Darıcının karısı zorda! Ahmet ÇINAR (Manisa)

Kafiye olsun diye yazmadım yukarıdaki başlığı.

Mısır üreticisi çiftçinin, köylünün karısı, son günlerde öyle zor durumda ki...

Bilirsiniz, geleneksel aile yapımızda, evin iç işlerini, mutfak bütçesini, çocukların harçlık meselelerini ayarlayıp dengelemek kadınlara düşer.

Ne yapsın o kadın?

Mutfaktaki yangını mı söndürsün, çocuğun okul giderlerine mi yetişsin, dişinden tırnağından mı artırsın!...

Ne yapsın darıcının karısı!...

Evet...

Darıcının karısı zorda!

Çünkü darıcı zorda...

Manisa ovasında, Ege'nin köylerinde, kahvelerinde hep bu konuşuluyor son haftalarda.

***

Mazota ve gübreye gelen zamlara bakın, mısıra verilen fiyata bakın.

Bakın ve de hizaya gelin.

Hadi mazota zam geldi diyelim, hoş görelim.

Hadi gübre fiyatı arttı diyelim, hoş görelim.

Hadi mısıra verilen fiyat az oldu diyelim, hoş görelim.

Tüm bunlar hoş görülecek şeyler değil ama, hadi affediverelim.

Eh be kardeşim, mısır ülkesi bir memleket olarak, niçin dışarıdan mısır ithal ediyoruz?

Dışarıdan mısır almak, bu memleketin mısır üreticisine en büyük ihanet değil midir?

Bugün mısırcının pek çok sorunu vardır, ama en büyük sorunu dışarıdan mısır ithal etmemizdir.

Diyelim ki, Türkiye'nin mısır açığı var.

Ne kadar?

250 bin ton.

Haydi ithalat da yapıyorsunuz diyelim.

Eh be kardeşim bu ithalat, tam da mısırın hasat edildiği mevsimde yapılmaz ki!

Doğru zamanda ve doğru miktarda yapmadığınız her ithalat, mısır üreticisine vurulmuş bir darbe olacaktır.

Madem mısır ithal edeceksiniz, hiç olmazsa Türkiyeli mısır üreticisini dünyadaki diğer üreticilerle eşit koşullara getirin.

***

Dünyada mısır tüketimi sürekli artıyor.

Türkiye`de ise çiftçi tarladan kaçıyor.

Çünkü girdi maliyetleri çok yüksek. Yeterli destekleme olmadığı için çiftçi mısırdan uzaklaşıyor.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Hepokur, "Girdi maliyetleri yüksek, yeterince destekleme olmadığı için çiftçi mısırdan uzaklaşıyor" diyor.

***

Ziraat Odaları Başkanı Şemsi Bayraktar ne diyor?

"Çiftçimizin, ürünün para edip etmeyeceğini, banka borcunu ödeyip ödemeyeceğini düşünmekten uykuları kaçıyor. Artık biz ürünümüzü ektiğimizde ne kadar prim alacağımızı, ne kadar para kazanacağımızı bilmemiz gerekli. Yoksa önümüzdeki yıl mısırdan kaçan üretici Türkiye'yi tekrar ithalatçı durumuna sokacaktır. Bu durumun yaşanmaması için TMO arzu edilen fiyatla piyasaya girmeli. Ülkeye emeğini veren, sermayesini koyan çiftçinin malını alıp satarak sırtımızdan para kazanan tüccarlarımız da, çiftçilerimizi ayaklarından vurmasınlar, bizi ayağımızdan vurmazlar aksine kendi ayaklarından vururlar. Üretici önümüzdeki yıl mısır üretmekten pişman olursa, hangi ürünü nerede bulup ticaretini yaparak para kazanacaklar, bunun hesabını niye yapmıyorlar."

***

Dedim ya...

En başta söyledim ya...

Darıcının karısı zorda arkadaşlar...

Ve darıcının karısının kafası bir bozulursa...

Vay vay vay...