Manisa'da hayatını kaybeden 15 mevsimlik tarım işçisinin ardından...

Kamyonetlerin arkasında hiçbir can güvenliği olmadan bir yerden diğerine götürülen mevsimlik tarım işçilerinden 15'i daha bugün hayatını kaybetti. Her yıl yaşanan ölümler "kaza" haberleriyle geçiştirilirken, işçiler göz göre ölüme yolculuk ediyor.

Ezgi Karataş

Yaz aylarıyla birlikte mevsimlik tarım işçilerinin ölüm haberleri de artmaya başladı. Hemen hemen her gün "mevsimlik işçileri taşıyan araç kaza yaptı" şeklinde haberler gelirken işçilerin ölümleri SGK kayıtlarına dahi girmiyor. "Trafik kazası" olarak değerlendirilen bu iş cinayetleri her yıl artarak devam ediyor.

TÜRKİYE'DE 1 MİLYONUN ÜZERİNDE TARIM İŞÇİSİ VAR

Sadece 2013 yılında mevsimlik tarım işçilerinden en az 101'i "trafik kazasında" hayatını kaybederken aynı yıl çeşitli nedenlerle en az 198 mevsimlik tarım işçisi yaşamını yitirmişti. Mevsimlik tarım işçilerine ilişkin kısa süre önce açıklamalarda bulunan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü'nde görevli Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, Türkiye'de 1 milyonun üzerinde gezici tarım işçisi bulunduğunu açıklamış ve tarım işçilerinin sorunlarına değinmişti.

Manisa'da 15 işçinin ölümü sonrası soL'a açıklamalarda bulunan Gülçubuk, "son 1 haftada çeşitli açıklamalar yaptık, Meclis'e gittik... Herkes üç maymunu oynuyor. Kimse bu sorunu sahiplenmiyor. Tarım işçilerinin güvencesi yok, sendikası yok, örgütlülüğü yok. Üzülerek söylüyorum ama bu haberler daha çok duyulacak, yasalar uygulanmıyor, takipçisi yok. Düzenleme yapıyorlar ama bir karşılığı var mı, yok mu araştırılmıyor" dedi.

Tarım işçilerinin sorunlarını sıralayan Gülçubuk, "barınma yeri, barınma koşulu, altyapı hizmetlerinden yoksunluk. Diğer yandan sağlık, çalışma koşulları, ücret koşulları, sosyal güvenceden yoksun olmak, çocukların okulu yarıda bırakmaları, trafik ve iş kazaları, kadınların ev içi ve ev dışı rollerinin ağırlığı-zorluğu, sahipsizlik, vd. Bütün bunlar tarım işçileri için sorunların ne kadar çok ve bir o kadar da ağır olduğunu gösteriyor" ifadelerini kullandı.

ÖLÜMLER ARTIYOR, BAKANLIK SUSUYOR

Oldukça zor koşullarda çalışan, barınma ve beslenme gibi hayati sorunlarına en ufak bir çözüm üretilmeyen mevsimlik tarım işçileri, en çok trafikte hayatını kaybediyor. Kamyonetlerin arkasına tepeleme biçimde bindirilen ve insalık dışı şekilde taşınan işçiler adeta ölüme yolculuk ediyor. Son olarak bugün Manisa'da yaşanan olayda 13'ü kadın 15 mevsimlik tarım işçisi hayatını kaybederken, Bakanlık ölümlere seyirci kalmaya devam ediyor.

'SUÇ İŞÇİLERİN'

TBMM’de mevsimlik tarım işçilerinin sorunlarının araştırıldığı komisyona Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri tarafından geçtiğimiz yıl yapılan sunumda skandal ifadeler kullanılmış, adeta ölen işçiler suçlanmıştı.  Bakanlık yetkilileri “İşçiler üst üste yolcu alan araçlara binmesin” diyerek tüm sorumluluğu işçilere yüklerken en ufak bir denetim bile yapılmaması nedeniyle yaşanan ölümleri aklama girişiminde bulunmuştu.

ÖLÜME YOLCULUĞUN HİKÂYESİ

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin 2014 yılı raporunda mevsimlik tarım işçilerinin yaşadıklarına da değinilmiş ve özellikle kadın ve çocuk işçilerin durumuna dikkat çekilmişti:

Rapordan bazı bölümler şöyle:

-Çocuk işçiliğin bir biçimi tarım ve inşaat gibi mevsimlik işlerdir. Tarım sektöründe toplayıcılık başta olmak üzere birçok işi yüklenen çocuk işçilerden özellikle kız çocukları sektörün görünmez gücünü oluşturmakta ve daha fazla yıpranmaktadır. Çünkü kız çocukları ev işleri de yapmaktadır. Bu aşırı fiziksel yorgunluk çeşitli hastalıklara ve psikolojik yorgunluklara neden olmaktadır. Ayrıca kız çocuklarının eğitim gibi birçok olanağa da ulaşmaları daha zordur. İnşaat işlerinde ise erkek çocuklar çalışmaktadır. Burada sadece hafif, yardımcı işler yapmaz, bizzat tehlikeli işleri de üstlenirler.

-Kadın işçi cinayetleri devlet tarafından eksik açıklanmaktadır. Özellikle mevsimlik tarım işçileri SGK verilerinde yer almamaktadır. Buradan çıkan sonuç en çok kadın işçilerin iş cinayeti bilgilerinin açığa çıkmadığı, kayıt dışı ve en güvencesiz çalışan işçiler oldukları, başka bir deyişle kadın emeğinin bilinçli olarak görünür kılınmadığı gerçekleridir.

-Kadın işçilerin hemen hemen yarısı tarım sektöründe ve büyük çoğunluğu ücretsiz aile işçisi olarak çalışmaktadır. Tarlada, bağda ve bahçede ekimden dikime, yetiştirmeden pazarlamaya kadar tarımsal üretimin içinde olan kadın, evinin ve çocuğunun işlerinden de sorumludur. Son dönemde sermayenin ülke çapında ucuz emeğe duyduğu ihtiyaç, kadınları mevsimlik tarım işçiliğine ve ücretli-yevmiyeli işçiliğe yöneltmektedir. Kadın tarım işçileri ölümlü ve yaralanmalı iş kazalarına ve meslek hastalıklarına maruz kalmaktadır. Ancak bu konuda sağlıklı bir bilgi yoktur. Kadın mevsimlik tarım işçilerinin geçirdiği servis! kazaları en somut örnektir.

-Kürt işgücü göçünün birinci biçimini “mevsimlik tarım işçiliği” oluşturmaktadır. Urfa ve Adana’da pamuk; Akdeniz’de ve Ege’de yaş sebze, meyve, üzüm, zeytin ve tütün; Marmara’da sebze, meyve ve fındık; Karadeniz’de fındık, çay ve tütün; İç Anadolu’da sebze toplayıcılığında ihtiyaç duyulan ucuz tarımsal emek içerisinde Kürt aile emeğinin payı büyük ölçeklere ulaşmıştır.

BAZI HABERLER...

Sadece son günlerde basına yansıma şansı bulmuş mevsimlik tarım işçileri haberleri şöyle:

-Konya'da mevsimlik tarım işçilerini taşıyan minibüsün lastiğinin patlaması sonucu şarampole devrilmesi üzerine meydana gelen kazada 1'i bebek 3 kişi öldü, 12 kişi yaralandı

-Ankara’nın Polatlı ilçesinde mevsimlik tarım işçilerini taşıyan minibüsün devrilmesi sonucu 2 kişi öldü, 8 kişi yaralandı

-Şanlıurfa’nın Viranşehir İlçesi’nde tarım işçilerini taşıyan kamyonetin meydana gelen kaza yapması sonucu 28 kişi yaralandı.

-Yozgat'ın Yerköy İlçesi'nde, mevsimlik tarım işçilerini taşıyan minibüsün devrilmesi sonucu, 1 kişi öldü, 9 kişi yaralandı.

-Tokat’ın Niksar ilçesinde Suriye uyruklu mevsimlik tarım işçilerini taşıyan minibüsün virajı alamayarak devrilmesi sonucu 1 kişi öldü, 3’ü ağır 20 kişi yaralandı.