Birleşik Haziran Hareketi (BHH) Köln Meclisi'nin düzenlediği eylemde okunan basın açıklaması şöyle;
14 yaşında polisin gaz kapsülü ile vurulup, 15 yaşında hayatını kaybeden Berkin Elvan çocuğumuzun aramızdan ayrılışının birinci yılındayız.
28 Mart 2010 tarihinde dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan kükreyen sesiyle ne demişti?
''Çocuk da olsa, kadın da olsa gereken yapılacaktır!''
14 yaşındaki bir çocuğu 269 gün komada yatırıp, 15'inde öldüren rejimin adı, AKP düzenidir. Bu düzende eşitlik ve özgürlük isteyene yaşam hakkı yoktur. İslamcı faşist iktidar, Uğur Kaymaz'ları, Ceylan Önkol'ları da aramızdan aldı. Her ikisi de devletin güvenlik güçleri tarafından katledildiklerinde henüz 12 yaşındaydı...
Erdoğan'ın devleti gereken yapmıştı.
Erdoğan ve AKP'nin ağababası Amerikan emperyalizminin Vietnam'ı yerlebir eden Başkanı Johnson da katledilen çocuklar için benzer bir meşrulaştırmada bulunmamış mıydı?
''Hepsi de ölecek yaşdaydılar!''
Evet, ölecek yaşta olmak... Asıl mesele burada.
Ölecek yaşta olanları acımazsızca katleden zihniyet, çocukları (da) ölecek yaş 'kategorisi'ne sokmada niçin tereddüt duysun ki!
Türkiye'yi ölü çocuklar ülkesi haline getirenler, nerdeyse hergün bir kadın katledilen bir düzenin de temellerini attılar. İslamcı faşist AKP iktidarı, dört artı dört artı dörtlerle çocukları ilerde ev kadını olup en az üç çocuk doğuracak ''hatun'' adayları ile, sanayide ucuz işgücü olarak çalışıp, ''cihan devleti'' hevesleri adına asker olarak telef etmeye hazır bir planlamanın da ön koşullarını yarattı.
Tacizcisine teslim edilmiş çocuk 'tutuklu', namus adına erkeğine emanet edilen kadın, velinimetine şükreden yoksul... İşte AKP Türkiye'si...
Sadakaya alıştırılmış, itaatkâr bir yeni nesil... Asıl toplum mühendisliği için uğraşılan şey budur.
Haziran Direnişi tam da bu tasavvura karşı isyandır.
Laik kazanımları korumaya dönük çabalar ile militarizme direnen eşitlikçi, özgürlükçü toplum arayışı bir bütündür. Bunu içindir ki, Berkin çocuğumuzu onbinlerce emekçi uğurladı. Emeğe yapılan saldırı ile, Berkin'e yapılan saldırının aynı merkezden olduğu bilinci ile...
Biz bu merkezi tanıyoruz!
Bu merkez, dincileştirerek yönetmek isteyen saray soytarılarının son sığınağı olan sopa yasalarına başvuran AKP iktidarıdır.
Seçim sandığını diktatörlüğünü meşrulaştırmak için isteyen iktidara asıl yanıt sokaktan gelecek. Tıpkı Haziran'da olduğu gibi...
Adalet Bakanlığı verilerine göre Türkiye’deki infaz kurumlarında 12-17 yaş arasında 1.879 çocuk bulunmaktadır. ''Çocuk suçlu'' kavramı ne kadar iğreti ise, çocuk cezaevi de bir o kadar akıl dışıdır. Yakın zamanlara kadar örneklerini görüp, Pozantı, Şakran, Kürkçüler, Antalya ve Sincan Çocuk Ceza İnfaz Kurumlarında hor davranış, işkence ve her türlü onur kırıcı muameleyi kaygıyla izlediğimiz olayları protesto ediyor, çocuk cezaevlerinin derhal kapatılmasını talep ediyoruz.
Berkin Elvan'ın katili sarayda oturan diktatör ve onun çete iktidarıdır. Adaletin baskılanıp, satıldığı bir ülkede hukukun işlemeyeceğini biliyoruz. Onun içindir ki, üstünlerin hukukundan, hukukun üstünlüğüne ancak mücadele ile ulaşılabilir.
Şairin dizelerindeki, ''Gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan / EKMEK, gül ve hürriyet günleri...'' ancak ve ancak halkın toplumsal kurtuluş mücadelesi ile elde edilebilir.
Bu duygu ve düşüncelerle: Kara kaşlı güzel çocuk, bu da bizim sana sözümüz olsun!
Rahat uyu...Katillerinden hesap sorulacak.
Birleşik Haziran Hareketi Köln
15.03.2015