Küba tek başına dünyayı kurtarabilir mi?

Dünyada birkaç ülkede daha emekçilerin kapitalist düzeni yıkıp sosyalizmi kurması ve Küba’nın yanında yer alması gerekmez mi? Hep Küba’nın mı imdadımıza koşmasını bekleyeceğiz? 11 milyonluk, dünyada eşi benzeri görülmedik bir abluka altındaki ufacık ada dünyayı tek başına kurtarabilir mi? İnsaf. Artık bu yük Küba’nın sırtından alınmalı.

Akif Akalın

Çin’in Ocak ayı başında Dünya Sağlık Örgütü’nü nedeni belli olmayan zatürre vakaları hakkında bilgilendirmesinden kısa bir süre sonra “Kovid – 19 Ulusal Önleme ve Kontrol Planı” hazırlayan Küba, Kübalıların salgından etkilenmemeleri için gerekli tedbirleri aldı. Fakat diğer ülkelerden farklı olarak bununla yetinmedi. Çünkü Küba kendisini yalnızca Kübalılara değil, bütün dünya emekçilerine karşı “proletarya enternasyonalizmi” çerçevesinde sorumlu hissediyordu ve dünyanın diğer coğrafyalarındaki emekçilerin yardımına koşmaya başladı.

İlk olarak 16 Mart’ta Kübalı uzmanlar Venezuela’ya giderek, Venezuela Sağlık Bakanlığı’nın salgın karşısında gerekli tedbirleri alması için yardımcı oldu. Bu sırada Venezuela’nın gereksindiği tıbbi malzemeler belirlendi ve gönderildi. Daha sonra Venezuela’nın salgınla baş edebilmesi için 136 sağlık emekçisinden oluşan bir tıp tugayı (brigade) ülkeye gönderildi.

Daha sonra Nikaragua başkan yardımcısı Rosario Murillo, 18 Mart’ta, salgınla mücadelenin örgütlenmesi için 5 Kübalı uzmanın Nikaragua’ya geldiğini açıkladı. Kübalı uzmanlar hemen Nikaragua’nın salgınla mücadele planının değerlendirmesini yaparak, ülkeye alması gereken tedbirler konusunda yardımcı oldular.

2019 Kasım’ında Küba ve Surinam arasında ilişkilerinin 40. yıldönümü nedeniyle kutlamalar yapılmıştı. Geçen 40 yıl boyunca Surinam’ı bir an olsun yalnız bırakmayan Küba, 20 Mart’ta bu ülkeye, okurlarımızın da yakından tanıdığı, birçok yazımıza konu olan Henry Reeve tıp tugayından 51 sağlık emekçisi ile yardıma koştu. Bugün Kübalı sağlık emekçileri Surinamlıları koronavirüse karşı korumak için görev yapıyor.

Aynı gün, 20 Mart’ta Henry Reeve tıp tugayından 5 sağlık emekçisi de Granada’nın yardımına koştu. Özellikle yoğun bakım uzmanlarına ihtiyaç duyan Granada, proletarya enternasyonalizmi sayesinde kendisinin asla kısa sürede yetiştiremeyeceği uzmanlara kavuştu.

21 Mart’ta yine Henry Reeve tıp tugayından 140 sağlık emekçisi, Küba’nın komşusu Jamaika’ya ulaştı. Jamaikalılar ne zaman bir sağlık sorunuyla karşılaşsalar, hiçbir karşılık beklemeden yardımlarına koşan Kübalı sağlık emekçilerini coşkuyla karşılarken, COVID 19 salgınına karşı artık yalnız olmadıklarını hissettiler.

PROLETARYANIN İNSAN SEVGİSİ

Bu arada Küba dünyanın en eski emperyalist gücü İngiltere’ye de proletaryanın insan sevgisini göstermeyi ihmal etmedi. Hasta yolcuları olduğu için hiçbir ülkenin kabul etmediği, denizin ortasında mahsur kalan MS Braemar gemisinin limanına yanaşmasına, 600 yolcusunun gemiden çıkartılmasına izin verdi. Yolcular daha sonra uçakla evlerine gönderildi.

Küba’nın Venezuela, Nikaragua, Jamaika, Surinam ve Grenada’dan sonra İtalya'nın yardımına koşması ayrı bir anlam taşıyor. Anımsanacağı gibi koronavirüs Küba’ya “İtalya’nın Lombardiya bölgesinden” gelen turistlerle girmişti. Bu turistleri hemen karantinaya alarak tedaviye başlayan Küba, şimdi de 22 Mart’ta Lombardiya’ya, hastalığın kendisine geldiği yere, salgınla mücadeleye için 52 sağlık emekçisi gönderdi. Kübalı sağlıkçılar şimdi İtalya’nın çöken sağlık sistemini yeniden canlandırmaya çalışıyorlar.

KÜBALI SAĞLIK EMEKÇİLERİ 37 ÜLKEDE KORONAVİRÜSLE MÜCADELE EDİYOR

Aslında bu 6 ülkeye, KOVİD 19 salgınından bağımsız olarak, Küba’nın tıbbi enternasyonalizm çerçevesinde yardım ettiği 59 ülkeyi de eklemek gerekir. Bu salgın çıkmadan önce de zaten Kübalı sağlık emekçileri 59 ülkede görev yapıyorlardı. Bu ülkelerden 30 tanesi bu yazı kaleme alındığında ülkelerinde yeni koronavirüs vakası tespit ettiklerini duyurmuştu. O halde basit aritmetikle Kübalı sağlık emekçileri bugün kendi ülkeleri dahil 37 ülkede koronavirüse karşı mücadele ediyor.

Peki, ama nereye kadar? Kübalı sağlık emekçileri daha kaç ülkenin yardımına koşabilir? Gerçi Küba’nın gocunduğu yok. Hatta daha fazla ülkeye yardıma hazır. Fakat gerçekten nereye kadar?

Artık dünyada birkaç ülkede daha emekçilerin kapitalist düzeni yıkıp sosyalizmi kurması ve Küba’nın yanında yer alması gerekmez mi? Hep Küba’nın mı imdadımıza koşmasını bekleyeceğiz? 11 milyonluk, dünyada eşi benzeri görülmedik bir abluka altındaki ufacık ada dünyayı tek başına kurtarabilir mi? İnsaf. Artık bu yük Küba’nın sırtından alınmalı.