Akademisyen Ceren Damar Şenel’in katil zanlısının avukatı Vahit Bıçak’ın tepki çeken savunmaları ve sosyal medya paylaşımlarının ardından Ankara Barosu Disiplin Kurulu’nun harekete geçip geçmeyeceği merak edilirken, sosyal medyada yaygınlaşan bir görüntü Vahit Bıçak’ın sosyal medyayı kötüye kullanmasının yeni olmadığını ortaya çıkardı.
STAJYER ADAYLARININ İŞİ: SOSYAL MEDYA GÖRÜNÜRLÜĞÜNÜ ARTTIRMAK
2017 yılından paylaşılan iki ekran görüntüsünden, Vahit Bıçak’ın sahibi olduğu Bıçak Hukuk Bürosu’nun, staj yapmak için başvuranları "kimi testler"den geçirdiği anlaşılıyor. Bu testlerden biri olan sosyal medya testinde, başvurucudan büronun "sosyal medya hesaplarında paylaşılan mesajları geniş kitlelere ulaştırması" isteniyor. Öte yandan işin bununla bitmediğini, maildeki "Bazılarınız bu testten başarıyla geçti, bazılarınız ise aynı başarıyı gösteremedi" sözlerinden anlıyoruz. İşe ihtiyacı olan yüzlerce insanla dalga geçercesine kurulan bu cümlelerden sonra, başarının kriteri belirtiliyor: Adayların “verilen görevi ciddiye alıp titizlikle gösterdikleri performansı raporlamaları”. Ardından da örnek olarak adaylara daha önce hazırlanmış "başarılı" bir rapor gönderiliyor.
Bu yazışmalar, her yıl yüzlerce mezun veren hukuk fakültelerinden çıkarak mesleğe adım atan ve güvencesiz şekilde çok düşük ücretlere çalışmaya mecbur kalan “stajyer avukatlık” gerçeğini gözler önüne seriyor. Aynı zamanda bir sonraki aşama olan “işçi avukatlığa” dair de fikir veriyor.
ETİK, AVUKATLIK MESLEK ETİĞİ VE REKLAM YASAĞI
Öte yandan tüm avukatların uymak zorunda oldukları TBB Meslek Kuralları’nın 4. ve 7. maddeleri uyarınca, bu yöntem, "mesleğin itibarını zedeleyici ve salt ün kazandırmaya yönelik tarzda meslek etiğine aykırı davranışlar" kapsamına giriyor. Daha da ötesinde, başvurucular aracılığıyla avukat Vahit Bıçak’ın veya bürosunun sosyal medya görünürlüğünü arttırma amacında olan bu yöntem, Avukatlık Kanunu’nu 55. maddede düzenlenen reklam yasağına da aykırılık teşkil ediyor. Bu hükme göre, avukatların iş elde etmek için, reklam sayılabilecek her türlü teşebbüs ve harekette bulunmaları yasak. Yine bu maddeye dayanılarak çıkarılan TBB Reklam Yasağı Yönetmeliği’nin 11. maddesinde de, dayanak hükümde sayılanlara ek olarak avukatlara açıkça “üçüncü kişilerin kendileri için reklam sayılabilecek bu tür eylem ve davranışlarına izin vermemek, engel olmak için gerekli önlemleri almak” yükümlülüğü getirilmiş.
ANKARA BAROSU RE’SEN DİSİPLİN SORUŞTURMASI AÇMA YETKİSİNE SAHİP
Avukat Vahit Bıçak, işe başvuran stajyerlerden sosyal medya hesaplarından paylaşılan mesajların "geniş kitlelere ulaştırılmasını" isteyerek, üçüncü kişileri değil engellemek, kendi reklamını yapmaya teşvik etmiş oluyor. Üstelik hemen 12. maddede, “bu yönetmeliğe aykırı fiil veya fiilleri birden fazla işleyenler hakkında derhal ve re'sen disiplin soruşturması” açılacağı belirtilmiş. Bıçak Hukuk Bürosu’nun başvurucuya attığı mailde yer alan, “Takdir edersiniz ki hukuk büromuza sizin başvurunuza benzer yüzlerce başvuru yapılmaktadır” ifadeleri bu yöntemle yüzlerce kişiye büronun reklamının yaptırıldığını gösteriyor.
Avukat Vahit Bıçak’ın birden fazla kez reklam yasağını ve meslek etiği kurallarını ihlal etmiş olduğu açıkken, Ankara Barosu’nun re’sen disiplin soruşturması başlatma yetkisini kullanıp kullanmayacağı önümüzdeki günlerde belli olacak.
NE OLMUŞTU?
Geçtiğimiz hafta akademisyen Ceren Damar'ı öldüren sanık Hasan İsmail H.’nin yargılandığı davanın ilk duruşması gerçekleşmiş, duruşmada katil zanlısı Hasan İsmail H. ve avukatı Vahit Bıçak’ın savunmaları tepki çekmişti. Bıçak, ortada hiçbir somut delil olmadığı halde sırf iyi hal indiriminden yararlanması amacıyla müvekkili katil zanlısı İsmail H.’nin cinsel saldırı suçunun mağduru olduğunu iddia etmişti. Bu savunmanın ardından ise Avukat Vahit Bıçak, sosyal medya hesabından benzer imalar içeren bir paylaşım yaptığı görüldü. Av. Müjde Tozbey, Ceren Damar’ın katilinin avukatının beyan ettiği görüşleri üzerine "Müvekkiline -görüşme kaydı, mesajlaşma vb. delili olmadan- böyle bir savunma yaptırarak müvekkilinin güvenilirliğini ve samimi/dürüst beyanda bulunmayarak iyi hal indiriminden faydalanma hakkını ortadan kaldırmaktadır" yorumunda bulunarak Bıçak'a tepki göstermişti.
