Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP) İstanbul’daki işçi evlerine bir yenisi daha eklendi.

Esenyurt İşçi Evi'nin açılışı TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, sanatçı Ekrem Ataer, Burak Şahinkaya, tiyatro sanatçısı Osman Genç, müzisyen Remzi Temelli, TKP üyeleri ve mahallelinin yoğun katılımıyla gerçekleşti.

'Esenyurt’un üçüncü sayfalarla anılmasından çok sıkıldık, bunu değiştireceğiz’ 

Esenyurt İşçi Evi temsilcisi Deniz Sönmez yaptığı konuşmada, "Türkiye'nin dört bir yanında açtığımız gibi Esenyurt’a da işçi evimizi açtık. Nedir İşçi Evi? Partimiz büyüyor, yaygınlaşıyor. İşçi Evi mücadelenin, dayanışmanın merkezidir. Burjuvanın, sermayenin karargahı varsa İşçi Evi de işçilerin karargahıdır. Esenyurt’un nüfusunun çoğu işçi emekçi olmasına rağmen maalesef işçiler burada örgütlü değil. Hayat pahalılığına karşı mücadeleyi burada büyütüyoruz" dedi.

Esenyurt'un "mücadele ve kazanımlarla aydınlanmak zorunda" olduğunu söyleyen Sönmez, "Çoğunluk olan işçi sınıfı yeter ki bir araya gelelim. Bu bölgede sermaye sınıfına karşı mücadele büyütüyoruz. Esenyurt’un üçüncü sayfalarla anılmasından çok sıkıldık. Esenyurt mücadele ve kazanımlarla aydınlanmak zorunda. Yolumuz açık, yolumuz aydınlık" ifadelerini kullandı.

‘Esenyurt İşçi Evi sesimiz gür çıksın diye açılıyor’

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan yaptığı konuşmada, "Bu güzel pazar günü hepimizde bir kaygı var. Kimimiz kira kimimiz kredi kimimiz bu akşam çorbayı nasıl kaynatacağımızı düşünüyoruz. Kimimiz evimizde uğradığımız şiddet, sokakta uğradığımız tacizi düşünüyor. Haberlerde işçi cinayetleri, savaşlar, yobazlar, doğal olarak kaygılıyız. Esenyurt İşçi Evi sesimiz gür çıksın diye açılıyor. Çaresizlik insanın içine düştüğü en kötü durumdur. Ömrümüzün üçte ikisi çalışmakla geçiyor. ondan sonrasında da rahat etmek yok başka zorluklarla uğraşıyor bu da bizi çaresizliğe sürüklüyor. Çaresizlikle nasıl başa çıkarız? Esenyurt betona boğulmuş ama hâlâ kira derdi var. Bu binaları diken inşaat işçilerinin evleri yok. Müteahhitler kâr etmek için ev yaptırıyor, insanlar otursunlar diye değil" diyerek TKP'nin Esenyurt'ta işçi evi açmasının sebebinin işçilerin sesini duyurmak ve emekçilerle dayanışmak olduğunu belirtti.

‘Mutsuz ve çaresiz hissediyorsak birileri sürekli kâr ettiği içindir’

Kemal Okuyan konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Türkiye açlıkla tanışmaya doğru gidiyor. Tohumdan topraktan gübreden kâr ediyorlar. Onlar kâr ettikçe siz kaybediyorsunuz. Akarsulara kadar özelleştirdiler. İçinizde dere sahibi var mı? Yok. İçtiğimiz sulara kadar el koyup faturalara yansıttılar. Mutsuz ve çaresiz hissediyor isek birileri sürekli kâr ettiği içindir. Bu kâr eden azınlık çok az ve ama paraları olduğu için iktidara el koymuşlar. Biz çoğunluğuz, emekçiler, sömürülenler çoğunluklar. Biz tek başımıza çok zayıfız ama bir araya geldiğimizde çaresizlik hissi bizden uzaklaşır. Çare boyun eğmemek, hesap sormak, mücadele etmektir.

‘TKP bir cümlelik slogan ile bütün çareyi söylüyor’

'Fabrikalar tarlalar siyasi iktidar herşey emeğin olacak'. TKP bir cümlelik slogan ile bütün çareyi söylüyor. 100 yıl önce ülke en çaresiz anda saltanata karşı emperyalizme karşı ayağa kalktı. Bir araya gelirsek yine yaparız. Türkiye Komünist Partisi karar verdi; Türkiye'nin tek karış toprağını patronlara vermeyecektir. Esenyurt İşçi Evi dayanışmanın çarenin merkezidir.’’

'Emeğimizden başka bir şeyimiz yok'

Hakları için direnen Aushra Çorap ve Salcomp işçileri de Esenyurt İşçi Evi'nin açılışına katıldı.

Hakları için mücadele eden ve işten atılan Aushra Çorap işçileri adına konuşan Erol Karaca şöyle konuştu:

‘‘40 yaşındayım, 25 yıldır işçiyim. Patronlar örgütlü, patronların her şeyi var. Patronlar planlı hareket ederken biz neden örgütlü olmayalım? Patronların haklarının sonu yok. On senedir uğraşıyoruz. İşçi arkadaşlardan rica ediyorum, bir arkadaşımız davalık olduğunda onun yanında olun, korkmayın. Bu hırsızlığa dur demek lazım. Biz eylemdeyken yanımızda yalnızca TKP vardı. Patronların Ensesindeyiz Ağı vardı. Patronların arkasında kimin olduğunu ifşa etmemiz lazım. Biz sendikalı olduğumuz zaman bize 'terörist' diyorlar, biz sadece işçiyiz. Emeğimizden başka bir şeyimiz yok. Milyonluk arabalarda, evlerde gözümüz yok, tazminatımızı istiyoruz!’’ 

Salcomp işçisi Funda, haksız yere fabrikalardan insanların işten çıkarıldığını ifade ederek şunları söyledi: 

"Eksik yatırılan ücretler, hak gaspları, mobbingler yüzünden çok fazla işten çıkarmaya şahit oldum. Yanımızda sadece Türkiye Komünist Partisi ve avukatları vardı. Tüm yoldaşlarımıza teşekkür ediyorum."

‘Esenyurt'ta karşılaştığımız tablo, sömürü tablosudur’

Solcu Liseliler adına söz alan Berçem, "Esenyurt'ta karşılaştığımız tablo, sömürü tablosudur. Liselilerin eğitim ve gelecek kaygısı. Henüz 13-14 yaşında olan çocuklar gecelere kadar çalışıyor, bu sebepten okulu bırakmak zorunda kalıyor. Biz görünmeyen emekçileriz, devlet ve sistem bizi görmüyor. Bizim amacımız bugüne kadar susanların yerine isyan etmektir" dedi.

Etkinliğin ardından Türkiye Komünist Partisi’ne onlarca gönüllü başvurusu yapıldı. 

Osman Genç de şiir ve tiyatro performansı ile açılışa destek verdi. İşçi Evi açılışı Ekrem Ataer’in, Burak Şahinkaya’nın, Remzi Temelli’nin söylediği şarkılar ve marşlarla son buldu.