Yargıyı doğrudan Başbakan'a bağlayın!

Kararname üzerinden yürütülen “yargı bağımsızlığı” tartışmasının demagojik boyutu Taraf'ın da katılımıyla giderek artıyor. Yapılan haberlerde Başbakan'ın yargıya müdahaleleri de olumlu bulunuyor.

Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yaklaşık 1500 hakim ve savcının görev yerlerini değiştirecek olan ve günlerdir Türkiye'nin gündemine oturan 2009 Kararnamesi görüşmelerine dün de devam etti ancak Kararname henüz son haline kavuşturulamadı.

Önceki gün olduğu gibi dün de manşetlerini “Kararname Krizi”ne ayıran Star ve Yeni Şafak gibi AKP yanlısı gazeteler ağız birliği etmişcesine “Ergenekon baskısının HSYK'da atamaları kilitlediği” manşetleri atarken, HSYK'da bazı üyelerin “Ergenekon ekibini dağıtma” konusunda ısrarlarını sürdürmelerinin Kararname’ye son halinin verilmesini engellediği iddialarını yinelediler.

Zaman gazetesi dün akşam son olarak HSYK üyelerinin Ergenekon savcıları ile ilgili taleplerini “kamuoyunda oluşan tepkiler nedeniyle” geri çektiklerini, ancak bu üyelerin KCK operasyonları ve Albay Cemal Temizöz'ün soruşturmasını yürüten savcıların görevden alınması konusundaki ısrarlarını sürdürdükleri iddiasını gündeme getirdi.

HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, dünkü toplantının ardından Kararname’yle ilgili çalışmaların hafta sonu da sürdürüleceğini ve önümüzdeki hafta başında tamamlanabileceğini açıkladı.

Yeni iddia Anayasaya aykırılık
HSYK toplantısında bir üyenin “Ergenekon ekibinin dağıtılması” teklifinde ısrarlı olduğu ve bu nedenle görüşmelerin kilitlendiği iddiasını herhangi bir kaynağa dayandırmadan günlerdir bir ağızdan tekrarlayan AKP yanlısı medya, dünkü manşet haberlerinde de Ergenekon savcı ve hakimlerinin görev yerlerinin değiştirilmek istenmesinin Anayasa'nın 138 ve 139. maddelerine aykırı olduğu iddiasını gündeme getirdi. Anayasa’nın 138. maddesinin “Hiç bir makam hakim ve savcılara emir veremez, telkinde bulunamaz” ve 139. maddesinin “Hakim ve savcılar azlolunamaz” olduğunu hatırlatan Star ve Yeni Şafak gazeteleri demagoji sanatına yeni örnekler sundu. Zira hakim ve savcıların atamalarını yapmakla görevli HSYK'da bir savcı veya hakimin görevden alınmasının teklif edilmesinin “Hiç bir makam hakim ve savcılara emir veremez, telkinde bulunamaz” ilkesini nasıl ihlal ettiğini anlamak zor. Görev yeri değişikliği teklifi iddiasından azlolunmaya nasıl sıçrandığı ise bir diğer soru işareti.

Taraf'ın tuhaf yargı bağımsızlığı anlayışı
Diğer yandan “Ergenekon heyeti” olarak tanımlanmaya başlanan hakim ve savcıların HSYK'da görev yerlerinin değiştirilmesinin tartışıldığı iddiaları hakkındaki yorumlar, söz konusu gazetelere Taraf'ın da eklenmesiyle tuhaf bir noktaya doğru gidiyor. Hakimler ve savcıları atamakla görevli ve çoğunluğu hakimlerden oluşan bir kurulun bazı hakim ve yargıçların görevlerini değiştirmesini demokrasiye karşı bir suç ve yargının bağımsızlığının ihlal edilmesi olarak ilan eden gazeteler, yargının bağımsızlığının güvencesi olarak yürütmeyi yani hükümeti göstermekte beis görmüyorlar. Demokrasi konusunda kendisini yetkili merci addeden Taraf gazetesi bu tuhaflığı en ileri boyutlara taşıyarak “Ergenekon ekibine” karşı HSYK'dan gelen girişime yönelik olarak Başbakan Erdoğan'ın “altı kritik bakanı ile” Ankara'da acil bir zirve düzenlemesini ve “Ergenekon heyetinin yerini koruması için neler yapılabileceğini tartışmasını” yargı bağımsızlığına karşı bir müdahale değil, krizin çözümü için en uygun çare olarak duyuruyor. Bu durumda Taraf'ın, işi yargıyı hakim ve savcıların müdahalelerinden korumak için yargıyı doğrudan Başbakan'a bağlamayı önermeye vardırıp vardırmayacağı merak ediliyor.

Konuyla ilgili Taraf imzalı yazıda yüksek yargının “ciddiyetle ve derinlemesine yürütülen bir soruşturmanın savcılarının engellenmesini” amaçladığı tanımlaması, gazetenin Ergenekon soruşturması sürecinde yapılan onlarca tuhaflık ve hukuk ihlali suçlamalarına ve savcılar hakkında yapılan şikayetlere tarafsız değilse de ilgisiz kaldığının bir göstergesi.

"Bunlar da YARSAV üyesi!"
Diğer yandan Zaman gazetesi, Ergenekon savcılarını görevden almaya çalıştıklarını ileri sürdüğü HSYK üyeleri hakkında yeni “gerçekleri” ortaya çıkarmaya devam ediyor. Gazete son olarak üç HSYK üyesini, AKP yanlısı medyanın hedefi haline gelen YARSAV üyesi olduğu haberine imza attı. Haberde YARSAV ile ilgili olarak şu ifade kullanılıyor: “Adalet Bakanı'na direnen HSYK Başkanvekili Kadir Özbek ile HSYK üyeleri Musa Tekin ve Orhan Cem Erbük'ün Ergenekon soruşturmasını eleştiren ve Ergenekon sanıklarına açıkça destek veren Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun başkanlığını yaptığı ve hiçbir hukuki dayanağı olmayan YARSAV'a üye olduğu iddia edildi”.
soL-Haber Merkezi