100.000 yıl önceki darboğaza bakteriyel enfeksiyon mu neden olmuştu?

Bundan 100.000 yıl önce insan türünün soyu tükenmenin eşiğine gelmişti. Afrika’da sadece 10.000 insanın kalmasına neden olan darboğaz bir bakteriyel enfeksiyon muydu?

Bugün yaşayan insanların tamamı, yaklaşık 100.000 yıl önce Afrika’da önemli bir darboğazdan geçmiş 10.000 kişilik insan popülasyonunun torunları. Sadece birkaç on bin yıl içinde tüm dünyaya yayılan insan türünün neslini, tükenmenin eşiğine kadar getiren bu olayın ne olabileceği konusunda araştırmalar sürüyor.

Proceedings of the National Academy of Sciences’ta yayınlanan yeni bir çalışmadaki genetik kanıtlar insan popülasyonunun bu kadar küçülmesinin nedenlerinden birinin, bakteriyel kökenli dev bir epidemi olduğuna işaret ediyor. Bakteriler, şempanzelerde aktif bizim genomumuzda ise artık inaktif halde bulunan iki bağışıklık sistemi genini bize karşı kullanarak salgına neden olmuş ve bu da, popülasyonun 10.000 bireye kadar düşmesine yol açmış gözüküyor. Ancak sözkonusu genleri inaktif olan bireyler bu darboğazdan geçebilmiş olmalılar.

Kaliforniya Üniversitesi, San Diego’dan Ajit Varki ve meslektaşları, bağışıklık sisteminde hangi bağışıklık hücrelerinin aktifleşeceğini kontrol eden proteinleri kodlayan Siglec-13 ve Siglec-17 genlerine baktılar. Bu genler şempanzelerde aktif olarak bulunurken, Siglec-13 insan genomundan tamamen silinmiş, Siglec-17 ise dizisinden bir harf silinmesi suretiyle işlevselliğini yitirmiş olarak bulunuyor.


Hain genler

Bu iki yararlı geni neden kaybetmiş olabileceğimize dair hipotezlerden yola çıkan Varki, kaybettiğimiz genlerin ürettiği proteinleri yeniden oluşturdu ve iki tehlikeli bakterinin, Group B Streptococcus ve Escherichia coli K1’in, bu proteinlere bağlanabildiğini gördü.

Bakterilerin bu proteinlerden istifade edip edemediklerini görmek için insan bağışıklık hücrelerinde ifade edilmelerini sağlayan Varki, bu proteinlerin bulunduğu insan bağışıklık hücrelerinin, bulunmayanlara göre bakterilere daha zayıf cevap verdiğini gözlemledi. Bu da, bakterilerin sözkonusu genlerin ürettiği proteinlere bağlanarak bağışıklık tepkisini baskılamanın bir yolunu bulmuş olabileceği anlamına geliyor.

Varki, ilk insanların dev bir bakteriyel enfeksiyon salgınıyla karşı karşıya kaldıklarını düşünüyor. Çalışmalarında kullandıkları bakterilerin özellikle yenidoğanlar için tehlikeli olduğunu, enfeksiyonun bebeklerde sıklıkla ölümle sonuçlandığını belirtiyor. Tüm bunlar insan popülasyonunun neden bu kadar küçülmüş ve bizi bakteriler karşısında kırılgan hale getirmiş olabilecek Siglec genlerinden neden kurtulmuş olabileceğimizi açıklayabilir.


Mutasyon ve darboğaz

Genetik verilere göre iki Siglec geni bazı insanlarda, Neanderthal ve Denisovan kuzenlerimize ayrılmadan evvel yani 440.000 ila 270.000 yıl önce işlevini kaybetmişti. Ancak bu mutasyonların popülasyonda yayılması oldukça uzun zaman aldı. Bazı bireylerin 46.000 yıl öncesine kadar bile aktif durumda Siglec-13’e sahip olmuş olabileceği düşünülüyor. Varki, bu süreçte atalarımızın büyük bir kısmının hastalık nedeniyle yokolduğunu düşünüyor.

Bu çalışmada yer almayan Isabelle de Groote (Londra Doğa Tarihi Müzesi) antik DNA alanındaki ve insan genom projesindeki güncel gelişmelerin, insan ve patojenlerinin birlikte evrimini çalışmayı mümkün kıldığını genetik, arkeoloji ve diğer disiplinlerden gelen verilerle birlikte evrimimize dair daha detaylı bir resmin oluşturulabileceğini belirtiyor.

Ilgili makale:

Wang et al., Specific inactivation of two immunomodulatory SIGLEC genes during human evolution, PNAS, 2012 doi: 10.1073/pnas.1119459109

(soL - Bilim)