İşsizlikten beslenenler

TÜİK, hafta başında işsizlik oranının yüzde 10,2’ye yükseldiğini açıkladı. 3 milyonun üzerinde işsiz demek bu. Üstelik hesaplamada dikkate alınmayan işsizler var. İş arama kanallarını son bir ay içinde kullanmayanları, mevsimlik işçileri, eksik istihdam edilenleri TÜİK işsiz kategorisine sokmuyor. Bu sayede işsizlik oranı olduğundan düşük gösterilebiliyor.

Gerçeğe daha yakın hesaplamayı hafta başında soL’un emek servisi yaptı ve geniş tanımlı işsizlik oranının yüzde 18,1 olduğunu açıkladı. 6 milyon işsize tekabül ediyor.

AKP iktidara geldiğinde resmi işsizlik oranı yüzde 5 düzeyindeydi. Bu oran birkaç yıl içinde iki katına çıktı, sonra yüzde 10 bandına oturdu. TÜİK’in hesaplama hileleri bile bu düzeyi aşağıya çekemedi. Ayrıca bu dönem işsizlik artan kişisel borçlanma sarmalından beslendi. Bugün nüfusun üçte ikisinin konut alımı ya da konut masrafı dışında düzenli borcu var. AKP böylece işsizliği kronik ve istikrarlı hale getirdi ve 15 yılda sermaye sınıfına sağlam bir yedek işgücü ordusu yarattı. Sayıca fazla, sürekli borçlu ve güvencesizliğe razı işsizler ordusu…

Sadece bu değil. AKP işsizliği ticaret konusu haline getirmeyi de başardı. İki temel mekanizmayı devreye sokarak yaptı bunu. İlki, bir kamu hizmeti olan iş ve işçi bulma faaliyetini kâr getiren bir araca dönüştürülmesidir. Özel İstihdam Büroları 2004 yılından itibaren bu alanda faaliyette ve Mayıs ayından bu yana işçi kiralayabilme hakkı elde etmiş durumda.

İkinci mekanizma ise işsizler için ayrılan kamu kaynaklarından patronlara yapılan doğrudan aktarımdır. AKP bunu İşsizlik Sigortası Fonu’nu patronların kullanımına açarak yaptı. 2008 yılında yapılan yasa değişikliği sonucu fondan yatırım finansmanlarında kullanılmak üzere Hazine’ye transferin önü açıldı. Bu tarihten sonra 2013 yılı sonuna kadar “Ekonomik Kalkınma ve Sosyal Gelişme Gideri” adı altında patronlara fondan toplam 11,5 milyar lira kaynak aktarıldı. Bu para, işsizlik ödeneği verilmeye başlandığı 2002 yılından 2013 yılı sonuna kadar işsizlere dağıtılan paranın neredeyse iki katıydı. Patronlar, kendilerinin neden olduğu işsizlikten bir de böyle beslendiler.

Bugün işsizlik sigortası toplam fon varlığı 98,3 milyar liraya ulaşmış durumda. Son üç yıldır ise fondan bahsettiğimiz kaynak aktarımı yapılmıyor.

Şimdi darbe girişimi sonrası AKP’nin patronlara açtığı sonsuz kredilerle bu mesele yeniden gündeme gelmiş durumda. Patronlar için çıkarılan OHAL yasaları arasında yer alan Varlık Fonu yasasında, İşsizlik Sigortası Fonu’nun kaynak olarak kullanılmasına yol açabilecek düzenlemeler var. Meclis’ten apar topar geçirilen Varlık Fonu, kaynak ve finansman için kamu kurum ve kuruluşlarının tasarrufu altında bulunan ihtiyaç fazlası gelir, kaynak ve varlıkları kullanabilecek. İşsizlik Sigortası Fonu da bu kapsamın dışında değil. Fon’un 2016 yılının ilk altı ayında gelir ve giderleri arasında 4,4 milyar lira fazlası olduğu düşünülürse, patronların cebine konulacak miktarın büyüklüğünü varın siz hesap edin!

Özellikle ABD ve AB ile ticaretin, darbe girişimi sonrasında da devam eden gerilimlerden etkilendiğini, bunun iş olanaklarını tehdit ettiğini düşünen patronların sayısı hiç de az değil. Bu gerilim ne kadar taşınır bilinmez ancak başka çaresi yok, AKP patronlara çalışmaya, patronlar ise avuçlarını ovuşturmaya devam ediyor.