Guernica ve İtalyan yalanları

Bask şehri Guernica, 26 nisan 1937’de bombalandı*. İspanyolcada Guernica y Lumo, Bask dilinde Gernika Lumo diye anılan şehrin bombalanmasının 75. yıldönümünde Museo del Paz/Barış Müzesi (www.müseodelapaz.org) önemli bir uluslararası sempozyum düzenledi. Bu sempozyumda dile getirilen konulardan biri de, faşist yönetim döneminde Mussolini’yle işbirliği yapan İtalyan medyasının gerçekleri saklamak amacıyla yalan haber üretmesine odaklandı.

Duce’nin yönetimindeki İtalya’da Mussolini’nin gazetesi Popolo d’İtalia bir yana, Corriere della Sera, La Stampa gibi merkezde yer alan gazeteler de Duce’nin gölgesinde bir yayın politikası güdüyordu. Bask şehri Guernica’da hava saldırısından 75 yıl sonra düzenlenen sempozyumda Guernica’yı haritadan silen ve binlerce sivilin ölümüne neden olan bombardımanda Duce’nin emrindeki İtalyan gazetelerinin gerçek dışı haberler yayımladıkları iddia edildi.

Bu yönde bir arşiv araştırması yapan Angelo d’Orsi, İl Manifesto’daki yazısında faşist idare dönemindeki İtalyan medyasının Guernica’da yaşananları bütünüyle çarpıttığını ortaya koydu. Etyopya’yı sömürgeci bir mantıkla işgal eden İtalya’da Duce’nin kontrolündeki medya, Guernica’da yaşanan gerçekleri çok farklı ayrıntılar ve gözlemlerle aktarıyordu okurlarına.

26 nisan 1937 tarihli Corriere della Sera, Guernica bombardımanını konu alan ilk haberine “Tarih nasıl saptırılır? Guernica’nın yıkımı ve uluslararası demokrasinin yalanları” başlığını atmıştı. D’Orsi Corriere della Sera’nın yalanların üzerini yalan haberle örtme çabasında tek başına davranmadığını, dönemin İtalyan medyasının Corriere ile işbirliği yaptığını paylaşıyor. 1937’de İspanyol Katolik kilisesi ile Vatikan’ın desteğini alan 120 bin gönüllü İtalyan gencinin III. Reich’in kuvvetlerine arka çıkarak Guernica’da sistematik askeri bir saldırının sorumluluğunu üstlendiklerini anımsatıyor.

İtalyan gazeteci d’Orsi, Guernica’nın hava saldırısına uğradığı 26 nisan 1937’de Bask şehrinde yaşananları The Times ve New York Times için kaleme alan ve bu konuda ilk haberleri ileten savaş muhabiri diye anılan George Steer’in nazileri, faşistleri ve Franko yanlılarını zaman zaman hedef almakta ve durdurmakta başarılı olduğunu öne sürse de (çünkü George Steer’in haberlerinin güvenilirliği konusunda karşıt görüşler de mevcut), İtalyan medyasının İngiliz medyasından çok farklı bir yol izleyerek, ‘yalan haberler’le yoluna devam ettiğini anlatıyor.

İtalyan medyasının 1937’de Guernica’da yaşananlara dair aktardığı bir başka gerçek dışı haber Torino’nun gazetesi La Stampa’nın muhabiri Sandro Sandri’nin imzasını taşıyor, “Guernica komünistlerin dinamitlerinden çıkan bir kül bulutuna dönüştü. Guernica’nın caddelerinde ürkütücü bir sessizlik hakimdi. Kızılların işlediği barbarca suçlar, Eibar’ı yokeden yangının boyutlarını aşıyordu. Nasyonalistler ve onların destekçileri tarafından gerçekleştirilen bombardımanlar öyle çok da ciddiye alınacak boyutta değil.”

Mussolini’nin gazetesi Popolo d’İtalia muhabirinin Guernica gözlemleri ise özetle şöyle: “Bugün Guernica’da ateşin henüz sönmediği, dumanın tütmeye devam ettiği sokaklarda dolaştım. Birçok konutun çıkan yangınlar nedeniyle kül olduğuna tanıklık ettim. Bu yangınların hepsi tek bir elden çıkmış izlenimi veriyordu. Uçaklardan atıldığı iddia edilen bomba izlerine rastlamadığım için bu yangınların sabotaj olduğu, içeriden düzenlendiği düşüncesindeyim.”

Çok daha yakın zamanlara döndüğümüzde Afganistan, Irak ve Libya’nın işgalllerinde işgalcileri ‘kurtarıcı’ diye anmaya devam eden bazı İtalyan gazetelerinin, Duce döneminde faşist idarenin gölgesinde yaşayan ve rejimin istediği çerçevede yalan haberlere imza atan gazetecilik anlayışından bütünüyle kurtulamadığına tanıklık ediyoruz.

Guernica’daki sempozyumda 75 yıl sonra masaya yatırılan bombardımanda sorumluluğu olanlar, hava saldırısının aktörleri, bu saldırının mantığı, sonuçları ve aralarında İtalyan medyasının da yer aldığı uluslararası medyanın sorumluluğu sorgulandı. Sempozyumda göze çarpan tek gerçeğin ‘Yalanlar Kataloğu’ başlığıyla yayımlanabilecek bombardımana dair gerçek dışı haberler, yorumlar, gözlemler olduğuna dikkat çekilirken, sıra dışı bir ayrıntı da Picasso’nun “Guernica” başlıklı tablosuyla ilgili. Picasso’nun ‘ciudad sagrada/kutsal şehirde’ yaşanan dramı yansıtan ve ressamın XX. yüzyılda Avrupa’daki bütün totaliter rejimlere karşı olduğunu duyurmak için çizdiği “Guernica”yı gerçekte kentin bombalanmasından çok önce tamamladığı, ama kurnazlığını kullanan ressamın bu ünlü yapıtını İspanyol Cumhuriyeti’ne iyi bir fiyata satabilmek
için yeniden elden geçirdiği yönünde bir iddia.

*Guernica’ya yapılan hava saldırısı, Alman Luftwaffe kuvvetlerine bağlı Kondor Lejyonu ile faşist yönetimdeki İtalya’da Lejyoner hava kuvvetlerine bağlı uçakların operasyonu ile gerçekleştirildi. Guernica, kuzeydoğu İspanya’da Baskların yaşadığı bölgede küçük bir şehirdi. 28 nisan 1366 yılında kurulduğu bilinen kent, Baskların kutsal şehriydi.

[email protected]