(soL - Haber Merkezi) Sol Cephe Tuzla Meclisi Girişimi, 42 yıl önce idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı andı. Tuzla sokaklarında gerçekleştirilen anma yürüyüşünün ardından gerçekleştirilen basın açıklamasında şunlar dile getirildi:
Değerli dostlar, Değerli Tuzla halkı,
Bugün nam-ı diğer 3 fidanı anmak ve mücadelelerini yaşatmak, dün ile bugünün bağlarını kurmak için buradayız.
Değerli dostlar,
6 Mayıs 1972 yılı Ülke tarihimizde aydınlanmacı-eşitlikçi-bağımsızlıktan yana birikimin, dönemin iktidarı tarafından yok edilmeye çalışıldığı tarihin adıdır.6 Mayıs 1972 yılı ülkemizin aydınlık geleceğine saldırının adıdır.
6 Mayıs 1972 yılı kuşkusuz, ölümsüzlüğün ‘Bu daha başlangıç, mücadeleye devam ‘ diyecek yeni devrimci kuşakların kendini var edeceği yılında adıdır.Hangi birimiz Deniz’siz, Hüseyin’siz, Yusuf’suz bir devrimci, aydınlık bir gelecek hayal edebiliriz ki..
2013 Haziran’ı Ali İsmail, Ethem, Abdocan, Ahmet Atakan, Medeni, Hasan Ferit’inde olduğu yeni bir kuşak yaratmıştır.
Evet, onlarda Deniz, Hüseyin, Yusuf ağabeylerinin mirasının doğal parçasıydılar. Çünkü ortak noktaları diktatöre boyun eğmemeyişleridir! Diktatörlerle uzlaşma, pazarlık, işbirliği yapılmaz. Onlarla mücadele edilir. Ve bu mücadelenin galibi yine direnen halk olacaktır. Bu mücadelenin kazananı halk, kaybedeni AKP iktidarı olmuştur. Çünkü geçmiş ve gelecekle bağını koparamadığı tek şey bizleriz. Yani halen daha direnen ülke halkıdır.
Deniz, Yusuf ve Hüseyin bir birikimin adıdır. Bu birikim eşitliğin, özgürlüğün Türkiye’sini kurmak için yola koyulmuştu. Bu birikim gücünü halkından, sınıfından almaktaydı. Yani bizlerden, yani hepimizden..
Yıllar önce kendi dönemlerinin AKP’sine, yani o dönemki kukla hükümetine ‘yıkılacaksın, titreyeceksin adi hükümet’ deme iradesinin adıydı Deniz, Yusuf, Hüseyin..
Ülke halklarının başına musallat olan AKP iktidarı ile mücadele, bugün ki Deniz Gezmiş’lerin asli görevi olmalıdır. Ülkemizin bütün ilerici birikimini, sağ siyasi kuşatmayla yok etmeye çalışanlara kendi hattımızı, tarafımızı netleştirerek yanıt verebiliriz. Yani sol değerlerimizden bir adım geri düşmeden, kazanımlarımızdan bir adım bile geri düşmeden yanıt verebiliriz.
Değerli dostlar,
Bugün Deniz’leri anmak tek başına geçmişi yâd ederek olamaz. Bugün Üç fidanı anmak, geçmişten günümüze ve Haziran Direnişine kadar uzanan siyasi hatta sahip çıkılarak mümkün olacaktır.Yani mücadele devamlılığı, mücadele ısrarlığı ile mümkün olacaktır.
Mücadele ısrarlılığımızın Hükümet’in İstifasından, Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar ve ülke siyasetinde halkımızı ilgilendiren her ne varsa, onun mücadele başlığı yapılarak mümkün olduğunu bir kez daha hatırlamamızda fayda var.
Bizler bu siyasi tutarlılığın, bu siyasi hattın devamlılığını sağlayacağımızı dosta düşmana ilan ediyoruz.
Bütün dostlarımızı Eşit, Özgür, Bağımsız Türkiye mücadelemize katkı sunmaya çağırıyoruz.
Denizlere sözümüz budur. Ve son sözü halk söyleyecektir.
Kararlılık ve iradenin, direnmenin onurlu temsilcilerini saygı ve özlemle anıyoruz..
SOL CEPHE TUZLA MECLİSİ GİRİŞİMİ