Gundi Mehmet, Fırsat Eşitliği ve Güneşin Doğuşu

KENTİN SESİ - GAZİANTEP Yazıları

Birkaç hafta öncesine kadar kendisini başka bir kimlikle tanırdık. Şimdi ise Kürt açılımının güllerinden biri oluverdi gundi Mehmet.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, doğduğu Gercüş'ün Arıca köyünde yaptığı açıklamalarda, kendisini Türkiye’de bir Kürt sorununun bulunmadığının kanıtı olarak ortaya sürdü ve fırsat eşitliğinin en güzel örneği olduğunu iddia etti.

İyi de, madem Kürt sorunu yoktu, “destekleyin” dediği açılım nereden çıktı o zaman? O kadarını gundi Mehmet'e sormayalım. Kriz ve işsizlikle ilgili yaptığı açıklamalarla Tansu Çiller'i hatırlatan birinden düz mantığın bir adım ilerisini beklemek bile haksızlık olur.

Ama yine de söylediklerinin hatırlattığı birkaç şeyi okurlarla paylaşmak lazım.

Mehmet Şimşek birkaç gün önce “bakın buradan yetişip bakan olabiliyor insan” dediği Batman'dan değil Gaziantep'ten milletvekili adayı olmuştu 2007 seçimlerinde. Olabilir, “insanın memleketi doğduğu yer değil doyduğu yerdir” der geçersiniz.

Ama Bakan Şimşek'in 2007 seçimlerine kadar Gaziantep ile herhangi bir ilişkisi de bulunmamış. Yani Gaziantep doğduğu yer olmadığı gibi doyduğu yer de değil. Anlaşılan, DTP 2007 seçimlerine bağımsız adaylarla girmeye karar verdiğinden, seçilme şansını riske sokmamak için Batman yerine Gaziantep'ten aday gösterildi. Bu adaylık o dönemde Gaziantep'te de tepki çekmiş ve gundi Mehmet'in önlenemez yükselişinin gerekçesi sorgulanmıştı.

Yine milletvekili olduğu seçimlerden iki gün önce ise Metin Münir'in köşesinden doğduğu Arıca Köyü için “kurtulmam bir mucizeydi” dediğini öğrenmiştik. İşte Bakan Şimşek'e gundi dememin nedeni de bu. Kürtçe “köylü” anlamına gelse de daha çok köylü kurnazını ifade etmek için kullanılır gundi kelimesi. Mehmet Şimşek dün “oh, kurtuldum” dediği yeri bugün açılımın hizmetine sunabiliyorsa gundi Mehmet demekte bir sakınca bulunmuyor.

Gundi Mehmet'ten Bakan Mehmet'e giden yolda ilk durak ABD Büyükelçiliği'nde ekonomistlik oluyor. Dört yıllık hizmetinin ardından bu sefer “hayallerini süsleyen”New York'a taşınıyor. Orada da çeşitli kurumlarda çalıştıktan sonra Merrill Lynch'e transfer oluyor.

Bu sırada, gundi Mehmet'in çok önemsediği fırsat eşitliği devreye giriyor ve Mehmet Şimşek İngiltere vatandaşlığına geçiyor. Hem de Kraliçe'ye bağlılık yemini ederek... Evet, Batman'ın bir köyünde de doğsanız Kraliçe'ye bağlılık yemini etme fırsatınız bulunuyor.

Tabii bu konunun basında fazla gündeme gelmesi istenmediğinden üzerine fazla gidilmiyor. Hatta Wikipedi'deki Mehmet Şimşek sayfasına baktığınızda Merrill Lynch ya da İngiltere vatandaşlığı hakkında tek kelime bulamıyorsunuz. Oysa İngilizce sayfada her iki bilgi de mevcut. Türkçe madde üzerinde temizlik yapılmış anlaşılan.

Mehmet Şimşek'in hayat hikayesinden kesitlere ara verip kendini örnek vermesine geri dönelim.

Şimşek, “Kürt sorunu yok” derken şunu söylüyor aslında: Eğer sistemin bir parçası olup emperyalizmle ilişkileri ihmal etmezseniz, bir Kürt olarak da yükselebilirsiniz. Kürt sorunu dediğiniz şey buysa eğer, gerçekten de ortada bir sorun yok. O halde hadi açılıma devam...

Zaten açılım olarak öne sürülen de gundi Mehmet'in anladığından başka bir şeye benzemiyor. Açılımda ne memleketi Arıca'yı “kurtulunması mucize” sayılan bir yer olmaktan çıkarmak var, ne de Türk ve Kürt halklarının eşitliği...

İlk fırsatta kapağı dışarı atma hevesindeki Şimşek “kurtulduğu” köyüne Bakan olarak dönüyor. Bu ana kadar da hep güneşin batıdan doğduğuna inanıyor. Şimdi Kürt köylüsüne önerisi açılıma destek olmaları. Yani onların da güneşin batıdan yükseldiğine inanmalarını istiyor. Peki buna inanmak yeterli mi? Dokuz kardeşlerin biri Bakan olmuş, yolunu bulmuş. Diğerlerinin yedisi öğretmen olmak üzere hepsi kamu emekçisi.

Batıdan doğacak güneş buraları hiç ısıtmıyor.

[email protected]