Afrika'da 'sivil elçimiz' Fethullah

Afrika ile olan ilişkilerimizin sadece ekonomik temelli olmadığını söyleyerek, kıtada Türk sivil toplumunun da etkili olduğuna dikkat çeken Babacan'ın, Fethullahçı örgütlenmeyi kastettiği düşünülüyor.

soL (HABER MERKEZİ) Dün, Dışişleri Bakanı Ali Babacan ve Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Jean Ping, yaptıkları görüşmenin ardından ortak bir basın toplantısı düzenlediler. Türkiye'nin, kıtanın sorunlarının çözümüne katkı yapmak üzere insani yardımlarda bulunduğunu ve kalkınma projeleri geliştirdiğini söyleyen Babacan, TİKA (Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi) aracılığıyla Afrika'da 37 ülkede projelerin sürdürüldüğünü belirtti.

"Türkiye olarak Afrika ülkeleriyle ilişkilerimizi ileri noktaya götürmek istiyoruz" diyen Babacan, bu çerçevede ağustos ayında Afrika'yla ilişkileri değerlendirmek ve geleceğe yönelik planlama yapabilmek için ilk olarak bir Türkiye-Afrika Birliği zirvesine ev sahipliği yapacaklarını kaydetti.

"Al-ver değil, kazan-kazan ilişkisi"
Babacan, Türkiye'nin Afrika'dan ekonomik ilişkiler açısından beklentisinin sorulması üzerine, Türkiye ile Afrika ilişkilerinin tarihsel ve kültürel derinliği bulunduğunu belirterek bu ilişkilerin öncelikle dostluk, ortaklık ve işbirliği zeminine oturduğunu ifade etti. Babacan, Türk sivil toplumunun da pek çok Afrika ülkesinde etkin konumda olduğunu, Kuzey Afrika'da yoğun faaliyet gösteren işadamlarının, Sahra altı Afrika'da da iş yapmaya başladığını söyledi. "Al-ver ilişkisinden çok, kazan-kazan ilişkisi olarak bakıyoruz. Türkiye gibi ekonomisi hızla büyüyen ve siyasi etkinliği artan bir ülkenin Afrika Birliği gibi potansiyeli çok yüksek bir yerle yapabileceği çok şey var."

Afrika Birliği Komisyon Başkanı Jean Ping, ortak açıklamada, İstanbul'da yapılacak Afrika Zirvesi'ne büyük önem verdiklerini ve Türkiye'nin iç siyasetindeki çalkantılardan etkilenmeyeceklerini söyledi. "Türkiye stratejik öneme sahip ve kıtadaki savaşların, anlaşmazlıkların çözümü yolunda adım atabilir. Somali ve Sudan hâlâ savaş halinde. Buraya Fransa'dan Paris'teki Akdeniz İçin Birlik toplantısından çıkıp geldim. Akdeniz'in kuzeyinde Avrupa var belki ama güneyinde de Afrika olduğunu unutmamak gerek."

Bir süre önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, resmi bir elçiliğimizin bile olmadığı ülkelere Fethullah Gülen okullarıyla ilgili pürüzleri gidermek için gittiği hatırlandığında, Ali Babacan'ın dikkat çektiği "kültürel ve tarihsel ilişkiler"den kastının Fethullahçı örgütlenme olabileceği düşünülüyor.