İnternetten intranete

Meclis’te onaylanan yeni internet düzenlemeleri akla hayale sığması mümkün olmayan “yenilikler” getiriyor.

Deniz Kalyoncuoğlu - soL

En başta bugüne kadar IP adresi ve alan adı bazında ve her koşulda mahkeme kararıyla yapılan engellemelere ek olarak URL tabanlı engellemeler geliyor. Geçmişte gereken yasal dayanak, mahkeme kararı ortadan kalkıyor.

Internet’te milyarlarca URL olduğundan, yasak URL listelerinin çok kısa sürede başa çıkılamaz boyut alması kaçınılmaz. Engellemenin, engellenen içeriğe özel bir talep doğuracağı ve engellemeleri atlatmak için yeni yöntemlerin kısa sürede gelişip yayılacağı da rahatlıkla öngörülebilir.

Yayından çıkarma
“İçeriğin yayından çıkarılması” müdahalesi, servis sağlayıcıların verdikleri yer ve barındırma hizmetlerine dünyada görülmemiş bir boyut katıyor. Sakıncalı içerik, sahibi olan içerik sağlayıcı yerine, gerektiğinde hosting servisi veren yer sağlayıcı tarafından kaldırılacak. Bunu, ev sahibi olarak kiracınızın çekmecesindeki silahtan sorumlu tutulmanız ve müdahale etmeye zorlanmanıza benzetebiliriz. Hosting hizmeti veren yer sağlayıcının sakıncalı içeriği diğer içeriğe dokunmaksızın yayından çıkarabilmesi için sisteme yönetsel düzeyde erişimi olması ve müdahale edeceği alanları, dosya dizinlerini tanıması gerekmektedir. Bu, dünyada geçerli veri güvenliği ve sistem yönetimi ilkelerine tamamen aykırıdır. Eski yasada “teknik olarak imkan bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür” maddesi yerine “haberdar edilmesi halinde yayından çıkarmakla yükümlüdür” getirilmiş durumda.

“İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişiler tarafından içeriğin yayından çıkarılması amacıyla öncelikle içerik sağlayıcısına, makul sürede sonuç alınamaması halinde yer sağlayıcısına iletişim adresleri üzerinden gerçekleştirilecek bildirim yöntemi” demekle, sadece hak ihlali iddia etmenin bu tür bir talep için yeterli sayılmasının önü açılmış oluyor. Sonuç alınamaması durumunda şikayeti yer sağlayıcıya yükseltme yolu da açık. Bu şekilde zaten ciddi ticari sıkıntılar çeken yer sağlayıcılarla onlardan hizmet alan içerik sağlayıcıları karşı karşıya getirecek senaryolara kapı açılmış oluyor.

Her ticari işletmenin web sayfalarına sahip olması zorunluluğunun varlığında, bu pazarın zaten çok daha büyük ölçekli ve ucuz olduğu yurtdışına kaçması için gereken her türlü sıkıntı yaratılmış kısacası. Yurtdışındaki hosting firmasının sırtında iki yıl güvenli log tutma ve istenildiğinde içeriği yayından çıkarma gibi yükümlülükler olmadığı için emek maliyetleri çok daha düşük.

Sansürün finansmanı da düşünülmüş
“Bu kanunun 8. maddesi kapsamı dışındaki erişimin engellenmesi kararları erişim sağlayıcılar tarafından yerine getirilir. Kararların uygulanması amacıyla gerekli her türlü donanım ve yazılım erişim sağlayıcıların kendileri tarafından sağlanır” maddesiyle hükümet kendi sansür işlerinin yürütülmesi için gereken finansmanı da dahiyane bir şekilde birliğin kendi üyeleri tarafından yüklenilecek maliyetlerle sağlıyor.

Zararlı içeriğe erişimi engellemede sadece içerik sağlayıcı ve evsahibi yer sağlayıcıya güvenilemez. Çünkü bunlar engellemeleri aşmak üzere ülke sınırları dışına çıkabilir. O zaman, bu içeriğe erişmeye çalışan internet kullanıcılarının önünün kesilmesi gerekiyor. “Ticari amaçla olup olmadığına bakılmaksızın bütün internet toplu kullanım sağlayıcılar, konusu suç oluşturan içeriklere erişimin engellenmesi ve kullanıma ilişkin erişim kayıtlarının tutulması hususlarında yönetmelikle belirlenen tedbirleri almakla yükümlüdür.”

Küçük ofislerde dahi, internet erişimi üzerinden zararlı içeriğe erişilemesin diye, alınan temel servisin kendisinden pahalı ve işletimi uzmanlık isteyen sistemleri edinmek ve çalıştırmak ya da bunu servis olarak satın almak gerekecek.

“İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişilerin talepleri, içerik ve/veya yer sağlayıcısı tarafından en geç yirmi dört saat içerisinde cevaplandırılır.” Hükümetin yasayı hazırlarken burada gafil avlandığını düşünüyoruz! Zira, bu yasayı çıkaracak kadar görülmesinden korkulacak bir içerik varsa, en fazla 12 saat içinde “evinde zor tutulan kesim” dışında herkesin görebileceği şekilde yedeklenecek e-mail vb olanaklarla dağıtılacaktır. Bu hoşgörünün aynı konuya 3. kez el atma olanağı bulunabilirse düzeltileceği kanısındayız.

“(4) Hakim, bu madde kapsamında vereceği erişimin engellenmesi kararlarını esas olarak, yalnızca kişilik hakkının ihlalinin gerçekleştiği yayın, kısım, bölüm ile ilgili olarak (URL, vb. şeklinde) içeriğe erişimin engellenmesi yöntemiyle verir. Zorunlu olmadıkça internet sitesinde yapılan yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesine karar verilemez.” Wordpress gibi birçok kullanıcı sayfası barındıran siteleri, blog sitelerini kapatmak için çok iyi bir araç bu şekilde sağlanılmış oluyor. Suç isnat edilebilecek bir sayfa hazırla, sayfanı URL olarak kapattır. İkinci tekrarlanışta “başa çıkamayız, sitenin tümünü engelleyelim” noktasına “haklılıkla” varılacaktır.

Tüm bu gereksiz ve anlamsız çabaların Türkiye gibi bir ülkede iktidara fayda sağlaması hiçbir şekilde mümkün değildir. Aksine bu engellemelerin altındaki temel motivasyon, gizlenmesi gereken ciddi etik dışı fiillerin ve ilgili kayıtların varlığı olarak algılanacaktır.