş önce saat 04.17'de 7,7 ile bundan 9 saat sonra da 7,4 ile sallandı. Deprem sadece Kahramanmaraş'ta değil, Suriye de dahil fay hattı boyunca en az 10 ilde yıkıma yol açtı. Üstünden tam iki ay geçen yıkımda resmi verilere göre 50 bin 399 kişi hayatını kaybetti.

Çöken düzenin ardından iktidar sessizliğe bürünürken, yükselen tek ses beton yığınları arasında kalan halkın sesi oldu. Depremin 20. saatinde ekranlara çıkan AFAD yetkilisi, her noktanın kontrol altında olduğunu, gidilmeyen yerin kalmadığını söylemişti. Peki gerçekten de öyle miydi?

Yardım gitmeyen, arama-kurtarma çalışması yapılmayan binlerce mahallenin çığlığı memleketi sararken, Cumhurbaşkanı Erdoğan kameralar karşısına geçip halkı bir kez daha tehdit etti ve "not ediyoruz" dedi.

Not ettikleri, altyapı çalışması yapmayan GSM operatörleri ya da elektrik dağıtım şirketleri olmadı. İhale ve rant çarkı dönsün diye tüm uyarılara rağmen Amik Ovası’na yapılan ve depremde pistleri kırılan Hatay Havalimanı da Erdoğan’ın not defterinde yoktu. 11 kent dokunulmayan enkazlarla doluyken, şehirlerin sınırına moloz kaldırmak için dizilen iş makineleri de kabarık defterde yerini bulamayanlardandı. Temiz su, tuvalet, barınma ihtiyacı karşılansın diye bekleyen halka hızla yardım etmek yerine 2 haftada yapılan 53 konut ihalesi de kendine not defterinde yer bulamadı. El ele ördükleri çürümüş düzenin müteahhitleri de 20 yıllık AKP iktidarında 9 kere imar affı için kalkan eller de not defterinde yoktu. Not defterinde yer bulamayanlardan biri de depremin üçüncü gününde depremzedelere çadır sağlamak yerine yardım kuruluşlarına çadır satan 155 yıllık Kızılay’dı. 21 yıldır halkın ödediği deprem vergisinin nerede olduğunun yanıtı yoktu defterde ama nerede kullanıldığı bilinmeyen 84 milyar lira bağış vardı ellerinde. "Depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi?" sorusuna "Evlat edindiğiniz çocukla evlenebilirsiniz" diyen Diyanet de Erdoğan’ın not etmediklerinin arasındaydı. 

Erdoğan’ın not defterinde "Devlet nerede?" diye soranlara edilen hakaretler ve asrın rantı sonucunda yaşanan büyük yıkımı "asrın felaketi" diye servis etme telaşı vardı.

Peki halkın not defterinde ne vardı?

soL, bir daha enkaz altında kalmamak için unutulmaması gerekenleri gün gün not etti:

[6 Şubat]

Yıkıcı depremlerin yaşandığı gün atılan ilk adım uluslararası yardımı da içeren 4. seviye alarm vermek oldu.

AFAD Başkanı “Ulaşılamayan bölge yok” derken, 25 bin personelin arama-kurtarma faaliyetlerinde yer aldığı ileri sürüldü.

Depremde hasar gören karayolları trafiğe, pistinde çökme oluşan Hatay Havalimanı uçuşlara kapatıldı. 
İskenderun ve Antakya’da devlet hastaneleri, Adıyaman belediye binası, Hatay Polisevi, İskenderun KYK Yurdu gibi birçok kamu binası kullanılamaz hale geldi.

Enkaz altında ulaşabildikleri telefonlarıyla bulundukları yeri tarif eden birçok depremzede sosyal medya aracılığıyla yardım istedi.

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, “depremle ilgili yanlış ve çarpıtılmış paylaşım yapanlara yönelik” soruşturma başlatıldığını duyurdu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu ve Ahmet Davutoğlu hariç 6 lideri aradı, Hatay ve Adana hariç üç büyük şehrin belediye başkanıyla görüştü. Yoğun tepkiler üzerine öğle saatlerinde Hatay ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanlarıyla da görüştüğü bildirildi.

Meral Akşener “Bugün devletin sesini duyma günümüz. Bugün hepimizin susma günü dedi. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ bölgede asker ve polise “Vur emri” istedi.

[7 Şubat]

Türkiye Komünist Partisi (TKP) heyeti Antakya’da karşılaştıkları ilk görüntüleri paylaştı: ”Depremin üzerinden geçen 24 saatin ardından deprem mağduru yurttaşlar adeta kaderlerine terk edilmiş durumda. Antakya’da elektrikler kesik. İlçede neredeyse hasarsız tek bir ev yok”

Erdoğan, afet bölgesi ilan edilen 10 ilde 3 ay geçerli olmak üzere OHAL ilan edildiğini duyurdu, tehditler savurmayı da ihmal etmedi: “Yalan haberler ve çarpıtmalarla insanımızı birbirine düşürmeye niyetlenenleri yakından takip ediyoruz. Günü geldiğinde şu anda tuttuğumuz defteri açacağız” dedi.

Resmi verilere göre bin 738 kişinin hayatını kaybettiği duyuruldu. Enkaz altında kalan AKP Adıyaman Milletvekili Yakup Taş’ın da cansız bedenine ulaşıldı.

Depremden 48 saat sonra bilançonun tahmin edilenden çok daha ağır olduğu anlaşıldı. 

Henüz hiçbir kurtarma ekibinin gitmediği ya da koordinasyonsuzluk nedeniyle yardım edemediği enkazlardan yurttaşların öfkeli çığlıkları daha yoğun olarak duyulmaya başlandı.

Ülke genelinde toplanan yardımların önemli bir bölümü depremzedelere ulaşamadı. Birçok aile çadır eksiği nedeniyle geceyi kar altındaki sokaklarda geçirdi.

Zonguldak’tan yola çıkan 2 binden fazla maden işçisi 1,5 gün sonra Hatay’a ulaşabildi.

Depremden 36 saat sonra depremzedelere ilk kez yemek dağıtımı yapılan Malatya’da yurttaşlar uzun kuyruklar oluşturdu.  Gaziantep’te depremzedelere ilk iki gün sadece çorba servisi yapıldı.

TKP yardım ekipleri akşam saatlerinde Antakya’ya sabah da Armutlu’ya ulaşarak yardım faaliyetlerine başladı.

[8 Şubat]

Maraş ve Hatay’ı ziyaret eden Erdoğan yaşanan felaket için “Bunlar kader planının içinde olan şeyler” diyerek depremzedelerden sabır istedi.

Adıyaman’da Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Vali Mehmet Çuhadar öfkeli halktan tepki görünce araçlarına binip bölgeyi terk etmek zorunda kaldı.

Türkiye’den Twitter ve Tiktok’a erişim akşama doğru kısıtlandı. Enkaz altından/dışından kendileri veya yakınları için acil yardım isteyen, gerekli malzemeleri duyuran yurttaşların haber akışı birkaç saat kesildi; yoğun tepkilerin ardından kısıtlama kaldırıldı.

Depremin ardından çimento hisselerinin yükselişe geçtiği borsadaki genel kayıp derinleşince alım-satım işlemleri 5 iş günü durduruldu.

[9 Şubat]

Bölgede cenazelerin bekletilmeden gömülmesi için mezarlıklarda iş makinaları devreye girdi. Cenazeler, açılan çukurlara yan yana sıralanarak battaniye, yem veya ceset torbalarıyla topluca gömüldü. 

[10 Şubat]

İskenderun Limanı'nda depremin ardından devrilen konteynerlerde çıkan yangın 3 gün sonra söndürüldü.

Antakya’da yıkılan Rönesans Rezidans’ın müteahhitlerinden Mehmet Yaşar Coşkun yatırımlarının olduğu Karadağ’a kaçmak isterken İstanbul Havalimanı’nda yakalandı. 

[11 Şubat]

Erdoğan Şanlıurfa ziyaretinde yıkılan şehirleri yeniden inşa için yurttaşlardan 1 yıl süre istedi. 

Tüm üniversitelerde yaza kadar uzaktan eğitime geçileceği ve KYK yurtlarının depremzedelerin barınmasına tahsis edileceği bildirildi.

Tiyatro sanatçısı ve soL yazarı Orhan Aydın’ın Hatay’da enkaz altında kalan kızı Eylem Şafak Aydın’ın cansız bedenine ulaşıldı. Aydın’ın kızıyla birlikte enkaz altında kalan eski eşi Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren kurtarılmıştı.

[12 Şubat]

Hatay’da yıkıldığı bildirilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ait bir binada yapı denetimlerine ilişkin çok sayıda belge bulunduğu bilgisine ulaşan avukatlar delil karartılmaması için bina önünde nöbet tutmaya başladı.

[13 Şubat]

Antakya’da depremden 138 saat sonra enkazdan yaralı halde çıkarılan Emine Doğu, ambulansta kendisine ilk müdahaleyi yapan acil tıp uzmanına “Kurban olayım beni özel hastaneye götürmeyin, param yok” dedi.

AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş , Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ve Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ın Şanlıurfa’da kahkaha atarken çekilen fotoğrafları tepkilere neden oldu.

Bülent Arınç, deprem şartlarında seçimlerin ertelenmesi gerektiğini yoksa kaos çıkacağını öne süren açıklamalar yaptı. 

Hatay’da “yağmacı” olduğu iddiasıyla gözaltına alınan Ahmet Güreşçi, götürüldüğü jandarma karakolunda maruz kaldığı işkence nedeniyle hayatını kaybetti.

[14 Şubat]

Patronların deprem bahanesiyle işçi maaşlarını geç ve eksik yatırdıkları, düşük ücret zammı yaptıkları yönünde haberler gelmeye başladı.

Deprem bölgesinde arama-kurtarma faaliyetlerine katkı veren İspanyol ekibi, Ankara’nın enkazlara iş makinalarıyla girme kararı aldığını duyurarak “Böyle bir şey, bir sürü insanın ölmesi demek. Bunun bir parçası olmayacağız” açıklamasıyla Türkiye’den ayrıldı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, ailesi bulunamayan bin 361 çocuktan 291’inin kimliğinin tespit edilemediğini açıkladı.

[15 Şubat]

Depremzedeler için “Türkiye Tek Yürek” adlı yardım kampanyasında 108 milyar lira yardım toplandı. Holdinglerin de katıldığı kampanya toplanan paranın 90 milyar lirasını Merkez Bankası’nın da arasında olduğu kamu kurumları bağışladı.

İstifa et” çağrılarının muhataplarından CHP’li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş “Belediyemizin suçu varsa, suçuna göre yargılanması lazım. Tek başına ne belediyenin, ne müteahhidin, ne denetim firmaların ne de hükümetin sorunu” dedi.

[16 Şubat]

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, depremin 11. gününde altında canlı kalan herhangi bir enkaz bulunmadığını, enkaz kaldırma çalışmalarına başlandığını açıkladı.

[17 Şubat]

Antakya’dan İstanbul’a getirilen en az 20 çocuğun gerici İHH İnsani Yardım Vakfı’nın Beykoz’daki evlerinde kaldığı ortaya çıktı.

[20 Şubat]

Cumhurbaşkanı Erdoğan, afet konutlarının inşaatına mart ayında başlanacağını, şehirleri sıfırdan inşa edeceklerini söyledi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar “asker kışladan geç çıkarıldı” eleştirilerine karşı depremden 13 dakika sonra askeri birliklerden rapor istediğini söylese de AFAD'ın TSK'dan 36 saat sonra yardım talep ettiği ortaya çıktı.

[21 Şubat ]

13 milyon yurttaşın yaşadığı deprem bölgesinde yıkımın ardından 15 gün geçmesine karşın hala çadır ihtiyacı giderilemedi. Dün iki artçı sarsıntıyla yeniden sokaklara dönülen 1 milyon 686 bin nüfuslu Hatay’ın payına sadece 69 bin 766 çadır düştü.

TKP’li hukukçular, depremler sonrası yaşananların birinci derecede sorumluları oldukları gerekçesiyle aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve tüm kabine üyelerinin de bulunduğu 215 kişi hakkında suç duyurusunda bulundu.

[22 Şubat]

43 bin 556 kişinin hayatını kaybettiği açıklanan depremde 269 bin daire ve 61 bin işyerinin yıkıldığı ya da yıkılmak üzere olduğu açıklandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Türkiye çok uzun zamandır bu hazırlıkları yapmamış olsaydı, çok büyük bir kaos ile karşı karşıya kalırdı” dedi.

[24 Şubat]

Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca ormanları ve meraları yerleşme ve yapılaşmaya açan bir kararname yayınladı.

[25 Şubat]

Konyaspor-Fenerbahçe maçı öncesinde tribünlerde “Yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu, istifa ulan!” sesleri yükseldi.

[26 Şubat]

Gazeteci Murat Ağırel, depremlerin 3. gününde Kızılay’ın Ahbap Derneği’ne çadır sattığını ortaya çıkardı. 
Haluk Levent olayı doğruladı; çadırların Kızılay’ın iştiraki Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş.’den alınıp ertesi sabah bölgeye gönderildiğini açıkladı.

[28 Şubat]

TKP’nin Osmaniye Yunus Emre Mahallesi’ndeki semt evine düzenlenen polis baskınında parti üyeleri gözaltına alındı. Osmaniye’de deprem sonrası kurulan ve daha önce de polis baskını yapılan dayanışma merkezi yakın zamanda semt evine dönüştürülmüştü.

[1 Mart]

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, deprem bölgesinde kayıp çocuk vakasına rastlanmadığını söyledi. CHP milletvekilleri ise ihbar hatlarına 39 kayıp çocuk bilgisi geldiğini açıkladı.

[3 Mart]

Depremin 27.gününde Hatay’da hala temiz içme suyunun olmadığı belirtildi.

Birçok evin hasar tespit kaydı hâlâ çıkmadı. Prosedür gereği hasar kaydı çıkmayan depremzedeler 3-15 bin lira arasında değişen deprem, taşınma ve kira yardımından yararlanamamasına neden oldu.

[6 mart]

TKP: Bu enkazdan yeni bir ülke kurarak çıkmalıyız

Yaşadığımız büyük felaketin bir kader planı olmadığını, ortada politik ve ekonomik bir yıkım bulunduğunu ve buradan çıkışın da ancak politik ve ekonomik bir mücadeleyle söz konusu olabileceğini bir kez daha hatırlatıyor, tüm halkımızı yeni depremlerin yıkıcı etkilerinden korunabilmek için bir araya gelmeye, yan yan durmaya, Türkiye’yi yeniden inşa etme iradesini güçlendirmeye, bunu bir “yurttaş sözü”ne dönüştürmeye çağırıyoruz.

[10 Mart]

Depremin ikinci günü Adiyaman’da öfkeli yurttaşların “Sahipsiz Adıyaman” sloganlarına gülerek karşılık veren Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, sağlık sorunlarını gerekçe göstererek 'görevinden affını' talep etti.

Adli Tıp Uzmanları Derneği, deprem bölgesinde yaklaşık 2 bin 500 kimliği tespit edilememiş cenaze olduğunu, yakınlarından alınan kan örneği ile yapılan DNA testleriyle bu sayı giderek azaldığını açıkladı.

[12 Mart]

Gaziantep’ten çadır satın alınarak Bursa’ya götürüldüğü ve çadırların üzerine Milli Eğitim Bakanlığı logosu basılarak deprem bölgesine geri yollandığı iddiaları sonrası hakkında soruşturma açılan Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür görevden alındı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sosyal medya hesabından “Vatandaşlara çağrı” notuyla deprem bölgesi için paylaştığı “Kuru gıda kolisi, hijyen ve temizlik ürünleri, iç çamaşırı, terlik, ayakkabı”dan oluşan acil ihtiyaç listesi eleştirilere neden oldu.

[15 mart]

Deprem bölgesinde etkili olan sağanak yağışın ardından alınmayan önlemler sonucu 20 kişi yaşamını yitirdi. Depremzedeler su basan çadırlarını tahliye etmeye başladı.

Hatay’da binlerce kişinin ölümünden birinci derecede sorumlu olan Hatay Valisi Rahmi Doğan “Bugüne kadar valilik görevini layıkıyla yerine getirdiğini, büyüklerinden de izin alarak, Sivas’ta AKP'den milletvekili aday adayı olmak için valilik görevinden istifa ettiğini” açıkladı. 

[24 Mart]

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın törenle temelini attığı 300 yatak kapasiteli Defne Devlet Hastanesi inşaatının temelinin, temel süsü verilmiş bir miktar demir ve tören sırasında ortasına dökülen betondan ibaret olduğu anlaşıldı. Maket temelin sökülerek kaldırıldığı görüldü.

[29 Mart]

Uluslararası Çalışma Örgütü’ne göre, deprem nedeniyle Türkiye’de 658 bin çalışan geçim olanaklarını kaybetmiş durumda.

[4 Nİsan]

HDP’nin “İmar aflarının neden olduğu sonuçların araştırılması” önerisi Meclis Genel Kurulu’nda AKP-MHP oylarıyla reddedildi.

[5 nİSAN]

Depremden günler sonra başlatılan afet konutu ve altyapı ihalelerin sayısı 106'ya, ihalelerin büyüklüğü ise 118 milyar 231 milyon liraya ulaştı. İhaleler, eski TOKİ Başkanı Mehmet Özçelik’in damadı, Beştepe'nin müteahhidi ve Limak Holding gibi iktidara yakınlığıyla bilinen isimlere gitti.