Boyun eğmeyenler İzmir'de de buluşuyor

Türkiye Komünist Partisi'nin çağrısıyla buluşan İzmir'liler, Haziran direnişini ve bundan sonra ne yapacaklarını tartışıyorlar.

Ardından partiye yeni katılanlara rozetleri takıldı.

Yeni üyelerden İremnur Erdem, "İnsanca ve onurlu yaşamın TKP'den geçtiğini anladım. Düzeni değiştirmek için örgütlenmek gerektiğine inandım. Bu yüzden TKP'ye üye oldum. Gençlik üzerine düşen görevi yapıyor ve yapmaya da devam edecek" dedi. Necip Korkmaz ise, "Bundan 1 ay öncesinden bu yana büyük bir direnişe şahit oluyoruz. Tek başıma kaldığımı düşünüyordum ama direnişle birlikte yalnız olmadığımı anladım. Bundan sonra fikirlerimizi özgürce paylaşacak daha çok günlerimiz olacak Hepinize teşekkür ederim" dedi.

Emine İncedere de, "Temel hakların sınırlandırılmasıyla başlayan bu direniş herkesi politikleştirdi. İzmir'de doğup büyüyen bir Kürt, 21 bir yaşında anne olmuş bir kadın ve yaşanmışlıkları erken fark etmiş biri olarak, TKP'ye üye olmam gerektiğine inandım" dedi.

Etkinlik parti marşının söylenmesinin ardından sona erdi.


Ardından şair Tuğrul Keskin "Çapulcuya Mektup" ve "Hiç boyun eğer mi insan?" adlı şiirlerini okudu.


TKP Merkez Komite üyesi Kemal Okuyan “Yaşadığımız şey tarihsel bir olay. Dünya çapında bu kadar uzun ve bu kadar kitlesel bir halk hareketi bugüne kadar yaşanmamıştı. Memleketimize ve halkımıza olan inancımızı hiçbir zaman yitirmedik ama bu hepimize, herkese iyi geldi. Tayyip Erdoğan, yaptıklarıyla ve konuşmalarıyla yürüyüşe geçen 10.5 milyonu ayağa kaldırmıştır. Evet hareketlenen kitleler alabildiğine örgütsüzdü. Örgütlü olan bizler suda balık kadar kaldık. Ama örgütlülüğün de ne kadar önemli olduğunu gördük. TKP’nin rolü bu olayda bir açıdan tarihsel bir değer taşımayabilir. Ancak TKP çok kritik noktalarda, çok kritik işler yapmış, kendisine yakışan kararlılık ve akılla hareket etmiştir."

Kemal Okuyan ayrıca konuşmasında “Türkiye solunun ay-yıldızlı bayrakla derdi haklı sebeplere dayanıyordu. 12 Eylül faşizmi işkence için kullandı, Kürt sorununda bu bayrak ırkçı bir sopa haline getirilmek istendi. Dünyada bile, ne yazık ki gericiliğin, karanlığın sembolü olarak gösteriliyordu. Ancak bu bayrak faşizmin elinden alınacak demiştik. Bu bayrak artık Türkiye devrimcilerinin, Türkiye halkının bayrağıdır. Şimdi dünyada da bu böyle algılanıyor. 20 günde bir ayda neler değişti."


İzmir İl Sekreteri Savaş Sarı konuşmasında, Haziran Direnişi boyunca partinin sosyalizm, eşitlik özgürlük mücadelesinin ne kadar haklı bir zemine sahip olduğunun bir kez daha gösterildiğini vurguladı. Sarı, “Direnişe kalkan halkın örgütsüz olmasına rağmen neler yapabileceğini gördük. Örgütlü olunduğunda neler olabileceğini ise içimden geçirdik. Bundan sonraki işimiz, harekete geçen, bir şey yapmalı diyen halkı her noktada örgütlü kılmaktır” diye konuştu.


İzmir Tepekule Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Boyun Eğmeyenler Buluşuyor" etkinliği, Haziran Direnişi'nde hayatını kaybedenler adına yapılan saygı duruşuyla başladı. Ardından sinevizyon gösterimi izleniyor.

Gelişmeleri aktaracağız...

(soL - İzmir)