Birleşik Krallık, AB'de kalıp kalmayacağını oylayacak. Anketlere göre başabaş giden mücadelede kritik son haftalara girilirken, ayrılık yanlısı kamp tartışmanın odağına Türkiye’nin olası AB üyeliğini taşıdı.

Kampanyanın resmi sözcüsü “Ayrılık Oyu Ver” (Vote Leave), geçen hafta internet sitesini Türkiye’ye ilişkin bir video ile açmaya başladı. Dokunulmazlıkların görüşüldüğü TBMM komisyonunda yaşanan kavganın görüntüleri eşliğinde, “Cameron bir yandan Türkiye’nin yakın zamanda üyeliği mümkün değil diyor, diğer yandan ülkenin üyeliği için para yardımı yapıyor. Türkiye konusunda Cameron’a güvenemezsiniz… Ulusal Sağlık Sistemi’ni korumak istiyorsanız AB’den ayrılmak için oy verin” diyor. 

Bu kampanya hamlesine ayrılık yanlısı basın da katıldı. Daily Express, Türkiye’de yaptığı bir ankette, katılımcılardan 16%’sının (çoğunluğu işsiz ve gençler), Türkiye AB’ye üye olursa, Birleşik Krallığa taşınacağı beyanını ana habere taşıdı. Gazeteye göre bu olası göçmenler sadece iş ve ücretleri değil, halkın güvenliğini de tehdit edecek. ‘Ayrılık Oyu Ver’ den alınan değerlendirme, Türkiye’de suç oranlarının Birleşik Krallık’a kıyasla yüksek olmasına dayanıyor. Gruba göre, Türkiye’nin dahil olduğu bir AB, “katillerin, teröristlerin ve rehinecilerin ülkeye girmesini kolaylaştıran ölçekte göç demek”.

‘Ayrılık Oyu Ver’ kampanyası, Muhafazakar Parti’den vekiller ve aşırı sağcı Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi (UKIP)’den oluşuyor. 

AB’yi anti-demokratik, kapitalist bir oluşum olarak eleştirip, ayrılığı savunan radikal sol görüşler de mevcut. Fakat ayırlıkçı kampanyaya kamuoyu desteğini, sağcı cephe şekillendiriyor. Göçmen karşıtlığına dayandırılan kampanyada, kimi zaman yabancı düşmanlığına da varan milliyetçi bir söylem kullanılıyor. 

Referandum üzerinden son örneğini veren bu söylem, gündelik siyasette başta Romanyalılar olmak üzere AB’den gelen Doğu Avrupalı göçmenleri de tabloid basında sıkça hedefine alıyor.