İnşaat mühendislerinden açıklama: İstanbul’un en önemli gündemi depremdir!

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 11 Ocak 2020 İstanbul depremiyle ilgili olarak açıklama yaptı ve yetkilileri deprem konusunda tekrar uyardı. İMO İstanbul Şube Başkanı Nusret Suna, depremin ulusal sorun olarak ele alınması, İstanbul'un kaderine terk edilmemesi gerektiğini vurguladı.

soL - Haber Merkezi

11 Ocak 2020 İstanbul depremiyle ilgili İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından açıklama yapıldı. ''İstanbul'un en önemli gündemi Kanal İstanbul değil, depremdir'' diyen İMO İstanbul Şubesi Başkanı Nusret Suna 1999 depremlerinin yapı stokunun güvenli olmaktan uzak olduğunu açığa çıkardığını, yapıların pek çoğunun kaçak, ruhsatsız ve mühendislik hizmeti almadan üretildiğini söyledi. Suna İstanbul'un kaderini beklemek yerine depreme ulusal sorun olarak yaklaşıp hazırlık yapılması konusunda yetkilileri tekrar uyardı.

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi tarafından yapılan açıklama şu şekilde: 

İstanbul’un en önemli gündemi Kanal İstanbul değil, depremdir!

''İstanbul 11 Ocak 2020 tarihinde, yeni bir depremle sarsıldı. 4.7 büyüklüğündeki deprem nedeniyle İstanbullulara geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.

Ancak bilmek gerekiyor ki, İstanbul her gün biraz daha büyük depreme yaklaşmaktadır. Bu nedenle ne geçmiş olsun dileğinin ne de “daha büyük deprem olmasın” yönündeki temenninin bir anlam ifade etmediği bilinmelidir.

Hatırlanacaktır, geride bıraktığımız yılın Ağustos ve Eylül aylarında İstanbul depremlerle sarsılmış, Silivri açıklarında meydana gelen ve 5.8 büyüklüğünde olduğu belirtilen deprem kaygı yaratmıştı.

Bugünkü depremin yine Silivri açıklarında meydana gelmesi, ilgili bölgede tehlikeli hareketliliğin olduğuna işaret sayılmalıdır.

Geçen yılki depremlerde de sormuştuk. Bugün bir kez daha sorumuzu yineleyelim: İstanbul depreme hazır mı? Sorunun yanıtı gayet açık: Hayır. İstanbul depreme hazır değil. Peki, 1999 depremlerinden geçen 20 yıl boyunca hazır hale gelebilir miydi? Evet. İstenseydi, İstanbul depreme hazır hale gelebilirdi.

1999 depremleri yapı stokunun güvenli olmaktan uzak olduğunu açığa çıkardı. Yapıların pek çoğunun kaçak, ruhsatsız ve mühendislik hizmeti almadan üretildiği anlaşıldı. Ne afet sonrası hazırlık kavramından söz etmek mümkündü ne de deprem bilincinden.

Güvenli yapı üretimini sağlamak amacıyla başlatılan kentsel dönüşüm projeleri, rant değeri yüksek bölgelerden başlatıldı. Amaç zaten güvenli yapı üretimi değil belli gruplara rant sağlamaktı; amaç hasıl oldu.

Deprem toplanma alanlarının, en az güvenli yapı sorunu kadar can alıcı olduğu, 1999 depreminden sonra belirlenen alanların kayda değer kısmının imara açıldı, hatta bazılarına AVM yapıldı.  Deprem Toplanma Alanları ile Acil Toplanma Alanları arasındaki farkın bile bilinmediği yetkililerin açıklamalarından anlaşıldı.

Maalesef İstanbul kaderine razı bir şekilde olası bir depremi beklemektedir. Olası İstanbul depreminin “büyük trajedi” olacağı açıktır. Deprem görmeden binaların göçtüğü bir kentte yüzbinlerce vatandaşımız depremden etkileneceği aşikârdır. İstanbulluların can güvenliği tehlikededir.

İstanbul’un mevcut sorunları çözüm beklerken Kanal İstanbul gibi projelere yönelmek kente taşıyamayacağı bir yük bindirmektir.

Deprem ulusal bir sorun olarak kabul edilmeli, Kanal İstanbul gibi akıl dışı bir projeden hızla vazgeçilmeli ve bütün olanaklar seferber edilerek İstanbul’u depreme karşı hazırlıkla hale getirmelidir.

Eğer bu yapılmazsa vebali hiç tartışmasız siyasi iktidarın omuzlarında olacaktır; milyarlarca lirayı Kanal İstanbul gibi bir projeye aktarmayı planlayanların depremin olası sonuçlarının vebalinden kurtulması mümkün değildir.

İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi hem yerel yönetimi hem de merkezi hükümeti uyarmaya devam edecektir. Aynı zamanda inşaat mühendislerinin bilgi birikimi ile kentin hizmetinde olacağını duyurmaktadır. ''

Nusret SUNA

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası

İstanbul Şube Başkanı