Türkiye’nin rehinelere karşı, belirsiz sayıda radikal İslamcı’yı IŞİD’le takas ettiği ileri sürülmüştü. Bunların arasında Danimarkalı sağcı yazar, Lars Hedegaard’a suikast teşebbüsünde bulunduğu için Türkiye’de gözaltına alınan Lübnan asıllı Danimarka vatandaşı B.H.’nin de bulunduğu Danimarka basınına yansımıştı.

Cumhuriyet’ten Duygu Güvenç ve Sadi Tekelioğlu’nun haberine göre, Danimarka Dışişleri Bakanı Martin Lidegaard, “Bu olaya çok ciddi yaklaşıyoruz ve Türkiye’nin bir an önce bize doyurucu bir açıklama yapmasını bekliyoruz” açıklamasını yaptı.

"Sorun uluslararası boyutta"
İktidardaki koalisyon hükümetinin büyük ortağı ve Başbakan Hele Thorning Schmidt’in partisi, Sosyal Demokrat Parti hukuk sözcüsü Trine Bramsen, “Zaten suikast zanlısı bir kişinin serbest bırakılması başlı başına bir problemken, bu kişinin IŞİD ile yapılan değiş tokuşta kullanılmış olması çok daha ciddi bir problemdir. Bu da sorunu, Danimarka ile Türkiye arasında bir sorun olmaktan çıkarır, uluslararası boyuta taşır” diyerek sorunun uluslararası boyuta taşınması gerektiğini dile getirdi.

Kopenhag yönetimi, B.H.’nin hala tutuklu olduğuna dair bir kanıt olarak Türkiye’den DNA örnekleri istedi. Danimarka, vatandaşı Türkiye’de gözaltına alındığında da Ankara’dan DNA örneği istemiş, ancak bir karşılık alamamıştı.

Ana muhalefet partisi Venstre’nin sözcüsü Sören Pind, Türkiye ve Danimarka’nın NATO’da müttefik olduklarına vurgu yaparak, “Bu kadar sıkı ilişkilerimiz olan ve NATO’da da işbirliği yaptığımız bir ülkenin bu şekilde davranması kabul edilemez” dedi.