Sırrı Süreyya Önder: 4 Kasım'ı biliyorduk

HDP’li Sırrı Süreyya Önder, milletvekillerinin tutuklanacağını bildiklerini ve 10 kişilik bir isim listesinden haberleri olduğunu söyledi.

 

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’la birlikte toplam 9 HDP milletvekilinin tutuklanmasının yıldönümünde HDP'li Sırrı Süreyya Önder açıklamalarda bulundu.

Cumhuriyet'e konuşan HDP'li Önder, "Açıkçası bize 4 Kasım haftasında bir şey yapılacağına dair çok net bilgiler ulaşmıştı. 10 kişilik bir isim listesiyle başlayacaklarını da biliyorduk. Aşağı yukarı bir iki isim değişti" dedi.

Önder, "CHP’nin rızasını almanın da ötesine gidip desteğini almak bu operasyonu yapacaklarının üzerindeki kuşku bulutlarını da dağıtmıştı. Fakat bu topraklarda hikmetle öğrenme geleneği zayıf, bu topraklar hep felaketle öğrenme geleneğine yatkın. Deprem hakkında daha önce hiç bilgilenmiyoruz, oysa bunun bilgileri var. Oysa yıkıcı bir depreme maruz kaldığımızda herkes jeoloji uzmanı kesiliyor. Hep böyle felaketlerle öğreniliyor" diye konuştu.

'KILIÇDAROĞLU 'ADALET YÜRÜYÜŞÜ'YLE KURTULDU'

CHP'nin Meclis'te dokunulmazlık oylamasında verdiği desteğe ilişkin de konuşan Önder, "CHP bu gayri meşru yöntemlere verdiği onayın sonunda kendisini de önüne katacağını gördü. Nitekim Enis Berberoğlu tutuklandı. Ondan hemen sonra Kılıçdaroğlu’na uzanacaktı. CHP orada durumu aydı ve siyasal bir parti ekseninden çıkartarak adalet başlığı altında, o güne kadar dışladığı, görmek istemediği ya da tahammül edemediği kim varsa hepsine çağrı yaptı. Bu çağrıya da hiçkimse CHP’ye günahlarını hatırlatarak yaklaşmadı. Kemal Kılıçdaroğlu ve diğer CHP’li vekiller bu furyadan bu toplumsal itirazla kurtuldular. Bu demokrasi mücadalesi bugünden yarına hemen değil ama seçimler de dahil olmak üzere birçok alanda çok etkili sonuçlar üretmeye adaydır" ifadelerini kullandı.

GÖZALTINA ALINDIĞI GÜNÜ ANLATTI

Gözaltına alındığı günü de anlatan Önder, "Birincisi, zorla uçağa bindirilmemdi. İnsanların gördüğü zulüm karşısında lafı bile edilmez. İkincisi de; ben kapıyı açmamıştım. Meclis Başkanı, savcı, mahkeme emri ve Mithat Sancar gelmeden kapıyı açmayacağımı söyledim. Mithat Hoca’nın hem anayasal açıdan hem de hukuk formasyonuyla tanık olmasını istedim. Benim kapım ilk çalındığında aynı anda telefonum da çaldı. Selahattin Bey arıyordu... ‘Benim evi sardılar, eve girmeye çalışıyorlar’ dedi. ‘Başkan benim eve de girmeye çalışıyorlar’ diye yanıt verdim. Selahattin Bey, ‘O zaman organize bir şey bu. Hadi hepimize kolay gelsin’ dedi. Birbirimize başarı diledik kapattık. ‘Açmazsanız kapıyı kıracağız’ dediler. Bir polis Amerikan polisi havasıyla hakkımdaki fezlekeyi bütün apartmana dinletti. Mithat Hoca geldi. Mahkeme kararını da gördükten sonra kapıyı açtım" ifadelerini kullandı.