Ekrem İmamoğlu'ndan imalı Erdoğan açıklaması: Beni çok sevdiğini düşünüyorum

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilişkilerine ve cumhurbaşkanı adaylığı tartışmalarına ilişkin açıklamada bulundu.

Haber Merkezi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Gürkan Hacır'ın sunduğu KRT TV'deki "Şimdiki Zaman" programında açıklamalarda bulundu.

'Beni çok sevdiğini düşünüyorum'

Hacır, İmamoğlu'na "Erdoğan, Mansur Yavaş'a randevu veriyor ama size vermiyor. Acaba Cumhurbaşkanı ile aranızda bir inatlaşma mı var?" diye sorarken, İmamoğlu "Beni çok sevdiğini düşünüyorum" dedi. 

İmamoğlu, "İstanbul'da yaşayan bir insan, ben de İstanbul'u yönetiyorum. İstanbul aşkı olan bir cumhurbaşkanından bahsediyorsunuz. Kendi partisi ülkeyi yönetiyor ama çok başarılı bir iş yapan Cumhuriyet Halk Partili de bir Ekrem İmamoğlu var. Sevgi ve saygı var ama iki arada bir derede kalmış bir durum da var Allah yardımcısı olsun. Ben dedim, oğlunu kızını bilemem ama torununun oyunu alacağım dedim. Bu mantık dışı bir konu, ben ne konuşacağım ki cumhurbaşkanıyla" diye konuştu.

En son Topbaş'ın cenazesinde konuştuklarını ve her şeyi söylediğini belirten İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Orada her şeyi söyledim, tüm duygularımı söyledim. Neden benim otobüs borçlanmamı imzalamadınız dedim. Sizinkiler 8-9 sene otobüs almamış filo eskimiş, 2 milyon kilometreyi geçmiş otobüslerimiz var dedim. Bunu niye imzalamazsınız, 5 ay 6 ay olmuş. Ben sizden bir onay istiyorum, para istemiyorum dedim 'İmzalarız' dedi. İmzalamadı bekliyoruz hala. Normal olan benim tavrım. Ben kimseye duvar örmüyorum, kimseye rezervim yok, birisi beni kapıdan kovsa öbür kapıdan girerim, şahsi işimi yapmıyorum. Sayın cumhurbaşkanı o partiye şunu dedi, umrumda değil, bu ülkenin cumhurbaşkanı, giderim konuşurum. 4-5 kez randevu istedim, vermedi. Bana randevu vermemek doğru değil, ben size İstanbul'la ilgili brifing vereceğim dedim, hiçbir olumsuz yanıt vermedi bana."

Cumhurbaşkanlığı adaylığı sorusuna yanıt

Bana bunu BBC'de de sormuşlardı ben de 'God Knows (Allah bilir)' demiştim. Bunu söylerken tüm samimiyetimle söylemiştim. Allah bilir demek siyaset sürecinde ilerisi için bir tasarımda bulunmak kadar tarihi bir hata olamaz. Bunun örneklerini gördük, böyle bir anlayış olmaz.

Ben şu an İBB Belediye Başkanıyım. Bu çok kutsal. İstanbul'un gerçekten sağlıklı, şeffaf, ortak akılla yönetilen bir kent olması çok önemli. Bu kadar ortak aklın İstanbul'un önünü açacağına eminim. 

Bu kente hizmet etmenin maneviyatını zevkini doya doya yaşamak istiyorum. Siyasette kendine rol biçmek kadar büyük bir hata yok. Ben hiçbir göreve talip olmadığımı da söyledim, bir göreve talip olunmaz. Ben ideallerim için mücadele ediyorum. Bu ideal bir makam ideali değil toplumsal bir idealden bahsediyorum. Ben bu idealin neferiyim.

Konuştuğum her konu İstanbul konusudur ama İstanbul'u ilgilendiren her konu Türkiye konusudur. Böyle olduğu için yakıştırmalar yapılıyor olabilir. Ben Cumhuriyetin ikinci yüzyılının bir neferi olmak istiyorum, sonrası Allah kerim.

Bu konuda aynen genel başkanımız gibi düşünüyorum; dostlarımızla kazanacağız, günü geldiğinde hep birlikte karar vereceğiz.

'Üzerine pudra şekeri bile dökmene gerek yok' 

Ekrem İmamoğlu programda, önceki dönem yolsuzluklarının soruşturulduğu 50 dosyadan da çarpıcı örnekler verdi.

İBB’de 50 tane soruşturma dosyası olduğunu, 50 dosyaya da ‘Sen bunu yapamazsın, biz yapacağız’ diye el koyan İçişleri Bakanlığı müfettişleri olduğunu ifade eden İmamoğlu, “Benim teftiş kurulum var, geçmiş döneme dair bir soruşturma yapıyorum, gazete haberi üzerinden bunu ihbar kabul edip ‘Bunu ben araştırırım’ diyorsun. O gariban gencin konusu beni ilgilendirmiyor ama o genci bu hale getiren sebeplerden birkaç örnek vereyim” dedi.

İmamoğlu, en çarpıcı örneklerden birinin Başakşehir’deki bir dosya olduğunu belirterek, “Başakşehir’deki dosya çok tatlı bir dosya. Üzerine pudra şekeri bile dökmene gerek yok” ifadelerini kullandı.

'49 milyona alıp 4 gün sonra 130 milyona Kiptaş'a satıldı'  

İmamoğlu, o usulsüzlüğü şöyle anlattı:

“7 Ocak 2016 günü Başakşehir’de 78 bin metrekarelik bir arsa alıyor bir özel şirket. 49 milyon liraya. Sadece bu alımı yaptıktan 4 gün sonra 11 Ocak’ta 49 milyon liraya satın aldığı arsayı 130 milyon liraya Kiptaş’a satıyor. 4 günde 81 milyon lira. Bugünkü rakam ile 216 milyon lira. 27 milyon dolar…AK Parti ile bağı olan o şirketin cebine gidiyor. Soruşturma dosyalarımızdan biri bu. Bu soruşturmayı ben açtım, İçişleri Bakanı da geldi bu dosyalarımıza el koydu.”

'13 milyar liralık kamu zararı tespit ettik'

“Toplam 50 dosyadaki iddiamızın bedeli 13 milyar Türk lirası” diyen İmamoğlu, “Ortaya koyduğumuz kaybın bedeli bu. 13 milyar liralık kamu zararı tespit ettik” şeklinde ifade etti.İmamoğlu, Başakşehir’deki maketi olan, ruhsatı alınmış konut arazisinde yeni İBB yönetiminin göreve gelmesiyle buranın yeşil alan ilan edildiğini söyledi.

'25 milyona satın alıp 430 milyona İBB'ye satmışlar' 

Soruşturma dosyalarından örnekler vermeye devam eden İmamoğlu, bunlardan birinin de Fatih’te Vatan Caddesi’ndeki bir lunapark olduğunu söyledi. İmamoğlu, şöyle anlattı:

“Burası da yine bir özel şirket tarafından 25 milyona alınıyor. 25 milyona alınırken burası yeşil alan. Daha sonra bu arsayla birileri ilgileniyor. Bu arsaya İBB tarafından imar izni veriliyor. Sıkı bir imar hakkı veriliyor. 25 milyon liraya satın aldığı ve imarını değiştirdiği bu araziyi bu şahıs, imarlı haliyle 430 milyon liraya İBB’ye nsatıyor. Yıl 2017. Tam 17 kat. İşte bunları araştırıyoruz.

'Bunun gibi 50 tane dosya var' 

İBB, 430 milyon lira aldığı bu araziyi tekrar imar değişikliği yapıp, burayı yeşil alana çeviriyor. Türkiye Sinai Kalkınma Bankası Gayrimenkul Değerleme Şirketi’ne buraya değerlendirme yaptık. Bu arsanın değeri 10 milyon dolardır diyor bize. O araziyi 2017’de belediye 116 milyon dolara satın aldı. Türkiye’nin en önemli gayrimenkul şirketi buraya 10 milyon dolar diyor. Bunun gibi 50 tane dosyadan bahsediyorum size. ”