Bilimsel akıldan milyarca yıl uzak, daha çok kazanmak için talandan beslenen bu aklın, bu topraklarda işi bitirilmeli ve yaşadığımız tüm hiç oluşların hesabı bu virüs düzeninden sorulmalıdır.

Virüs düzeni…

Gece-gündüz Afganistan-Taliban-Şeriat konuşuyoruz.

Taliban aklıyla eşleşenlerin bu gündemi ayakta tutması asla şaşırtıcı değil.

Ülkede büyüyen yoksulluğu, işsizliği, dibe vuruşu, adaletsizliği, laikliğin ayaklar altına alınmasını, sel ve yangınları ve virüsün yaktığı milyonlarca insanlığı unutturmak işlerine yarıyor.

Ana-haber bültenlerinde bile artık gerilere düşen sunumlarda, ‘Virüs yeniden yükselişte’ deniyor.

Hiç inişe geçmedi ki yeniden yükselişe geçsin.

AKP turizm sezonunu gözeterek yaptığı tüm düzenlemelerin bedelinin ağır olacağını bağıran bilim insanlığını asla dinlemedi.

Patronlar sezon boyunca kasalarını doldururken alanda çalıştırılan emekçilerin tüm hakları ‘Covid koşullarına göre’ diye düzenlendi.

Yaptıkları açıklamalarda turizm bölgelerindeki yayılım ve ölüm sayıları, karantinaya alınan oteller, hastalığa yakalanan emekçiler hep gizlendi.

Ülke genelinde de aynı şey yapıldı.

‘Resmi sayıların birkaç misli ölümüz var, yayılım en az beş katı’ diye açıklamalar yapanlara ‘hain’ damgaları vuruldu.

Şimdi turizm sezonu bitiyor, okullar açılıyor.

Çocuklarımız için alınan hiçbir önlem olmadığını kendileri itiraf ediyorlar.

Eğitim emekçileri bağırıyor, duyan yok, veliler bağırıyor duyan yok.

Açıkça belirgin ki sonumuz daha kötü olacak.

Aşı karşıtlığının azımsanmayacak bir güç olması da bu kaygıya eklenince hem yayılım hem ölüm sayıları engellenemez duruma ulaşacaktır.

Yeni varyantlar, yapılan Çin aşısının yetersizliği, 3. doz aşı gibi başlıklar ise tam bir karmaşa.

Ekonomideki dibe vuruşu ahlaksızca saklayarak, yalan üstüne yalanla; yoksulun, işçinin, emekçinin daha da çaresizleşmesi için adaletsizliği bayrak edinenler halk sağlığını asla düşünmüyorlar. 

Sanat alanları içinde aynı durum geçerlidir. 

AKV’ler ve fabrikalar için olmayan ‘pandemi koşulları’ sinema-tiyatro-festival-opera-bale için ön koşuldur.

Burada sürdürülebilinir bir durum kalmamıştır.

Sonbahar ve ardından gelecek kış ile yangınların, sellerin ülkesi virüsün boğduğu bir ülke olacaksa sorumluları aynı kişilerdir.

Bilimsel akıldan milyarca yıl uzak, daha çok kazanmak için talandan beslenen bu aklın, bu topraklarda işi bitirilmeli ve yaşadığımız tüm hiç oluşların hesabı bu virüs düzeninden sorulmalıdır.