AB işimize gelirse iç işlere karışabilir!

Referandum sürecinde ‘evet’ için AB’den destek mesajları yağdıran ve AB’nin Hükümet yanlısı kararlarını öne çıkaran yandaş medya, zina, türban gibi konularda işine gelmeyen kararlar alan AB’yi eleştirerek iç işlere karışmakla suçluyordu.

Referandum sürecinde ‘evet’ oylarını arttırmak ve cepheyi güçlendirmek için var gücüyle çalışan yandaş medya, AKP Hükümetine destek veren AB temsilcilerini öne çıkarıyor. Anayasa’nın oylanacağı referanduma AB etkisini iç işlere müdahale olarak görmeyen yandaş medya, türban ve zina tartışmalarındaki AB tutumu için tersinden değerlendirmeler yapmıştı.

Son olarak Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu Başkanı Gianni Buquicchio’nun Anayasa paketine kuvvetli destek verdiğini yazan gazete, Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Hollandalı Hıristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten’in Anayasa referandumunda ‘evet’e verdiği desteği öne çıkarmıştı. Yandaş medyanın, AB’nin Ergenekon ve yargı ile ilgili değerlendirmelerini iç politika için malzemeye çeviren haberleri de dikkat çekmişti.

Geçtiğimiz Ocak ayında Zaman gazetesinde, AP Dış İlişkiler Komitesi'nde oylanan Türkiye ile ilgili raporda yer alan “Ergenekon suç ağının boyutlarından endişe edildiği” değerlendirmesi öne çıkarılmış, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yeniden yapılandırılması isteği vurgulanmıştı.

Raporun AP’nin Türkiye’ye bakış açısını yansıtması açısından önemine işaret eden haberde AKP hükümetine dönük övgüler de yer bulmuştu. Zaman gazetesinin haberine göre raporda, "Türk hükümetinin, her Türk vatandaşının kökeninden ve dini inancından bağımsız olarak eşit haklara sahip olması ve toplumda aktif bir rol oynaması için başlattığı açılımların memnuniyetle karşılandığı" ifadesi yer alırken, hükümetten “siyasi inisiyatifini somut reformlara dökmesi” bekleniyor.

Aynı şekilde AB Türkiye Temsilciliği’nin Mart raporunu da haberleştiren Zaman gazetesi, raporda askerlerin yargıya müdahalesinin ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'u ağır şekilde eleştirildiğini yazdı. AB’nin Ergenekon ve referandum ile ilgili değerlendirmelerinden memnun olduğu gözlenen Zaman gazetesi konu türban, zina olunca AB’yi iç işlerine karışmakla suçlayarak eleştirmişti.

AB kararları Zaman’ın işine gelmeyince…
AB’ye yaklaşımı AKP hükümeti ile uyum içinde seyreden Zaman gazetesi, 2005 yılında AB İlerleme Rapor’unda üniversitelerde başörtüsü yasağı ile ilgili herhangi bir atıfta bulunulmamasını eleştirmişti. Gazetenin yazarlarından Ali Bulaç AB’yi, böyle bir sorunu görmezden gelip yasağı desteklemekle suçlamıştı.

AİHM’nin Leyla Şahin’in türban davasında aldığı olumsuz karar üzerine de Ali Bulaç, “Benim kanaatim bundan böyle din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili hiçbir dava AİHM'e götürülmemeli, açılmış davalar geri çekilmeli” diyerek AB sürecinin yanında durmak için geçerli bir sebep kalmadığını yazmıştı.

Öte yandan, 2004 yılında Başbakan Tayip Erdoğan Türk Ceza Kanunu (TCK) Tasarısı ile ilgili olarak AB’ni iç işlere karışmakla suçlamıştı. AB sözcüsü Flori’nin “TCK 6 Ekim’e kadar çıkmalı” sözleri için Erdoğan, "AB sözcüsünün Türkiye'nin iç işlerine yönelik, parlamentosuna yönelik talebi ve teklifi olamaz. Bu bizim iç işlerimizle ilgili konudur. AB'nin talepleri bellidir. Bunlar Kopenhag siyasi kriterleriyle bellidir” demişti. AKP hükümetinin zinayı suç kapsamına alma çabasından ötürü AB ile AKP ilişkileri gerilmiş, yandaş medya AB’ye karşı eleştirel tutum alarak AKP’nin muhafazakârlığına vurgu yapmıştı.

(soL – Haber Merkezi)