DÜNYA SOLA DÖNÜYOR - KÜBA ve LATİN AMERİKA yazıları
1. teknolojimiz, televizyon.
Miami'den yayın yapan bir televizyon kanalı var, TV Martí. Adında José Martí'nin isminin geçmesi ile, Rus karşıdevrimcilerin "Çernişevski Times" diye bir gazete çıkarmasına benzer bir tezat teşkil eden bu televizyon kanalı, geçtiğimiz haftasonu ABD Kongresi'ndeki tartışılan konulardan birisiydi.
Çarşamba günü yapılan oturumda, konuyla ilgili uzmanlar, TV Martí'nin ABD'ye toplam 500 milyon dolara mal olduğunu, fakat Küba'da neredeyse hiç izleyicisi bulunmadığını açıkladılar. Pensilvanya Devlet Üniversitesi'nden İletişim profesörü John Nichols, "TV Martí'nin Küba'da neredeyse hiç izleyicisi yok ve gerçekleşmekte olan tarihsel geçiş politikasına dair Küba'daki iç diyalogla pek az ilgisi var" dedi. Nichols, hükümetin kanalı en kısa zamanda kapatması gerektiğini söyledi.
TV Martí projesi, aslında daha eski bir proje olan Radyo Martí'nin bir kolu. 1983 yılında Ronald Reagan döneminde ABD Kongresi, Küba'ya yayın yapacak ve komünist rejimin "enformasyon ablukasını kıracak" bir radyo kurulmasına karar verdi. TV Martí ise Mart 1990'da yayına başladı.
19 yıl 4 aydır yayın yapan bir kanalın izleyicisi olmaması...
Sevindirici!
---
2. teknolojimiz, cep telefonu.
Karşıdevrimciler ilginç bir hizmet başlatmışlar. Granpa isimli bir internet sitesi (akıllarınca Küba Komünist Partisi'nin yayın organı, Fideller'in adaya çıktıkları yatın adını taşıyan ve "nine" anlamına gelen Granma'ya dokundurmuşlar, belki de yazının konusunu "Karşıdevrimcilerin doğru düzgün isim koymakla imtihanı" olarak değiştirmeliydim), siteye girip cep telefonu numaranızı yazarsanız, telefonunuza düzenli olarak "özgür dünyadan" haber geçiyor. Bedavaya.
Ne güzel, bana da göndersinler, hiç yoktan İspanyolcamı geliştiririm demeyin, telefon hattınızın Küba hattı olması gerekiyor.
Bedavaya haber alıyorsunuz, üstelik haberlerin hangi kaynaktan gelmesini istediğinizi de seçebiliyorsunuz. Yalnız, içinden seçebileceğiniz kaynaklar pek iç açıcı değil: Cuba Encuentro, El Nuevo Herald (de Miami) ve Penúltimos Días.
Cuba Encuentro, İspanya'da çıkıyor. Gazeteyi National Endowment for Democracy, Ford Foundation ve (kambersiz düğün olmaz) Açık Toplum Enstitüsü finanse ediyor. El Nuevo Herald, yani The Miami Herald adındaki Miami mafyasının yayın organının İspanyolcası, bir Küba yolcu uçağını bombalayarak 73 kişiyi öldürmüş olan (ve ABD'de elini kolunu sallaya sallaya dolaşan) Luis Posada Carriles'ten "özgürlük savaşçısı" diye söz eden bir gazete. Penúltimos Días ise Fransa'da çıkıyor. Hiç okumadım ama, diğer ikisinden de kötü olduğu söyleniyor, tasavvur edemedim nasıl olacağını...
Site henüz yeni, ancak ulaşacağı kitlesellik bakımından TV Martí'ye benzeyeceğini öngörmek için kahin olmaya gerek yok.
Sahi, hani Kübalılar'ın cep telefonu yoktu?
---
3. teknolojimiz, otobüs.
Evet evet, bayağı otobüs.
İspanya'da Reino Borbónico'da yaşayan, Küba asıllı ve İspanya'nın AKP'si Halk Partisi üyesi olan Ernesto Hernández Busto isimli vatandaş, geçtiğimiz Cuma günü Barselona'da saat 13:30'da Silken Diagonal Hoteli önünde bir otobüsü boykot etti. Ya da daha ziyade boykot etmeye çalıştı, başarısızlığa uğradı.
Sebep şu: söz konusu turistik otobüsün üzerine Küba reklam vermiş. Hernández Busto da duyarlı bir karşıdevrimci olarak, kendi internet sitesinde söz konusu yer ve zamana "boykot" kesmiş (bazı başka karşıdevrimci Kübalılar'ın, bu şahsın internet sitesi üzerinden sağlam para kırdığı iddialarını geçerken belirtelim).
Ben yazıyı okur okumaz aklıma "Yahu otobüse ne yapacaklar?" sorusu geldi. Buyrun yazının altındaki destekçi yorumlarına:
"Yak otobüsü."
"Her tarafını zincirlemek lazım."
"Ernesto, video kamera götürmen çok önemli."
Heyecanla Barselona'da Cuma günü 13:30'da Silken Diagonal Hoteli'nin önünde ne olduğunu öğrenmeyi bekliyorsunuz değil mi? Otobüs teknolojisi yapmış yapacağını: yolunu değiştirmiş efendim. Otobüs o saatte oradan geçmemiş.
---
ABD Yüksek Mahkemesi, haksız yere yıllardır ABD hapishanelerinde tutuklu kalan 5 Kübalı yurtseverin, davalarının yeniden görülmesi taleplerini reddetti. Tüm Küba dostlarını, bu 5 Kübalı'nın hikayesini öğrenmeye davet ederim. Belki bir fırsatta burada da bahsederiz biraz.
5 Kübalı yurtsever serbest bırakılsın!
Not: Yazının, gericiliğin siyasi ve ideolojik mücadelede teknolojiyi kötü kullandığı gibi bir iddiası yoktur, sadece üç tekil örnek verilmiştir. Geçtiğimiz yüzyıl, hele ki 2000'li yıllar, kapitalizmin teknolojiyi siyasi ve ideolojik amaçlarına uygun olarak kullanmaktaki başarısına tanıktır. Washington Times gazetesinin internet sitesinde yayınlanan bir habere göre, ABD Dışişleri Bakanlığı, İran'da Musavi yanlısı protestocuların yoğun olarak kullandıkları belirtilen Twitter adlı internetten mesajlaşma sitesinin yetkilileriyle tüm haftasonu boyunca bu ülkede verilen hizmeti aksatmadan nasıl sürdürebilecekleri konusunda toplantı ve temas halindelermiş.
Teknolojiyi kullanmak başlığında, belli ki, bizim onlardan öğrenecek daha fazla şeyimiz var.