soL (HABER MERKEZİ) Akif Beki, dün Radikal'de yayınlanan yazısıyla medyaya hızlı bir dönüş yaptı. Kendisinden beklenenin aksine, güncel siyasetle ilgili bir yazı yazmayan Beki, yazısının bir bölümünü Erdoğan ailesine ayırmayı ihmal etmedi. Başbakanlık Basın Sözcülüğü görevine getirildiği günden itibaren adı türlü tartışmalarla anılan Akif Beki, istifasının ardından, medyaya dönmek istediğini belirtmişti.
Erdoğan'ın radikali
Erdoğan'ın Başbakanlık Basın Sözcülüğü görevine getirdiği ve istifasının ardından, "Akif benim yine kardeşim, yine canciğerimdir. O kadar" dediği Beki, ilk yazısında Erdoğanları unutmadı. Radikal'de yazmaya başlayacağının duyulması üzerine "Erdoğan'ın basındaki sözcüsü" olacağı yorumları yapılan Beki, bu beklentileri boşa çıkarmadı. "Yalanlanan ilk resmi sözcü" olarak tarihe geçen Beki, performansını Radikal'de sürdürecek.
Emine Hanım'ın "romantizm"i
İlk yazısının ikinci bölümünü Emine Erdoğan'a ayıran Beki, üslubuyla, okurları şaşırttı. Tayyip Erdoğan'ın Koceli'deki konuşmasını yağmur altında dinleyen Emine Erdoğan'ın bu hareketinin nedenini açıklama ihtiyacı duyan Beki, "Galiba ben cevabı biliyorum. Fazla uzatmadan, hem habercileri bu meraktan kurtarmak, hem de gereksiz sorulara ve görevlilerin suçlanmasına bir son vermek için işte açıklıyorum" diyerek, Emine Erdoğan'ın yağmur altında ıslanmasının nedeninin "romantizm" olduğunu iddia etti. "Islanma pahasına, 'ben de sizdenim', mesajı verdi. Bir adım gerideki tentenin altına çekilmeyi de, uzatılan şemsiyeyi de bunun için reddetti. 'Beraber ıslandı yağan yağmurda!' Romantizmin hâlâ ölmediğini hepimize gösterdi."
Gitmek mi zor kalmak mı zor? Bir de Beki'ye sor
Yazısının ilk bölümünde "Düşünsenize, oyuncu olduğunuz halde senaryonun ne başından haberdarsınız, ne de sonundan haberiniz oluyor. Kendi filminizin en başına yetişemediğiniz gibi en sonunu da kaçırıyorsunuz. Hayat dediğimiz gösteride bize ayrılan zamanı, rolümüzü anlamak ve anlamlandırmak için harcamamızın sebebi, zaten bu tuhaflıktır" gibi ifadeler ile kendi edilgenliğine kılıf uyduran Beki, Başbakanlık Basın Sözcülüğü göreviyle ilgili soruları da geçiştirdi. Adam Sandler'in Micheal Newman karakteriyle karşımıza çıktığı 'Click' filmini örnek gösteren Beki, Sandler'in hayatının bir bölümünü silmeye yarayan bir kumandaya sahip olduğunu anımsatan Beki, "Pişman mıyım? Eğer öyleyse, nelerden pişmanlık duydum? İşte benim cevabım: Şayet benim elimde öyle bir sihirli kumanda aleti olsa ve şimdi başa sarabilseydim, gidişim de, dönüşüm de dahil, yaşadıklarımın tek bir karesini bile atlamak istemezdim. Çünkü biliyorum ki, ben atlasam da hayat atlamayacak, ne varsa yaşanmış -bu kez iyi ya da kötü bir farkla- yine yaşanacaktı" dedi.
Duyduğu pişmanlığı ve rahatsızlığı itiraf ememek için dolaylı bir anlatım kullanan Beki, bulunduğu her yerde "görevini" yerine getirebileceğini gösterdi.
Okur yorumları
Okurlar, Beki'nin Radikal'de yazmaya başlamasına ilginç yorumlarda bulundu. Beki'nin Radikal'e renk katacağını ve Radikal'in çoksesliliğini kanıtlayacağını düşünen okurların yanı sıra, Beki'nin Radikal'de ne aradığını soran okurlar da vardı.
Dikkat çeken bazı okur yorumlarını, imlalarına dokunmadan aktarıyoruz:
hoş geldiniz...
sizin gibi tecrübe sahibi insanların eminim bizim gibi gençlere öğreteceğiniz çok şey vardır.radikal ailesine katılmanızı sağlayan sayın başbakanımıza huzurunuzda tşk bir borç bilirim...
Umudu yitirmek
Umudumu yitirmeme sebep olan bir cepheden geliyorsunuz sayın Beki. Peki, siz hala umutlu musunuz?
Romantizim
Radikal'de yazmaya başlamanızı olumlu buluyorum. Radikal, romantizmin ölmediğini hepimize gösterdi
Pardon Ama Hangi Romantizm?!?
Elbette romantizm ölmedi Sayın Beki. Ama merak edilen soru şu: Emine Erdoğan'ın romantizmi hangi romantizm acaba?? "Gemicik", "Pırlanta" ve "Dost iş adamlarının parasıyla Harvard'da çocuk okutmak" Emine Hanım'ı bir başka romantik yapıyor olabilir mi?? "Romantizm ölmedi" yorumunuz bir de bu açıdan yapacağınızı ummak beni çok mu "romantik" yapıyor... Emine Erdoğan mı romantik ben mi?? Yoksa siz mi???