Bakanlık dediğin böyle olur!

Okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim kurumları, bakanlığın ve örgün eğitimin temel kurumları oluyor. Bu kurumlarda okutulacak derslerin içeriği müfredatla belirlenirken, bu kurumlara giriş ve bu kurumlardan mezun olma gibi eğitim-öğretimle ilişkili konuları ise yönetmelikler belirliyor.

Bakanlığın hazırladığı “Millî Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği” 26 Temmuz 2014 tarihli ve 29072 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanmış. Bakanlık, 4 ay sonra 23 Ekim 2014’te bu yönetmelikte üç değişiklik yapmış. Bakanlık 8 ay sonra 25 Haziran 2015’te bu yönetmelikte 30 değişiklik daha yapmış. Bakanlık, 1 yıl sonra 16 Haziran 2016’da bu yönetmelikte 7 değişiklik daha yapmış. Bakanlık, 1,5 yıl kadar sonra 31 Ocak 2018'de bu yönetmelikte 12 değişiklik daha yapmış!

Bakanlığın çıkardığı bir yönetmelikte, 3,5 yıl içinde 4 ayrı zamanda toplam 52 değişiklik yapması ne demektir?

Bakanlığın hazırladığı “Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği” ise, 7 Eylül 2013 tarih ve 28758 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanmış. Bakanlık bu yönetmelikte 4 ay sonra 19 Şubat 2014’te değişiklikler yapmış. Bakanlık bu yönetmelikte 4 ay sonra 21 Haziran 2014’te de değişiklikler yapmış. Bakanlık bu yönetmelikte üç ay sonra 13 Eylül 2014’te de değişikliklere gitmiş. Bakanlık bu yönetmelikte 10 ay sonra 1 Temmuz 2015’te yine değişiklikler yapmış. Bakanlık bu yönetmelikte 13 ay sonra 28 Ekim 2016’da bir kez daha değişikliklere gitmiş. Bakanlık bu yönetmeliği 5 ay sonra 26 Mart 2017’de, 6 ay sonra 16 Eylül 2017’de, 4 ay sonra da 14 Şubat 2018 de birer kez daha değiştirmiş.

Bakanlığın 7 Eylül 2013 yönetmeliğinde en son iki gün önce (14 Şubat’ta) yaptığı değişiklik, SEVGİLİLER GÜNÜ yayımlanması dışında başka ilginç durumları da içeriyor.

Örneğin, 7 Eylül 2013 yönetmeliğinin öğrenci yerleştirme ve nakil konusuyla ilişkili 23’üncü maddesini, 21 Haziran 2014’te, 13 Eylül 2014’te, 1 Temmuz 2015’te, 28 Ekim 2016’da, 26 Mart 2017’de, 16 Eylül 2017’de ve 14 Şubat 2018’de ve de çoğu kez neredeyse baştan aşağı değiştirmiş bulunuyor.

7 Eylül 2013 tarihli Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde, bir yıl sonra 13 Eylül 2014’te yapılan değişiklik sayısı 108 ve 28 Ekim 2016’da yapılan değişiklik sayısı ise 146’dır!!! Diğer tarihlerde yapılan değişikliklerin toplam sayısı da yüzleri bulmaktadır.

Bakanlığın bu Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde, 4,5 yıl içinde 8 ayrı zamanda 500 dolayında değişikliğe gitmesi, ne demektir?

Bakanlığın yönetmelikleri gayet ciddi bir hazırlık sonunda çıkardığı söylenebilir mi? Bu bakanlığın çıkardığı yönetmeliklere güvenilebilir mi?

Bakanlığın Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde yaptığı son değişiklikle, kaldırılan TEOG sonrası ne yapılacağına açıklık getirmesi beklenirken, yönetmeliğe eklenen şu geçici madde ile çocuklar sevgililer gününde yeni bir karmaşanın içine itilmiş oluyor:

Ortaöğretim kurumlarına yerleştirme, nakil ve geçişler

"GEÇİCİ MADDE 9 – (1) Bu Yönetmelikte yer alan yerleştirme, nakil ve geçişlere ilişkin hükümler, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılından itibaren ortaokul ile imam hatip ortaokullarının 8 inci sınıfını tamamlayıp ortaöğretim kurumlarına yerleşen öğrencileri kapsar.

(2) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ortaöğretim kurumlarında öğrenimlerine devam eden öğrencilerin nakil ve geçişleri; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine göre yürütülür."

Çünkü yukarıdaki geçici maddeye göre, bu yönetmelik değişikliği şu anda 2017-2018 öğretim yılında ortaöğretim kurumlarında öğrenimlerine devam eden öğrencileri kapsamıyor. Bu geçici madde, bugün ortaöğretim kurumlarında öğrenimlerine devam eden öğrencilerin nakil ve geçişleri; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine (yani TEOG’a) göre uygulanacağını söylüyor.

İlginçlik bununla bitmiyor. Yönetmeliğin bu geçici maddesinde açık ve net bir şekilde belirtilen durumu, bu yönetmelikten sorumlu olan kişilerin başında gelen bakan İ. Yılmaz ile eğitim bakanlığı müsteşarı Y. Tekin kabul etmiyorlar. Hâlâ, “Bu yıl TEOG uygulanmayacak” diyorlar! Bakan ile müsteşar, bu yönetmelik değişikliğini okumadan mı konuşuyorlar, önlerinde başka bir yönetmelik mi var, yoksa okuduklarını anlamak istemiyorlar mı? Bilinmiyor!

Oysa bilinen açık ve seçik iki durum var: Bir, Türkiye toplumu, çocuklarımız ve gençlerimiz, yönetmeliklerle ve de çocuklarımızın geleceğiyle oynamaktan çekinmeyen bu gayri ciddi yaklaşımları hak etmiyor. İki, gayrı ciddiliği yaşatanların derhal görevlerinden ayrılması gerekiyor.

[email protected]