Karanfillerle gelen devrimin 40. yılı

Portekiz bugün Karanfil Devrimi’nin 40. Yılını kutluyor. Faşist Salazar’ın veliahtı Marcelo Caetano yönetimindeki diktatörlük bugün, 25 Nisan 1974’te komünistler, aydınlar ve ilerici subaylar tarafından uzun bir mücadelenin ardından devrilmiş, Afrika ve Asya’daki Portekiz kolonileri özgürlüklerine kavuşmuşlardı.

(Emrah Kartal - soL)
Portekiz’de bugün tüm dünyada adı Karanfil Devrimiyle anılan 25 Nisan Devrimi’nin 40. Yılı coşkulu bir şekilde kutlanıyor. Haftalar öncesinden Özellikle başkent Lizbon’un her bir cadde ve tarihi mekânında sergilerle ve gösterilerle başlayan hazırlıkların ardından tüm kentlerde yerel yönetimler ve demokratik kütle örgütlerince etkinlikler gerçekleştirildi.

Kırk yıl önce bugün, 25 Nisan 1974 günü “Grandola Villa Morena” (Esmer Şehir Grandola) adlı Zeca Afonso tarafından seslendirilen yasaklı şarkının Ulusal Radyo’da çalınmasıyla devrimci subaylar başkent Lizbon’a harekete geçmişti. Restoran çalışanı Celeste Caeiro (daha sonra Karanfillerin Celeste’si olarak anılacaktır) işyerinden evine götürmek için aldığı ancak Chiado mahallesinden geçen tanktaki askerin sigara istemesi üzerine elindeki karanfili vermesi ve ardından tüm askerlere dağıtmasıyla Lizbon sokaklarındaki devrimci kalkışmanın adı Karanfil Devrimi olarak ün kazandı. Karanfil devrimi olarak adlandırılan 25 Nisan kalkışması, ülkeyi faşist, baskıcı, sömürgeci ve anti demokratik güçlerden ve uygulamalardan temizlemek için süregelen mücadeleyi zaferle noktalamışlardı.

Emekçilerin mücadele tarihinde Karanfil devrimi “Kansız bir devrim” olarak anılsa da, ilerici askerlerin öncüsü olduğu devrimci kalkışmanın öncesinde Portekiz’de on yıllardır süren kanlı bir baskı rejimi hakimdi. Başta Portekiz Komünist Partisi öncülüğünde süregelen mücadelede, işçiler, aydınlar, komünistler Uluslararası Devlet Muhafaza Polisi (PIDE) işkence hanelerinde yaşamını yitirmiş ve uzun yıllar zindanda kalmışlardı. Nitekim kalkışma kanlı olmasa da, Portekiz’deki anti faşist, anti emperyalist ve sömürge karşıtı eşitlik mücadelesi emekçilerin ve devrimcilerin ödedikleri bedellerle zafere ulaştı.

Karanfil devriminin diğer önemli yanı, ülkenin adeta ölüm makinesi olan silahlı güçlerinde örgütlenen ilericiler baskıcı, ırkçı ve zalim bir iktidara karşı silahlarına karanfiller sürdüler, halkla ve devrimcilerle sokakları işgal ettiler. Bir anlamda Portekiz halkı Türkiye’deki Gezi eylemlerindeki ve haziran direnişindeki tarza benzer biçimde zalime karşı “vicdanıyla”, gülücük ve yaratıcılığıyla ayağa kalkmıştı.