Kürt muhalif öldürüldü, şimdi ne olacak?

Suriye muhalefetinin önemli isimlerinden Meşal Tamo'nun suikaste kurban gitmesi önemli bir köşe taşı haline gelebilir. Çünkü Suriye Kürtleri, ülkedeki Esad muhalefetine uzunca bir süredir mesafeli yaklaşıyordu. Şimdi, Kürtlerin ne yapacağı daha fazla önem kazandı.

Dün Suriye'nin kuzeyindeki Kamışlı (Qamişlo) şehrinde, ülkedeki Kürt muhalefetinin tanınmış isimlerinden Meşal Tamo uğradığı suikast sonucunda hayatını kaybetti. Tamo'nun yanında bulunan oğlu Marsel ve Zahide Raşkilo da yaralandı.

53 yaşındaki ziraat mühendisi Meşal Tamo, Suriye'deki Kürt Birleşik Halk Partisi'nin önemli bir ismiyken, 1999 yılında buradan ayrılarak Suriye Sivil Toplum Hareketi'ni kurmuştu. Bunun yanı sıra, Kürt kültürü ile ilgili araştırmalar için Kamışlı'da Celadet Bedirhan Kültür Merkezi'ni kurmuştu. Tamo, Suriye muhalefeti tarafından geçenlerde oluşturulan Ulusal Konsey'in de üyelerindendi.

2008 yılının Ağustos ayında, Meşal Tamo Halep'e giderken güvenlik güçleri tarafından alıkonmuş, yaklaşık 10 gün gözaltında tutulduktan sonra Şam'a getirilmiş ve 3,5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Tamo'nun cezası yakınlarda sona ermiş ve cezaevinden çıkmıştı.

Tamo'yu kim öldürdü?
Tamo'ya yönelik suikastin failleri hakkında şüpheler bulunuyor. "Olağan şüpheli" olarak şu anda Esad yönetimi gösterilse de, bazı sorulara yanıt verilmesi gerekiyor.

Konuyla ilgili haberi duyuran devlet ajansı Sana, tanıkların bilgisine dayanarak, arkadaşları ile öğle yemeği yiyen Tamo'nun evden çıkınca siyah bir arabadan açılan ateş sonucunda öldüğünü yazdı. İlginç olan nokta, ajansın haberinde Tamo'nun katledilmesinin "ulusal birliğin ve iç barışın altını oyduğunun" belirtilmesiydi. Yanı sıra, Tamo'nun Suriye'ye dış müdahaleye karşı çıktığı ve silah kullanmayı da reddettiği yazıldı.

Bu nokta önemli, çünkü Suriye yönetimi muhalefetin aslında yönetimi uluslararası güçlerin desteğiyle ve silah zoruyla devirmeye çalışan bir "çete" olduğunu iddia ediyor. Daha önemli olan ise, Esad'a muhalif olsa da, muhalefetin İslam ve Arap tonlarının baskın olması nedeniyle protestolara şüphe ile yaklaşan ve kenarda durmayı tercih eden Kürt toplumunun, bu kışkırtıcı cinayet sonrasında muhalefetin tarafına aktif olarak geçme ihtimali. Bunlar düşünüldüğünde, Tamo'nun öldürülmesinde Esad yönetiminin pek "çıkarı" olmadığı iddia edilebilir.

Yukarıda da söylendiği gibi, Tamo cinayetinden sonra Suriye Kürtlerinin Esad karşıtı mücadeleye doğrudan katılıp katılmayacağı tartışılmaya başlandı bile. Paris ve Washington hemen bir açıklama yayınlayarak, saldırıyı kınadıklarını ve Esad yönetiminin "uluslararası çağrılara kulağını tıkamaya devam ettiği" vurgulandı.

Şimdi, Suriye Kürtleri için önemli bir dönem açılıyor. Tamo'nun öldürülmesi, sonuç olarak, Suriyeli Kürt halkını Esad karşıtı harekete daha fazla yakınlaştırmak için atılmış bir adım olarak görünüyor.

(soL - Dış Haberler)