Unilever işçilerine kitlesel destek

Unilever'de çalışan ve işten çıkarılan, TÜMTİS'e bağlı işçilerin direnişine kitlesel destek ziyareti gerçekleştirildi. Ziyarette direnişin, işçilerin dayanışmasıyla kazanılacağı ifade edildi.

soL (HABER MERKEZİ) Unilever firmasında yaklaşık 100 gündür direnişte olan işçilere sendika, parti ve platformlar tarafından, yoğun bir kalabalıkla destek ziyareti gerçekleştirildi.

Türkiye Motorlu Taşıt işçileri Sendikası'nda (TÜMTİS) örgütlü oldukları, anayasal haklarını kullandıkları gerekçesiyle işten çıkarılan işçilerin eylem çadırı önünde bir araya gelen emekçiler, "İş Ekmek Yoksa Barış Da Yok", "Gün Gelecek Devran Dönecek AKP Halka Hesap Verecek", "İşçi Düşmanı Hükümet İstifa", "Direne Direne Kazanacağız", " Unilever İşçisi Yalnız Değildir, "E-kart İşçisi Yalnız Değildir", "Yörsan İşçisi Yalnız Değildir" sloganlarıyla Unilever işçilerine destek verdi.

Ziyarette sendika, platform ve parti temsilcileri de yerlerini aldı. Unilever işçilerine destek ziyaretinde, Herkese Sağlık Güvenli gelecek Platformu, Tek Gıda İş-Yörsan, Petrol-İş, Belediye İş 2 No'lu Şube, Harb-İş Anadolu ve Avrupa Yakası Şubeleri, Basın İş-Ekart, Birleşik Metal-İş Gebze Şubesi, Der-İş, Liman-İş, Limter-İş, Türk Tabipler Birliği, TKP, ÖDP, EMEP, DTP ve Sosyalist Emek Hareketi temsilcileri de yerlerini aldı. Unileverdeki direnişe destek için, şu anda grevde bulunan E-kart ve Yörsan işçilerinin katılımları da gözlemlendi.

Grev çadırı yanında kurulan platformda konuşmalar gerçekleştirildi. Türk İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel konuşma gerçekleştirirken, konuşmasına, Unilever'de, Yörsan'da, E-Kart'ta ve Türkiye'nin diğer bölgelerinde direnişte bulunan işçilere teşekkür ederek başladı.

İşçiler gerekirse Ankara'ya yürüyecek
Türkel, yaptığı konuşmada, Tayyip Erdoğan'ın, ülkenin başbakanıyken, Unilever, E-kart ve Yörsan işçilerini ne zamana kadar görmezden geleceğini sorarken, aynı soruyu çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e de yöneltti.

Türkel, Çelik'e "Sen bu ülkenin bakanısın, Patagonya'nın değil" diye seslendi. İşçilerin baskılarla sendika değiştirmeye zorlanırken, Çelik'in patronlara bu davranışlarının nedenini sormadığını dile getiren Türkel, "Biz seni rahat uyutmayacağız. Yine de duymazsan Ankara'ya yürüyeceğiz" diye konuştu. Türkel konuşmasında Unilever'deki direnişe destek çağrısında bulunarak" Bu ülkede işçi kardeşlerininz anayasal haklarınızı kullanarak grev yaparken, iftar yemeği boğazınızdan geçecek mi? Grevdeki kardeşlerinize beş lira vererek de destekte bulunabilirsiniz" dedi.

Grevdeki işçiler geleceklerini kurmaya çalışıyor
E-kart işçilerini temsilen Savaş Bahadır da konuşma yaptı. Bahadır konuşmasında, anayasal hakları olan sendikal örgütlenme hakkı için yola çıktıklarını ifade ederken, haklı durumdayken patronların baskısına maruz kaldıklarını hatırlattı. Bahadır, patronların kendi çıkarları için birlik olduklarına dikkat çekerken, grevlerin birlik olmadan kazanamayacağını vurguladı.

Bahadır, hükümetin kazanılan davaları ve mahkeme kararlarını yok saydığını ifade ederken, AKP hükümetinin patronlar tarafında yer aldığına işaret etti. "Bizim işçilerin dayanışmasından başka umudumuz yok" diyen Bahadır, haftalardır mücadele ettiklerini, işçilerin evde çocuklarına mücadeleyi anlattıklarını söylerken, bir taraftan çocuklarının geleceklerini kurmaya, karınlarını insanca doyurmaya ihtiyaçları olduğunu belirtti.

Sağlık ve emekçilerin hakları peşkeş çekiliyor
Herkese Sağlık Güvenli Gelecek Platformu adına konuşan Hüseyin Demirdüzer, AKP'nin emperyalist sermayenin taşeronu olduğunu ve emekçilerin geleceklerini sermayeye peşkeş çekmekte kararlı olduğunu belirtti. Demirdüzer AKP'nin "daha iyi bir sağlık sitemi", "Daha iyi bir Türkiye" mesajı verdiği hatırlatırken, AKP'nin daha iyi yaşam söyleminin, Tuzla tersanelerindeki işçi cinayetlerinde gerçek yüzünü gösterdiğini vurguladı.

Demirdüzer, "Artık mızrak çuvala sığmıyor" diye konuşurken, AKP'nin sosyal güvenlik yasasına ve istihdam paketine karşı da direnmenin şart olduğunu ifade etti.

Unilever grevini ziyaret eden işçiler, sendika, parti ve platform temsilcileri, konuşmaların ardından alandan ayrılırken, grevi ve direnen işçileri alkışlar ve sloganlarla desteklemeye devam etti.