301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma Katliamı davasında mahkeme kararını açıkladı.
Patron Can Gürkan'a "bilinçli taksirle öldürme"den 20 yıl hapis cezası verildi.
Soma Kömür İşletmeleri A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan 20 yıl, mühendisler Efkan Kurt ile Adem Osmanoğlu 12 yıl 6 ay hapis cezalarına çarptırıldı. Soma AŞ Yönetim Kurulu Üyesi Haluk Evinç ise beraat etti.
Ailelerden protesto: Desinler ki biz adaleti zenginler için kurduk
Soma Davası'nda kararın okunmasıyla birlikte aileler ve avukatlar kararı protesto etmeye başladı.
Bir süre salonu terk etmeyen avukatlar ve aileler daha sonra adliye önüne çıkarak basın açıklaması yaptı.
Bir madenci yakını karara "Adalet kime göre işliyor, desinler ki biz adaleti zenginler için kurduk" diyerek tepki gösterdi.
Başka bir madenci yakını da "Bu ülkede evine ekmek götürmenin bedelinin ölüm olduğunu anladık. Ülke yönetiminin her zaman sermayeden yana olduğunu anladık" dedi.
TKP: Sermaye düzeni bu kararla katliamı üstlenmiş oldu
TKP'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada patron Gürkan'ın cezası onanırsa sadece 1,5 yıl hapis yatacağına dikkat çekilerek şöyle denildi: "Soma Katliamı davasında patron Can Gürkan'ın 20 yıl hapis cezası onanırsa aldı. Son düzenlemelerle 7 yıl demek bu. Ceza onanırsa, 5,5 yıl yattığı için, 301 işçinin katili 1,5 yıl daha yatacak. Sermaye düzeni bu kararla Soma katliamını üstlenmiş oldu. Yanlarına kalmayacak!".
ÇHD: Bu karar yok hükmünde bir karardır
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) tarafından yapılan açıklamada "Bu karar dosyadaki talimat ve müdahalelerin sonucunda verilmiş, yok hükmünde bir karardır" denildi. ÇHD'nin Twitter hesabından yapılan açıklamada kararın Gürkan'ın cezasının infaz edilmemesi için "incelikle yapılan bir organizasyon sonucunda" verildiğine işaret edildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"7 yıldır adalet aranan bu mahkeme önünde aileler hırpalandı, avukatlar sürüklendi, gözaltına alındı. Av. Selçuk Kozağaçlı tutuklandığında ona sorulan sorulardan biri Soma idi.
Bugün ise değiştirilen heyetler, Yargıtay'da dosyaya atanan bürokratlar bu katliama tekrar ortak oldu.
301 maden işçisinin katledildiği bir olayda verilen bu karar, katliam günü kundakta olan işçi çocuklarının yüzüne okunmaya çalışıldı.
Bu karar sermayenin ve siyasal iktidarın mahkeme salonlarındaki gölgesinin en büyük örneğidir. Bu dosyanın tek tutuklusu dosyanın avukatıdır.
Türkiye'nin en büyük işçi katliamında verilmiş olan bu ödül niteliğindeki karar, Türkiye'de işçilerin hayatının değerinin ve patronların işçilere yaptıklarından sorumlu olmayacağının tescilli belgesidir.
Bu dosyada sorumluların ceza almaması için yapılmayan kepazelik kalmadı.
Bu kararda patron Can Gürkan'a verilen ceza bile infaz düzenlemesi göz önünde bulundurularak, sanığın cezasının infaz edilmemesi amacıyla incelikle yapılmış bir organizasyon sonucunda verilmiştir."
Yargıtay kendi kararını bozmuştu
Manisa Soma'da 13 Mayıs 2014’te 301 madencinin yaşamını yitirdiği, tutuklu sanığın kalmadığı Soma maden katliamı davası Yargıtay'ın patronlar lehine verdiği bozma kararı sonrası Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde 13 Nisan'da tekrar görülmeye başlanmıştı.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi, dairenin 3 üyesinin değişmesinin ardından 30 Eylül 2020'de verdiği kararla sanıklar hakkında "olası kasıtla ölüme neden olma suçundan ceza verilmesi" yönündeki kararı bozarak, sanıklara daha az ceza verilmesine neden olacak olan "bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçundan ceza istemişti.
Tutuklu hiçbir sanığın kalmadığı dosyanın 13 Nisan tarihinde görülen ilk duruşmasında ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıkların mahkemeye getirilmesi taleplerinin reddine, Can Gürkan hariç sanıkların vareste tutulması taleplerinin kabulüne; kamu görevlilerinin sorumluluğuna dair süren soruşturmanın akıbetinin sorulmasına ve sanıkların tutuklanma taleplerinin reddine karar vermişti.
